İyi okumalar bebeklerim✨💜
Hakan sınıfa geçtiğinde elindeki kağıdı, sınıf defterinin arasına koymuştu. Yerine geçtiğinde, Burak hemen dibinde bitmişti.
"Neden geç kaldın olum, dua et hoca yoklama almadı." dedi.
"Sorun yok zaten aldım ben geç kağıdı."
"Nasıl aldın lan? Olum bu hocanın bana garezi var kesin bana vermiyor it. Hayır kural 5 dakika geç gelene veriliyordu. Ben 2 dakika geç kaldım ona vermedi it." diye yakınmıştı Hakan'a.
"Burak yine gevezeliğin tuttu. Siktir git başımdan kardeşim, başım çatlıyor zaten." dedi Hakan başını ovarken.
"Peki peki, ağrı kesici getireyim revirden sana. Sen anlamışsındır yanına ilaç felan." dedi ve yanından kalkıp gitti. Hakan başını sıraya koydu ve gözlerini kapattı.
Yanında bir hareketlilik hissetti ama kafasını kaldırıp, bakacak hali yoktu. Dün olan ve sabah duydukları, sıradan hayatına çok fazla gelmişti. Zaten sıra arkadaşının geldiğini düşündüğü için, fazla da takmadı.
Ders zili çaldığında kafasını kaldırdı. Yanına baktığında boş olduğunu gördü. Daha demin biri yanına oturmamış mıydı?
"Al getirdim ilacı." diyerek sınıfa hayvan gibi Burak girdi.
"Nerede kaldın olum, of başım çatlıyor."
"Öldün öldün. Birde bayıl Feriha." dedikten sonra hayvan gibi gülmeye başladı.
"Dalga geçme göt." dedi.
Burak'ın uzattığı ilacı elinden aldı. Burak'ın masasının üstünde ki su şişesini alıp, ilacı içti.
"Aşkımmm dolaylı yoldan öpüştük, farkında mısın?" dedi sesini incelterek. Sınıf da Burak'ın bu taklitine gülmüştü.
"Şerefsizlik yapma Burak geç otur. Hoca gelecek şimdi." dedi.
Hoca sınıfa girdiğinde, bir kaç dakika sonra yoklamayı almıştı. Yoklama alındıktan sonra Hakan kafasını sıraya koydu, biraz daha uyumak istiyordu.
Sıra arkadaşı gelmemişti, bu yüzden rahat rahat oturdu. Uykuya yavaş yavaş daldığını hissetmişti. Son hissettiği şey, bacağını konulan eldi.
"Pişt pişt. LAN GERİZEKALI!!" diye bağırmıştı Burak.
"Amına koduğumun şerefsizi ne bağırıyorsun lan kulağım dibinde." diye kafasını kaldırmıştı. Karşısında Kaan'ı ve arkadaşlarını görmeyi beklemiyordu.
"Uwww bizim fare kızdı." diyerek gülmüştü Kaan. Hakan çocuğu takmamıştı bile.
"Şerefsizler hadi bu Burak malı bağırdı. Siz neden bir şey demiyorsunuz bu ite." dedi Cenk ve Caner'e dönerek.
"Olum ben dedim yapma diye ama bu salak sen uyanmayınca böyle bir yola başvurdu." dedi Cenk.
"Hakan aşkım valla özür dilerim. Biliyorum yüksek sese gelemiyorsun ama yüz kez uyandırmaya çalıştım." dedi Burak. Kaan kaşlarını çatmıştı.
"Tamam tamam bir daha yapma GERİZEKALI!" sonunu bağırarak söylemişti.
"Ayrıca gerizekalı okulda bana şöyle, ağzını sikicem bir gün." dedi Burak'a bakarak.
"Bizde buradayız haberiniz olsun." diye araya girmişti Kaan.
"Noldu kaçıncı dersteyiz." dedi Hakan.
"Günaydın pammık premsesim. Okul bitti." dedi Burak yine laubali bir tavırla.
"Burak cidden bir gün ağzını sikicem."
"Yap aşkım olan senden olsun." dedi ve Kaan hariç hepsi gülmüştü.
"Bu çocuk ve çüksüz tayfasının ne işi var burada." dedi. Hakan'ın bu çocukları sevmediğini, okul bile biliyordu.
"Sen kime çüksüz diyorsun, ibne." diyerek, tanımadığı bir çocuk üstüne gelmeye başlamıştı. Kaan çocuğu durdurmuştu.
"Buraya Cenk çağırdı diye geldik Fare, kavga çıkarmaya çalışma." diye uyardı Hakan'ı.
"Hakan aynen sakin ol sen. Sizde sakin olun. Birlikte bir şeyler yaparız diye çağırdık." dedi Cenk.
"Benim işlerim var kardeşim, bir daha da bana sormadan böyle bir şey yapmayın." dedi ve çantasını alıp, sınıftan çıktı. Arkasından seslenen çocukları umursamadı.
Okulun kapısından çıktıktan sonra evinin yoluna koyuldu. Geçtiği yolları bu sefer hızlı hızlı geçiyordu. İçinde ki kötü hisse engel olamıyordu.Bu çocuğu her gördüğünde içinde aynı his oluyordu.
Son aradan çıkacakken karşına Kaan çıkmıştı. Bu çocuk nasıl sürekli karşısına çıkıyordu?
"Fare çok erken ayrıldın aramızdan, olmadı böyle ne güzel eğlencektik." dedi ve dudağının tek kenarında gülümseme oluştu. O psikopat ve Hakan'ı rahatsız eden gülümseme.
"İşlerim var kardeşim. Gelmek zorunda değilim sonuçta. Ayrıca bana fare diyip durma." dedi Hakan.
"FARE sinirlendi." dedi Kaan gülerek.
"Fare sana girsin it." dedi Hakan çok sessiz bir şekilde.
"Bir şey mi dedin Fare?" dedi Kaan duymamış gibi yaparak.
"Bırak da gideyim." dedi Hakan.
Çocuk önünden çekilmeyince yana gitti. Kaan yeniden önüne çıktı. Diğer tarafa geçti, yine önüne çıktı. Hakan'ın sabrı taşmıştı artık.
"Şerefsiz çekilsene lan." dedi sonunda.
Kaan hala boş boş bakıyordu. Hakan ittirmek istedi ama çocuk hayvan gibiydi itilmiyordu. Hakan arkasını döndü. Geldiği yolu yeniden yürümeye başladı. Uzun olan yoldan gidecekti, yoksa bu çocuktan kurtulma ihtimali yoktu.
Ağzına bir bez tutulmuştu. Bilinci yavaş yavaş kapanırken bir şeyler duymuştu.
"Fare bana değilde, ben fareye gireceğim gibi duruyor." demişti o dibine kadar rahatsız olduğu çocuk.
....
📍Bu bölümden itibaren başlıyor. Uwww heyecanlıyım bende.
Kaan'ı gerçekten deli, manyak ve en alâ psikopat olarak görün. Ki bence biraz da olsa o kadar manyak olduğunu yansıttım diye düşünüyorum.
Olan Hakan aşkıma olacak. En çok onun için üzülüyorum🥺🥺
Umarım beğenirsiniz...🏳️🌈
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YABANCI •bxb
Teen Fiction[Tamamlandı] +18 Hakan hiç istemediği bir yerde, hiç istemediği kişiyle birlikteydi... "Lütfen beni burdan çıkar." diye yalvardı karşısındaki kişiye. "Senin bir kurtuluşun YOK!! senin yerin benim yanım!!" diye gürledi. Hakan tüm ümidini kesmişti art...