veintiocho

528 40 36
                                    

Jade'in Anlatımından

Videoyu bitirdikten sonra hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Bu berbat bir şeydi. Perrie, benden vazgeçerse ne yapacaktım ben? Ona dediğim şeylerin geri dönüşü yoktu, bu videodan sonra benden nefret edecekti. Ben onun nefretine de razıydım, yeter ki nefes aldığını biliyor olayım. Buradan kurtulduğumda onu geri kazanacaktım. Evet kesinlikle bunu yapmalıydım. O zamana kadar sakin olmam lazımdı. Ama Luna ile bu kolay olmuyordu. 

''İyi iş çıkardın. Kesinlikle senden nefret edecek.''

''Siktir git Luna!''

''Benimle böyle konuşmamalısın. Ne de olsa artık benimsin.''

''Seninle asla olmayacağım. Bunun farkındasın değil mi?''

Yanıma yaklaştığında tüylerim ürpermişti. Ellerini yüzümde gezdirmeye başladığında geri çekilmek için bir hareket yaptım. Bu sefer beni iyice sıkıştırmış ve ellerini daha sıkı sarmıştı. 

''Luna bırak beni.''

''O seni hakketmedi, sen benim olmalıydın sadece benim.''

''Yalvarırım. Bırak beni.''

Ellerini vücudumda gezdirmeye başlamıştı. Ben ne kadar geri çekilirsem o kadar ona yaklaşıyordum sanki. Göz yaşlarım akmaya başlamıştı. Onun lanet elleri, vücudumun her tarafında gezerken ben her hücremden nefret ediyordum. 

''Lu-na bırak beni sakince konuşalım. Böyle beni kendine aşık edemezsin.''

''Konuşmak istiyormuş..''

Bedenini ve ellerini artık hissetmediğimde gözlerimi açıp ona baktım. Karşımda durmuş kahkaha atıyordu. Ben yaşadığım olayın etkisiyle titrerken, siktiğimin psikopatı karşımda kahkaha atıyordu. Elime geçen eşyaları ona fırlatmaya başladım. Ama o hala gülüyordu. 

''Senden nefret ediyorum!''

''Seninle tanıştığım günden nefret ediyorum!''

''Siktiğimin psikopatı!!''

Birden gülmeyi kesti ve yanıma gelip kolumu sıkıca tuttu. Beni koltuğun üstüne atıp üstüme çıktığında, artık geri dönüş olmadığını anlamıştım. Ondan kurtulmak için, var gücümle çalışıyordum ama işlemiyordu bile. Ellerimi yukarıya doğru birleştirdiğinde, bacaklarımla onu üstümden atmaya çalıştım. Bir eliyle arka cebine ulaşıp, bir ip çıkardı. Yüksek sesle bağırmaya başlamıştım fakat bu yerde kimse bizi duymazdı. Bir an, belki Perrie beni kurtarır diye geçirdim içimden ama o videodan sonra kesinlikle onun için ölmüştüm. Ellerimi bağladığında karşısında, olabildiğince savunmasız kalmıştım. Ellerinin dokunduğu her yer titrememe sebep oluyordu. Kıyafetlerimi çıkarmaya başladığında, engel olmaya çalıştım. Yemin ederim ki onu durdurmaya çalıştım. Karşısında çıplak kaldığımda gözlerimi kapattım. Gözlerimi kapatınca bu kabus biter sandım ama bitmedi. O bana dokundukça, kendimden nefret ediyordum. Artık bir şey hissetmez hale gelmiştim. Gözlerimi sımsıkı yummuş, bu anın geçmesini hatta bunların bir rüya olmasını diliyordum. Zihnim bulanıklaşmaya başlamış, gözümün önünde sadece Perrie ile olan anılarım kalmıştı. Artık kendimi kaybetmeye başladığımda, gözümden tek bir damla gözyaşı düştü.. Gittikçe bulanıklaşan hayaline bakıp, gülümsedim.

''Beni affet, sevgilim.''

