Keyifli okumalar !
"Yaramın nerede olduğunu bilmiyorum.
Yalnız bir yerlerim çok acıyor.."Sabahattin Ali
Halâ inanamıyordum. Doğuş karşımda endişeli bir şekilde bana bakıyordu. Bu nasıl olmuştu , yanıma nasıl gelmişti bilmiyorum ama onu görünce kendimi daha iyi hissetmiştim. Çakma kızıl bu olanlara çok kızacaktı biliyorum ama şuan Doğuş'tan başka kimse umrumda değildi. Yakınımda olması beni heyecanlandırırken bunu fırsat bilerek daha çok bakıyordum ona. Şaşkınlığım yüzümden silinmemiş olacak ki hafif tebessüm etmişti. Ah kalbim ! Ona bakarken bile canım yanıyordu. Burada ama söyleyecek hiçbir sözüm yoktu. Yanı başımdaydı ama ağzımı açıp tek kelime dahi edemiyordum. Okuduğum kitaplarda sevenler ne olursa olsun her engeli aşıp bir araya gelirlerdi. Ama bu durum öyle değildi. Biz o sevenlerden değildik. Sadece seven bendim. Sevdiğimin sevgilisi vardı. Ben onu severken o başkasıyla sevgiliydi. İşte bu yüzden konuşamıyordum. Duygularıma hakim olamayıp bir şey söylemekten korkuyordum. Alacağım cevaptan korkuyordum. Bir başkasının aklını karıştırmak doğru olmazdı. Seven insan sevdiğinin her şeyini kabullenirdi. Hiçbir beklentisi olmadan severdi. Bilmesini istemiyordum. Çünkü ben o zaman rahatlıkla bakabiliyordum ona. Şimdi ne olacaktı ?
Doğuş halâ bir şey dememi bekliyordu. Adını söyleyip susmuştum sadece. Niye buradasın diye sormalı mıydım ? Arkadaşlarım vardı benim kendisinin ne işi vardı ki ? O mu getirmişti beni buraya ? İkimizden başka kimsede yoktu etrafta. İçimden öyle güzel sözler geçiyordu ki hepsini söylemek istiyordum. Söyleyememenin acısı içimi parçalarken , gözlerim dolmuştu. Ağlamak istemiyordum onun yanında. Güçsüz değildim ben. Acınası bir halimde yoktu. İyiydim ben , hemde çok iyi. Duygu değişimlerim onu şaşırtmış olacak ki ne yaptığımı anlamaya çalışıyordu.
'' Bir sorun mu var ? '' Aramızdaki sessizliği bölen Doğuş olmuştu.
'' Hayır , yok. '' Sonunda konuşabilmiştim.
'' Konuşmak istemiyorsun o zaman. Sorduğum soruya cevap vermediğine göre.'' Üzgün bakışlarını yollamıştı bana. Bakma öyle kalbini sevdiğim , içim gidiyor. Konuşmak için can atıyorum ama kapılmaktan korkuyorum.
'' Ben ne diyeceğimi unuttum. '' Ne dedim şimdi ben. Cevabım ona komik gelmiş olacak ki kısık sesle gülmüştü. Yapma gözünü seveyim eriyorum karşında. Görmüyor musun ?
'' Anladım. Hasta falan mısın ? Yoksa ilk kez böyle mi oluyor ? ''
'' Ara ara yaşıyorum. Üzüldüğüm , stresli olduğum zamanlar böyle oluyor. '' Kafasını sallamıştı söylediklerime. Bu konunun üzerinde durmasa iyiydi. Bugünle ilgili bir şey sormasından korkuyordum.
'' Sana o gün kendine dikkat etmeni söylemiştim. Sözümü dinlemediğin açıkça belli oluyor. Kızmalı mıyım sana ? '' Kalbim sakin ol. Normal bir şey söyledi abartma. Aaa! Sakin ama tatlı kızgınlık belirten ses tonuyla konuşmuştu.
'' Elimde değil , ne olduğuna anlam veremeden gerçekleşiyor her şey.''
'' Anlıyorum. Şanslı olamıyoruz hep. Zorluk çekmeden kazanılmıyor bazı şeyler. Seni üzen , yoran her şeyden uzak dur. Kimse senden daha değerli değil.'' Ama sen kendimden bile değerlisin. Diyemedim.
'' Teşekkür ederim. Ben ne diyeceğimi bilmiyorum.'' Dilim tutulmuştu sanki. O karşımdaydı ve konuşmak için güzel bir fırsattı ama ben konuşamıyordum.
'' Bir şey demene gerek yok . Beni dinlemen yeterli. Seni son kez uyarıyorum. Kendine dikkat etmezsen bozuşuruz, haberin olsun Küçük Hanım. '' Bütün şansımı Doğuş'ta kullanmıştım sanırım. Kalbim söyledikleriyle horon tepmeye başlamıştı. Beni önemsiyordu evet ama neden ? Bir araya gelmemiz imkansızken neden böyle cümleler kuruyordu. Ümitlenmek istemiyordum. Bunları söylemesi iyiydi , güzeldi evet ama sevgilisi vardı. Bu sözü söylerken canım biraz daha yanmıştı. Hareketlenmeye çalıştığımda koluma giren ağrıyla yüzümü buruşturmuştum. Doğuş telaşla ayağa kalkıp koluma dokunmuştu. İçimde bir ürperti olmuşmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kavuşamadığım
Genç KurguHayatta asla istemediğim bir durumdu iki erkek arasında kalmak. Şimdi anlıyorum ki başımıza gelmeden gitmezmişiz bu dünyadan.. Seni seveni mi ? Kendi sevdiğini mi ?