𝙿𝙾𝙿𝚄𝙻𝙰𝚁İ𝚃𝚈 İ𝚂 𝙱𝙴İ𝙽𝙶 𝙻𝙾𝚅𝙴𝙳//𝚂𝙴𝙾𝙽𝙶𝚂𝙰𝙽𝙶

THİRTEEN

"Bekle,ne?"
Yeosang şaşırarak Wooyoung'a sorar.
" Yani San ve sen bir ilişki içinde miydiniz?"

"Gizli bir ilişki mi?"
Seonghwa tıpkı Yeosang gibi şaşkınlıkla sorar.

"Evet."
Wooyoung gözyaşlarını silerek  konuşmaya devam eder.
"Bunu bir sır olarak saklamak istedi ,ben de kabul ettim çünkü onu çok sevdim.
Bir süre sonra herkese çift olduğumuzu açıklayabileceğimizi söyledi ama görünüşe göre sır olarak saklamak istemesinin asıl nedeni Mingi'ymiş."

"Ben-"
Yunho kendisini sakinleştirmeye çalışarak başlar.
"Mingi ile resmi bir ilişkimiz yoktu ,ama biz... yaptık ve bunun özel olduğunu düşündüm. Ben bunun onun için de özel olduğunu,bir şey ifade ettiğini düşündüm."

"Onlar yaptı?
Yeosang, Yunho'nun neyden bahsettiğini anlamayarak sordu.
"Onlar tam olarak ne yaptılar?"

"Bebeğimm, sen çok masumsun."
Seonghwa alnını öpmeden önce Yeosang'ın yanağını kıstırır.

"San da bana bebeğim derdi."
Wooyoung yeniden ağlamaya başlar.
"Daha birkaç dakika önce bana bebeğim dedi."

"Ah, hatırlattığım için üzgünüm."
Seonghwa çekinerek söyler.

"Şey...
Mingi ve San benim arkadaşlarım olabilir ama bu , bu konuda onların tarafını tutacağım anlamına gelmiyor.
Yaptıklarının yanlış olduğunu biliyorum.
Özellikle San, Wooyoung ile gerçek bir ilişki içinde olduğumdan...
Yani bir şeye ihtiyacınız olursa bana güvenebilir ve benimle konuşabilirsiniz."
Yeosang söyler.

"Aww bebeğim çok naziksin."
Seonghwa, Yeosang'ı kendisine yakınlaştırır ve kollarını onun beline sarar.
"Ama evet,bir şeye ihtiyacınız olursa bize söyleyin. Sizin için buradayız."

"Teşekkürler beyler."
Wooyoung anında yerine yenileri eklense de gözyaşlarını silerek söyler.

♡♡

"Mingi ve San'ın bunu Yunho ve Wooyoung'a yaptıklarına inanamıyorum."
Yeosang, Seonghwa ile birlikte kendi evlerine girerken iç çekerek söyler.

"Evet... Bunu onlardan beklemiyordum."
Yeosang'ın elini tutar.
"Hadi odana geçelim."

Odaya girdiklerinde Yeosang yatağına otururken  Seonghwa da kapıyı kapatır.

"Bunu bana asla yapmazsın değil mi?"
Yeosang'ın ani sorusu karşısında Seonghwa şaşırır.

"Baksana Mingi ve San ,Yunho ve Wooyoung'a ne yaptı?" diye sorar.

"Bebeğim hayır ,seni asla incitmem."
Seonghwa yatakta Yeosang'ın yanına oturur.
"Lütfen bana güven. Yaptığım herhangi bir şey seni rahatsız ederse , lütfen bunu bana söyle ki bir daha yapmayayım.
Sana olan aşkımdan asla şüphe duymanı istemiyorum."
Seonghwa elleriyle Yeosang'ın yüzünü kaplayarak ona küçük bir öpücük verir.

