Bir Mazoşistin Günlüğü | 38.Bölüm

36.6K 1.3K 317
                                    

Media: Arya ASİLSOY

Bir önceki bölüm yorumlarının 3/2'si "Tuana kimdi?" olduğu için açıklama yapma gereği duyuyorum; Tuana ilk bölümlerde karşımıza çıkmıştı. Arya'nın klinikten bir arkadaşıydı ve Arya kendini ona dövdürtmüştü hatırlarsanız. Doğu ve Arya seri cinayet işine karıştığı içinde uzun bir süre onu görememiştik. Bu arada bölümün sonunda birkaç açıklama daha yapacağım, lütfen onları da okuyun :) İyi okumalar.

 Sesim kendime bile yabancı gelmişken Tuana'nın gözlerindeki muzip ışıltı sönmemişti. Bakışlarım hemen yanında oturan Levent ve Tuana'nın ciddi anlamda şişmiş karnı arasında mekik dokurken Yazgı gülmesini öksürüğü ile gizlemeye çalıştı.

Nihayet sesimi bulduğuma inandığımda tekrar konuştum. "Anlatmak ister misin?"

"Levent'in sizin yanınıza geleceğini duyunca seni görmek için bende geldim." Gözlerimi kısıp kafamı yana yatırdım. Eski halinden daha kilolu fakat daha sağlıklı görünüyordu. Ayrıca en son gördüğümde arabaya binse kaza yapacağımız için deliye dönecek bir kızdı fakat şuan oldukça rahat görünüyordu.

"Orasını bende farkettim, hamilesin değil mi?"

"Belli olmuyor mu?" Sırıtıp kollarını karnına sardı.

"Kaç aylık?"

"Altı."

"Bana bunu neden anlatmadın? Nasıl? Levent ile mi?" Koltukta önüme dönüp derin bir nefes aldım. Tuana bana hep onun en yakın arkadaşı olduğumu söylerdi fakat Levent ile arasında bir şey olduğunu hiç anlatmamıştı. İçten içe gücenmiş olsam da arabada bu kadar insanın yanında onunla tartışmak istemiyordum.

"Ben anlatmasını istemedim, zira benden hoşlanmadığını biliyorum Arya." Levent'in gergin sesine karşılık ağır ağır tekrar arka koltuğa döndüm. Belki de hayatımda ilk defa onu inceliyordum. Otuzlu yaşlarının ortalarında, bronz bir ten ve gözlerinin renginde dağınık kahverengi saçlara sahipti. Bir bakıma çekici bir adamdı fakat Tuana ile ikisini yanyana koyduğum zaman tezat bir görüntü ortaya çıkıyordu.

Çikolata sosuna batırılmış balık gibi.

Yada herneyse işte.

 "Ne zamandan beri aranızda bir şeyler var?" şey kelimesi midemde kusma etkisi yaratmış olsa da bozuntuya vermedim.

"Klinikte kaldığımız zamanlar benimle çok ilgileniyordu, öyle başladı sanırım." Tuana kaşlarını çatıp Levent'e döndü. Oda birkaç saniyelik bir tereddüt yaşasa da ardından hızla kafasını salladı. 

"Evet, klinikte kaldığın dönemlerde başladı." Hemen sonra gülümseyip genç kızın yanağından öptü. Sanki çok normal bir tanışma hikayesi anlatır gibi konuşmaları sinirlerimi iyice bozmaya başlamıştı. Levent'i sevemiyordum ve yakın arkadaşımın onunla birlikte olması onu iki kat sevmememe yol açıyordu.

"Herneyse." Ağzımda birkaç gereksiz kelime daha yuvarlayıp önüme döndüm. Şuan ikisinin aşk hikayesinden önemli konular vardı.

Doğu'da bu anı bekliyor olmalı ki bir yandan yolu takip ederken konuşmaya başladı. "Gerçekten Arya ve benim raporumuz mu var?"

"Evet, çıkartmam hiçte zor olmadı. İkinizin de ciddi sorunları var." 

"Yani tutuklanmayacağız?" İnanmakta neden bu kadar zorluk çekiyordu anlayamıyordum.

"Evet Doğu, tutuklanmayacaksınız fakat bu yakalandıktan sonra salınacağınız anlamını taşımıyor. Mahkemeye çıkıp ardıdan Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne yönlendirileceksiniz."

Bir Mazoşistin Günlüğü |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin