Tempted //Chaelisa

4.BÖLÜM

Değişik bişeyler oldu oysaki bölümü yazmaya başladığımda aklımda öyle bir şey yoktu

Yorum ve oylarınızı bekliyorum

İyi okumalar...

°°°
Elimdeki şarap kadehini sertçe sehpaya koyup Jisoo’ya döndüm "Resmen onunla gelmem için arabamın tekerleğini söktürttü!"

Jisoo boş boş yüzüme bakıp sehpaya koyduğum kadehi kendi önüne çekti "Bence daha fazla içme."

İnanamaz gözlerle ona baktım "bana inanmıyor musun?"

Jisoo "Yani anlamadığım kısım abinin nişanlısı neden seninle uğraşsın."

Gergince dudağımı dişledim "Havaalanında onunla beraber oldum."

Ağzındaki şarabı birden dışarıya püskürtürken kocaman açılmış gözleri ile bana döndü "şaka mı yapıyorsun?"

Olumsuz anlamda başımı sallayınca elinin tersiyle dudağını sildi "siktir o zaman tuvaletten gelen sesler sizindi."

Gözlerim kocaman açılırken elimle yüzümü kapattım ve arkama yaslandım "inanamıyorum!"

Elimi yavaşça yüzümden çektim ve korkuyla Jisoo’ya baktım "çok mu ses geldi?"

Elini çerez tabağına atarken hafifçe sırıttı "şöyle düşün kalkıp kendime birisini bulacaktım ama üşendim."

Elime aldığım minderi yüzüme sert bir şekilde bastırdım ve ağlamaklı sesimle söylenmeye başladım "Hayır ya, hayır!"

Jisoo "Abartıyorsun, oradaki insanları bir daha görmeyeceksin bile."

Bunu en son dediğimde Chaeyoung abimin nişanlısı çıkmıştı. Yani çok güvenemiyorum. Her an birisi karşıma çıkabilirler.

...

Şirkette asansöre doğru yürürken herkesin bakışları benim üzerimdeydi. Pekala dünkü kıyafetlerimin aynısını giymiş olabilirim ama herkes benim ne giydiğimi mi takip ediyor?

Çalışanlar da sahibi gibi manyak!

Asansörün kapısının açılmasıyla içeriye girdim ve ineceğim katının düğmesine bastım.

Kapı kapanırken asansöre yetişmek için koşan birisini görünce ayağımı yavaşça kapının önüne koydum. Normalde umurumda olmazdı ama bugün iyi tarafımdan kalkmıştım.

Adam asansöre binince geri çekildim ve tavanı izlemeye başladım.

"Teşekkür ederim."

Duyduğum sesle kısaca adama baktım ve "rica ederim" dedim. Konuşmak istemediğimi belli ettiğimi düşünerek önüme döndüğümde bu sefer elini uzatmasıyla bıkkınlıkla iç çektim.

"Ben Mark."

Elini sıkmak yerine yüzüne boş boş baktım "Lisa."

Havada kalan elini hızla indirirken elini saçına attı "Bayan Park'ın yeni avukatısın sanırım. Ben de asistanıyım."

Kapı açılınca hızla asansörden indim ve onu arkamda bıraktım. Yavşaklara ayıracak vaktim yoktu.

Koridordaki sekretere kısaca bir baş selamı verdim ve odama girdim. Çantamı masanın üzerine fırlatırken kendimi sandalyeme attım. Bugün gerçekten hiçbir şey yapasım yoktu.

Odamın kapısı tekrardan aralandığında sinirle iç çektim ve gelen kişiyi görmek için oturduğum yerde doğruldum.

Şu asansördeki çocuk Mark kafasını uzatmış bana bakıyordu.