Bölüm şarkısı: Adele_ skyfallİyi okumalar..
18.BÖLÜM: YÜZLEŞME
Araf belinde Beretta 92FS markalı sert bir silah ile ıssız sokakta usulca araba ile ilerliyordu. Kararlı bakışları fazla itinalıydı. İçini yakup kavuran acının bir telaffuzu nu bulamıyordu.
Fazla istikrarlıydı. Asabi yapısı onu da da istikrarlı yapıyordu. Fazla dirayetliydi Araf, lakin konu o olunca dirayeti bir sicim gibi kayıp gidiyordu.
''Abi ne yapacağız?''
Serdar'ın merak dolu sesi ile Araf kafasını kaldırıp, kızıllaşmış gözleri ile ona baktı.
''Poyraz itini bulacağız.''
Serdar kafasını kararlılık ile salladı. Araf'ı çok severdi serdar, vefalıydı. Araf ona hem dost hem de bir yuva olmuştu.
''Nefes' e ne yaptı o piç abi?''
Araf sertçe bir soluk verip, direksiyon daki parmaklarını sıktı. İçinde ki hortum dinmiyordu. İçinde ansızın yayılan o öfke hissi dinmek bilmiyordu, zaten dinsin de istemiyordu. Poyraz'a yaptıklarının acısını misliyle çıkaracaktı.
''Onunla beraber olmazsa Afra' ya ve kardeşine zarar vermekle tehdit etmiş, siktiğimin çocuğu!''
Araf sertçe direksyona vururken, Serdar sinirle bir soluk alıp yüzünü sıvazladı.
''Pezevenge bak! Abi sen hiç mi anlamadın onu tehtit ettiğini?''
Araf yumruğunu sıkıp dudaklarını birbirine bastırdı. Daha önce onu kurtaramadığı için öfkeliydi.
''Anladım. Ama bir şey yapamadım! Nefes hiç bir şey bilmiyor. Böyle kıskanmaya devam edersem her boku anlar.''
Araf'ın sert sesi arabanın içinde âdeta eko yapıyordu. Sert soluklar alırken, elini hızla saçlarının arasından geçirip saçını çekti. Kafayı yemek üzereydi.
''Abi bak, biliyorum eğer seninin ona aşık olduğunu ve gerçekleri öğrenirse senden kaçacak. Ah delireceğim ne sokuma zor bu iş.''
Serdar hızla arabanın herhangi bir köşesine vurup derin nefes aldı. Araf'ı severdi, ve o masum kızı da seviyordu. Her ne kadar Nefes ile tanışmasalar da, Serdar onu tanıyordu.
''Gerçeği öğrenirse korkar. Beni asla istemez. Böylesi iyi, evet soktuğumun dünyasında o beni sevmiyor diye acı çekiyorum. Ama böyle olmak zorunda.''
Araf dudaklarını ısırıp, onu düşündü bir anda.
''En azından her gün onu görüyorum Serdar. Yanımda çalışması gerekli, ama zamanı geldiğinde herşeyi öğrenecek.''
∆∆∆∆
Dudaklarımı büzüp umutsuzca yerdeki pahalı halıya baktım. Araf'ın gelmesini bekliyorduk, gelecek gibi de değildi.
Sıkıntıyla bir of çekip yaşaran gözlerimi hafifçe ovaladım. Civciv ile konuşmıyordum, bitmişti. Arkamdan saçma sapan şeyler çeviriyordu. Başından beri herkes benden bir takım şeyler gizliyordu. Öyle çok yorulmuştum ki etrafımda ki gereksiz gizemden, dayanacak takatim kalmamıştı.
''Neden yüzüme bakmıyorsun?''
Dedi civciv üzüntülü sesi ile. Sesli bir şekilde homurdanıp kollarımı göğsüm de birleştirdim. Konuşmayacaktım işte onunla, resmen arkamdan iş çeviriyorlardı.
''Of pamuk şekerim ya, yemin ederim kötü birşey yok.''
Kaşlarımı çatıp hızla yüzümü onun odak noktasına çevirdim. İrisleri acı içinde yanıp kavuruluyordu. Kısa zamanda tanışmamıza rağmen onu kardeşim gibi görüyordum. O çok masum, temiz ve gerçekten iyi biriydi. Bazen sert olsa da içinde yatan o minnoş kalpli kız bambaşkaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURŞUN
Romansa@Tüm hakları saklıdır ∆ Ses tonum ikna edici olacak ki kafasını olumlu anlamda sallayıp yüzüme yoğun bakışları ile bakmaya devam etti. Öyle yakındık ki geriye doğru adım atmak istiyordum. Bedeni bedenime değiyordu neredeyse, bu yakınlık beni rahatsı...