//

Gözümü açmaya çalıştığımda, ne kadar üşüdüğümü fark ettim. Çıplak bedenime baktığımda, kendimi kirlenmiş hissediyordum. Bacaklarımı kendime doğru çektiğimde ağlamaya başladım. Ben ona ihanet etmiştim. Artık vücudumda başkasının dokunuşları vardı. Perrie, beni asla affetmezdi. Ben bize ihanet etmiştim. Ona karşı gelememiştim, yeteri kadar güçlü değildim. Kaybolmuş hissediyordum. Kendimi büyük bir boşluğun içine atmıştım sanki. Luna'nın bana zorla sahip olmasını nasıl atlatabilirdim ki? Perrie'ye bunu nasıl inandırabilirdim? Kendimi bir pislikmiş gibi hissediyordum. İçimde ki her duygu anlamını yitirmişti. Ben kendimi artık nasıl affedebilirdim, onun yüzüne bir daha nasıl bakardım.. Buradan bir gün çıksam bile karşısına geçip nasıl? Onu zaten yeterince üzmüşken, bunu nasıl ona derdim? Bunu bize yapan herkesten intikamımızı alacaktım. Onları öldürmem gerekse de bunu yapacaktım. Bugün kaybettiğim ruhumu geri kazanacaktım. Bunu onun için yapmalıydım. Bu siktiğimin yüzüne bir daha bakamayacak olsam bile, kendimden nefret etsem bile onun için katlanacaktım. Bu yükün altında ezilsem de güçlü olacaktım. En azından onu kurtarana kadar...

//

Perrie'nin Anlatımından

Telefonuma gelen bildirim sesiyle, yerimden sıçradım. Bu o olmalıydı. Onun olmasına ihtiyacı vardı. Gizli numaradan gelen bildirimi görünce iyice korkmaya başlamıştım. Tam o sırada çalan kapı ile oraya yönlendim. Kapıyı açtığımda gördüğüm kişi, beni sevindirmemişti.

"Angelina?"

"Biliyorum yalnız kalmak istemiştin ama içim rahat etmedi o yüzden geldim."

"Kararım hala aynı ve bununla uğraşamam."

"Söz sana ayak bağı olmayacağım, sadece içeri girmeme izin ver."

"İyi geç. Sen gelmeden önce bir mesaj gelmişti. Ona bakacaktım."

"Ondan mı?"

"Umarım."

Salona geri döndüğümde, telefonu elime aldım ve mesaja girdim. Tamam bu bir videoydu ve o oradaydı. Daha fazla vakit kaybetmeden titreyen elim ile birlikte videoyu oynatım.

...Bunu demeye hakkım var mı bilmiyorum ama beni unutma! Arada bir aklına geleyim, geceye bak. ''Biz'' olamadık, üzgünüm..  Beni bir gün affetmen umudu ile...

Video burada kesiliyordu. Bu bir şakaydı değil mi? Biz halletmiştik, biz iyiydik. Sikeyim, hepsi yalan mıydı? Benim hatalarım yüzünden mi gitmişti? Ben nasıl dayanacağım bu acıya.. Biz beraber üstesinden gelirdik her şeyin. Neden beni tek başıma bıraktı. Neden beni onsuz bir hayata mahkum etti. Elimde ki telefonu yere fırlattım ve bağırmaya başladım. Angelina beni sakinleştirmeye çalışıyordu ama artık umrumda değildi.
Ben hep kendimi suçladım, bu yaşananları unutturmak için her gün çabaladım, yetmedi mi? Bizi nasıl bu kadar çabuk silip atabildi? Beni hiç mi sevmedi? Biz mutluyduk, biz çok mutlu olacaktık. Birbirimize verdiğimiz sözlerin hiç bir anlamı yok muydu? Sevgi her şeyi iyleştirmez miydi? Bize nasıl yetmedi. Tanrım aklımı kaybediyorum. Bu acı çok fazla. Bunun ağırlığını taşıyamam ben, o kadar güçlü değilim. Amelia, benim umudumdu. Ben onunla yaşadığımı hissetmiştim. Şimdi o yok. Bilmiyor, lanet olsun bilmiyor. Kendiyle birlikte beni de öldürdü bilmiyor...

Yere düşüp oturduğum da, Angelina yanıma geldi. Ellerimi elinin arasına alıp sakin olmamı söylüyordu.

"Sakin ol, lütfen daha fazla ağlama."

"B-en bu acıya nasıl dayanacağım. Beni nasıl bıraktı?"

"Ben yanındayım. Üstesinden geleceğiz."

"Beni unutma demiş, ondan başka hiçbir şey hatırlayamam ki ben.. Ruhumun her bir parçası onun. Ruhumu çaldı benden. Onu nasıl affedeceğim?"

Y/N

Taciz sadece bedenen değil, sözlü bir şekilde de yapılır. Aranızda bu durumu yaşayan kim varsa, lütfen korkmayın. Biz sizin için buradayız! Yalnız değilsiniz. Bu bölümü yazarken bir sürü şüphem vardı fakat bu olaylara biz gözümüzü kapatırsak, her gün başka birinin canı yanacak. Umarım her birinizin ufacıkta olsa kalbine dokunmuşumdur. Sevgi ile kalın..

Bir de unutmadan;

#LGBTHAKLARIİNSANHAKLARIDIR 🌈
#AşağıBakmayacağız

I'll never love again/jerrie|g×gHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin