YALANCI GÜNEŞ

1~ Mucize

İntihara meyilli içerikten dolayı +16 yaş sınırı koyma gereği hissediyorum.Etkileneceğinizi düşünmüyorsanız tabiki okuyabilirsiniz.Ya da beşinci paragraftan okumaya başlayabilirsiniz.Buna uyarsanız çok daha güzel olacaktır.😉

İyi okumalar diliyorum.☺️

Karanlık,adamın görüşünü istila etmişti.Sigarasının ateşi olmasa varlığını unutabilirdi,sanki kaybolup gidecekti.Birkaç adım attı ağır ağır,acelesi yoktu.Ayakkabısının ucuyla küçük taşları uçurumdan aşağı yuvarladı.Bu aralar sık sık kendini burada buluyordu.Sessiz,kimsesiz bir yer,canlılığa dair belirti yok...Adam hiç yabancılık çekmiyordu ama hoşnut da sayılmazdı.Peki onu her gece bu uçurumun dibine kadar sürükleyen neydi?Gitmesini istediği,kurtulmak istediği neydi?En sonunda 'Galiba kendimi taşıyamayacak kadar yorulmuşum.'diye geçirdi içinden.O zaman bırakmalıydı kendisini belki de.Nasıl olsa geride kalacak kimse yoktu.

Asla aşağı bakmıyordu,gözlerini karşısındaki karanlığa dikmiş,meydan okurcasına bakıyordu.Kimeydi bu sessiz davet?Adam,bilmiyordu.Bunca zaman kendisinden başkasını tanımadığı söylenebilirdi ama görüyordu ki kendisini de tanımış sayılmazdı.Bazen sözleri kendisini bile şaşırtır,pek yabancı gelirdi ona.Sonra,herkes gibi olduğunu düşündü.Herkesin içinde sır gibi sakladıkları vardı.O gizli kimliği kimseye göstermiyorlardı,öyle korkuyorlardı ki,bazıları maskesini hiç düşürmemeyi başarıyordu.
Mutsuzdular,kendi içlerine bakacak kadar cesaretleri yoktu.İstenilen gibi olmak zorundaydılar.Adamın dudaklarında yamuk bir gülüş belirdi.
İnsanlar her zaman başkalarının ne düşündüğüyle ilgilendiler ama iş başkalarının hislerine gelince,bencildiler ve adam bir şeyi biliyorsa onlardan farkı olmadığıydı.

Sigarasından içli içli son bir nefes çekip uçurumdan aşağı bıraktı.O küçük alevin usul usul rüzgarda savrularak düşüşü adama tarif edemediği bir coşkunluk verdi.
Gözlerini bir an olsun kırpmıyor,
onun yavaşça yok oluşunu izliyordu.O sigara olmayı arzuladı yoğun bir hazla.İçindeki hisse karşı koyamıyordu,niye koyacaktı ki?
Aklı bir sarhoşunkinden farksızdı şimdi.İçine sığamaz olmuştu.
Kafasında dönen sorular onu çekiyordu.Atlarsa ona ne olacaktı?Sigaraya ne olmuştu?Adam düşündü,sönmüştü.Ateşi artık yanmayacaktı,işlevsizdi,bir çöp olmuştu.

Ayın cılız ışığının,yüzeyini beyaza boyadığı kendisine oldukça uzak suya baktı.Dudakları hafifçe kıvrıldı.Korku duygusu şeytani güçlerin elinde tutsak olmuş olmalıydı,o güçler şimdi adama fısıldıyordu.Kendinden geçmiş gibiydi.Onu bu meraktan alıkoymak için artık bir mucize lazımdı.
"Yanmadan sönmeye." diye mırıldandı ve içinde kabaran duyguya teslim olup bir ayağını boşluğa bıraktı.Diğeri de tereddütsüzce onu takip edecekti ama duraksadı,nefesini tuttu.

Arkasından öyle yoğun bir ışık geliyordu ki karanlıktan eser kalmamıştı.Adam daha atlamadığına emindi,beyaz ışık için erken değil miydi?Burnundan sıkıntılı bir soluk verip ayağını geri çekti.Başından beri cebinde olan elleri yerini korudu,hala çok rahattı.Güçlü bir rüzgar alnındaki kıvırcık tutamlarından birkaçını arkaya savurdu,gözlerini kıstı.Kafasını yana çevirdi ama arkasına dönmedi.Ne zamanki bu ışık azalırdı adam o zaman döner bir şey bulamazsa yarım kalan işine devam ederdi.Işık bir süre daha kaldı.Bekliyordu sabırla zaten dönerse büyük ihtimalle gözleri kör olacaktı.Eskiye dönen ruh haline küfretti,az önce kendisini canlı gibi hissediyordu,kalbinin attığını duyabiliyordu.Şimdi ise bomboş bir çuval gibiydi,dev dalgalar gibi yükselen hisleri durgun bir su olmuştu yine,yeniden.Yaşayan bedenine eşlik eden ölü bir ruh,
adam kendisine acıyordu.

Işık usul usul sönmeye başladı şimdi dönebilirdi.Öyle yaptı,önce şaşkınlığına engel olamadan kaşlarını kaldırdı,sonra kafasını yana yatırıp araştırmacı gözleriyle mucizesini izlemeye başladı,bu kez elleri cebinden çıkmış,göğsünde birleşmişti.
Dizleri üstüne çökmüş bir kadın vardı karşısında.Boyunu kısaya yakın uzunluk diye tarif edebilirdi,badem şeklindeki yoğun kahverengi gözleri mesafeye rağmen kendisini gösteriyordu.Orta büyüklükte düzgün bir burnu,hemen altında biçimli güzel dudakları...Genç adam 'Normal bir kız.' diye düşündü.Mucizesi beklentilerini karşılamamıştı.
Kadın,sürekli çaresiz ve ürkek bakışlarıyla etrafına bakıyordu sanki bir şeyden kaçıyor gibiydi.Üzerinde çenesinin altından ayak bileklerine kadar uzanan uzun,bel kısmından sonra iyice bollaşan beyaz bir elbise vardı.Esmer teniyle bütün gibi duruyordu.Saçlarını gizleyen beyaz örtüsü gevşekçe omzundan sarkıyordu.