Ne yazdığım hakkında hiçbir fikrim yok. Bir anda aklıma geliyor bir anda yazmaya karar veriyorum. Umarım işin içinden çıkabilirim👀
Sınır 15 oy ve 15 yorum
İyi okumalar...
...
Girdiğimiz üçüncü mağazadan da elimiz boş çıktığımız da bıkkınlıkla Jisoo'ya döndüm. "O elbise gayet güzeldi neyinin beğenmedin anlamıyorum."
Burun kıvırıp koluma girdi ve beni bir diğer mağazaya soktu. "Burada bekle ben bir şeyler bulup gelirim."
Heyecanla yanımdan gittiğinde sıkıntıyla sırtımı duvara yasladım. Chaeyoung ile bu akşam çıkacağım akşam yemeği için alışverişe çıkmaya karar vermiştim ama keşke yanımda Jisoo'yu getirmeseydim. Çünkü ne dersem deneyeyim hiçbirini beğenmiyordu.
Elindeki dört elbise ile yanıma geldiğinde hepsini teker teker üstüme tutmaya başladı. Gözüm elindeki beyaz elbiseye kayarken dudağımı yalayıp gözümle onu işaret ettim.
-Şu gayet güzel. Ver de deneyeyim.
Diğerlerini herhangi bir askıya asıp deneme kabinlerine peşimden geldikten sonra elbiseyi elime tutuşturdu ve köşedeki koltuğa oturdu.
Aklıma Chaeyoung ile yaptığımız alışveriş gelirken hafifçe gülümseyip kapıyı kapattım ve elbiseyi hızla üzerime giydim. Kısaca aynadan kendimi süzüp kapıyı açtım ve dışarıya çıktım. Umarım beğenirsin Jisoo.
Gözlerini kısıp uzun bir süre beni süzdükten sonra memnuniyetle gülümseyip başparmağını havaya kaldırdı "Mükemmel oldu. Bence alalım bunu."
Rahat bir nefes alıp usulca başımı salladım ve kabine girip elbiseyi hızla çıkardım. Sabahtan beri oradan oraya gidiyorduk ve açıkçası oldukça yorulmuştum. Jisoo bunu da beğenmeseydi tahminen onu dinlemeyip bu elbiseyi alırdım.
...
Jisoo saçımı yapmakla uğraşırken boş boş aynadan onu izliyordum. Kuaföre gidelim dediğimde bana şiddetle karşı çıkmış ilk ciddi randevuma beni kendi elleriyle hazırlamak istediğini söylemişti.
-Ruby Jane ile nasıl gidiyor? En son konuşacağım demiştin.
Bakışları kısa süreliğine bana kayarken kutudan bir tane toka çıkartıp saçıma taktı "İyi gibi. Geçen gün ciddi bir şey konuşacağını söylemişti ama altından bir şey çıkmadı."
Kurumuş dudaklarımı ıslatıp iç çektim "Soyadını biliyor musun?"
Genişçe gülümseyip başını salladı "Ruby Jane Kim. Baksana soyadlarımız bile aynı. Bu kesinlikle bir işaret."
Tatlı heyecanı üzerine hafifçe gülümseyip konuyu kapattım. Ruby Jane ile ilgili daha çok şey öğrenmek istiyordum ama altında aradığım şeyleri Jisoo anlarsa üzülürdü. O yüzden bunu ondan habersiz yapmam daha iyi olacak gibi.
Jisoo "Jimin evde mi? Bir de çıkıp nereye gittiğini falan sorar."
-Değil. Tahminen bir köşede aşk acısı çekiyordur. Chaeyoung bugün onunla konuşacaktı.
Jisoo "Umarım ters gitmemiştir."
Yüzümü buruşturdum "Kötü düşüncelerini bir kenara atabilir misin?"
Omuz silkip işini yapmaya devam edince masanın üzerindeki telefonuma uzandım. Bildirim panelindeki mesajları görünce heyecanla mesajlara girdim.
Chaeyoung: Lisa attığım konuma kendin gelebilir misin?
Chaeyoung: *Konum*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tempted //Chaelisa
FanfictionYüzüne bir tebessüm yerleştirip elimi nazikçe kavradı ve yumuşak dudaklarını elimle buluşturdu. Yüzüme samimiyetsiz bir gülümseme yerleştirdim ve elimi ondan kurtardım. Birkaç saat önce dudaklarıma değen dudaklarının şimdi hiçbir şey olmamış gibi el...