𝙿𝙾𝙿𝚄𝙻𝙰𝚁İ𝚃𝚈 İ𝚂 𝙱𝙴İ𝙽𝙶 𝙻𝙾𝚅𝙴𝙳//𝚂𝙴𝙾𝙽𝙶𝚂𝙰𝙽𝙶

TWENTY-SİX

"Yani sen ve San yeniden arkadaş mısınız?"
Seonghwa'nın şaşkın bakışlarına , kafasını sallayarak gülümsedi sarışın olan.

"Bu arada Jongho ve Hongjoong'u bir araya getirebilmek için bir fikir bulabildin mi?"

"Eros falan değilim ama...ben de bir şeyler yaptım."

"Ne?"
Yeosang, bir kaşını havaya kaldırarak Seonghwa'ya baktı.

"Onlara beğeneceklerinden emin olduğum bir film için iki bilet aldım."
Seonghwa'nın kötücül kahkahası, Yeosang'ın kafasını karıştırır.
"Hep birlikte sinemaya gideceğimizi sanıyorlar, ama gerçek şu ki filmi başbaşa izlemek zorundalar. Eh , ilk randevu için bir filmden daha iyi bir şey yoktur değil mi?"

♡♡

Jongho,sonunda sinema salonuna girdiğinde etrafa bakarak arkadaşlarını aramaya başlar, etrafta hiçbirini göremeyince sohbet grubuna mesaj atar ancak Hongjoong dışında hiç kimse ona yanıt vermez.

HONGJOONG HYUNG: Neredeyse oradayım.

"Peki ama diğerleri nerede?"
Jongho kendi kendine sordu.
Mesajına cevap veren tek kişinin Hongjoong olması onu biraz gerer.

"Jongho!"
Arkadasından kendisine seslenildiğini duyunca o tarafa döner.
"Diğerleri henüz gelmedi mi?"

"Hayır."
Jongho başını salladı.

"Pekâlâ ,gidip biraz patlamış mısır ve içecek birşeyler almaya ne dersin?"
Hongjoong sorar ve Jongho sessizce kafasını sallayarak onu onaylar.

♡♡

Film başlamak üzereyken Jongho, bu filmin ne hakkında olduğu hakkında hiçbir fikri olmadığını fark eder.
Seonghwa ona bileti verirken filmin adına bakmıştı ama açıkçası konusunu pek umursamamıştı.

Yine de film başladığı anda bunun bir korku filmi olduğunu anladı.

"Ne..."
Hongjoong yutkunarak devasa ekrana bakar.

"Bir sorun mu var?"
Jongho merakla sordu.

"Hayır, hiçbir şey yok."
Hongjoong zorla gülümsemeye çalışırken, Jongho'ya aslında korku filmlerinden hoşlanmadığını ve onlardan çok fazla korktuğunu söylemekten utanır.

Film devam ederken bir anda ekrana çıkan tuhaf yaratık yüzünden , Hongjoong çığlık atarken farkında bile olmadan telaşla Jongho'nun ellerini tutarak gözlerini kapatır.

Jongho şaşkınlıkla büyük olana bakmaya başlayınca , Hongjoong sonunda ne yaptığını fark edince  utanarak Jongho'nun ellerini bırakır.

"Şey...afedersin."
Hongjoong kulaklarına kadar kızarırken mırıldanır.

"Sorun değil. Eğer korkuyorsan girebiliriz?"

"Hayır sorun değil, iyiyim."
Hongjoong korksa bile Jongho ile yalnız kalma şansını kaçırmamak için filmi izlemeye karar verir.

"Tamam... pekâlâ."
Jongho usulca kafasını sallar ve Hongjoong film izlerken, onu izlemeye başlar.
"Risk almazsan, her şey aynı kalacak  Jongho."
Jongho, iç sesine hak vererek kolunu Hongjoong'um omzuna atıp onu kendisine doğru çekmeden önce derin bir nefes alır.

Hongjoong bir anda başını, Jongho'nun göğsünde hissedince şaşırır.

"Artık korkmana gerek yok... yanında olduğum sürece seni koruyacağım."