"Sana güveniyorum."
Yeosang öpücükten uzaklaşırken söyler.
"Sanırım şu an biraz hassasım.
Arkadaşlarım , arkadaşlarını aldattı  bu yüzden kendimi kötü hissediyorum."

"Endişelenme,bir süre sonra düzeleceklerine eminim yani... umarım."

"Evet, umarım."
Yeosang başını salladı ve Seonghwa'yı daha da yakınına çekti.
"Daha önce beni rahatsız eden bir şey vardı ama aptalcaydı."

"Emin misin?"
Seonghwa, Yeosang'ı kucağına çeker.
"Neymiş peki bu?"

"Aptalcaydı."
Yeosang kafasını bir kez daha sallar.
"Boşver."

"Hadi, söyle bana."
Seonghwa bir kaşını havaya kaldırır.
Yeosang sessiz kalınca  , Seonghwa onu yatağa yatırır.
"Öyleyse...
Sanırım ne olduğunu bana söyleyene kadar sana öpücüklerimle saldırmam gerekecek."
Yeosang'ın üzerine çıkarak , yüzünün her tarafını öpmeye başlar.

"Seonghwa!"
Yeosang gülerek devam eder.
"Şikayet etmiyorum ama pekâlâ..."

Seonghwa , üzerinden inerek yanına oturur. Yeosang da uzandığı yerden kalkarak oturunca konuşmaya devam eder.
"Wooyoung ile tekrar konuştuğunuzu görünce biraz kıskandım."

"Bebeğim, kıskanacak bir şey yok.
Geçen sefer işe yaramadı ve şimdi de yarayacağını sanmıyorum. Ama seni daha iyi hissettirecekse bundan sonra mesafemi koruyacağım."

"Hayır hayır."
Yeosang hızla başını salladı.
"İkiniz yeniden arkadaş olduğunuz için mutluyum. Düşman olmaktansa arkadaş olmak daha iyidir."

"Sanırım yanlış bir şeyler yapıyorum."
Seonghwa iç çekerek söyler.
"Galiba henüz bana yüzde yüz güvenmeni sağlayamadım. Ama söz veriyorum sana olan aşkımdan şüphe etmen için hiçbir neden vermeyeceğim."

"Ben-"
Yeosang başlar ama cümlenin devamını getiremeyecek kadar utanır.
"Ben..."

"Seni seviyorum."
Seonghwa gülümser.

"Ben de seni seviyorum."
Yeosang kızararak konuyu değiştirmeye çalışır.
"Pekâlâ...
Yunho'nun, Mingi ile bir şeyler yaptığını söylediği zamanı hatırlıyor musun?"

"Evet, neden?"

"Anlamıyorum. Ne yaptılar?"

"O kadar masum olamazsın , küçük Yeosangie."

"Ama gerçekten anlamadım."
Yeosang omuz silker.

"İnsanların birbirlerini sevdiklerinde yaptıklarını yaptılar."

"Birbirlerini ne kadar sevdiklerini söyle..."
Yeosang bilmiyormuş gibi yaparak sorar.
Seonghwa'nın duyduklarına karşı tepkisi o kadar komiktir ki Yeosang gülmemek için yanağını ısırır.

"Evet,elbette.
Evde kimse var mı?"

"Hayır."
Yeosang'ın kafası karışırken sorar.
"Neden?"

Seonghwa,bir şey söylemek yerine Yeosang'ı yeniden yatağa yatırarak üzerine çıkar.

"Pekâlâ, bilmek istediğine göre...
Sana ne yaptıklarını göstereceğim."
Seonghwa , Yeosang'ın boynunu öpmeye başlar.
"İzin verirsen ,tabii ki."

"Devam et."
Yeosang'ın söylebildiği tek şeydi.
Bu onun ilk seferi olacaktı ama Yeosang bunun sevdiği adamla olacağı için heyecanlanarak gülümser.
Ve o anda  Seonghwa için önemli olan tek kişinin kendisi olduğunu anlar.