12. BÖLÜM

10.8K 537 20
                                    

Geldiği eve baktı, ardından kapıya. Stresliydi, hem de çok. Ne diyeceğini bilmiyordu. Cümleler aklından uçuşuyordu. Terleyen ellerini üstüne silip zile uzattı. Kararsız kalsa da en sonunda o zil sesi evde yankılandı.

"Hoşgeldiniz." 

Kapıyı açan orta yaşlı hizmetliye gülümsedi.

"Babam.. Mehmet Demiroğlu evde mi?"

"Evet efendim. Çalışma odasındalar. 2. kat ilk kapı."

'Babam' dediğinde hizmetli garipsememişti. Olanlardan haberi var diye düşündü.

Merdivenlere yönelirken içeride bir grup gördü. İçlerinde Berat vardı. Koyu sohbete daldıklarından kendisini fark etmemelerini fırsat bilip hızla çalışma odasına vardı.

Kapıyı çaldı. 'Gel'  komutuyla içeri girdi.

Babasıyla göz göze geldi. Kendisini gördüğüne şaşkındı. Yüzünden anlaşılıyordu.

"Kızım.."

"Lütfen, ben konuşacağım. Sadece dinle." Koltuğa geçip oturdu.

"Her ne olursa olsun babamsın. İstesek de istemesek de aynı ortamlarda bulunacağız. Buraya seni affettiğimi söylemek için geldim. Ama bunu başka şeylere yorma, sakın! Sadece hiç yoktan medeni insanlar gibi oturup konuşabilelim diye. Zamanın ne göstereceğini bilmiyorum. O yüzden her şeyi zamana bırakacağız. Miray'ı da zor olsa da, en azından konuşması için ikna ettim. Seninle iletişime geçer."

Büyük adımlarla gelip kendisine sarıldı. Ama karşılık veremedi.

"Teşekkür ederim kızım. Pişman olmayacaksın, olmayacaksınız."

Geri çekildi.

"İzninle, Berat ve abime bakacağım. Onlar için geldim."

Umut'a abi demesi, onları kabullenmesi bir çocuk gibi sevindirdi Mehmet Demiroğlu'nu.

"Tabii kızım. Ben de çalışmama devam edeyim." dedi istemeyerek de olsa. Ama ağırdan almalıydı, verilen şansı tepmek istediği en son şeydi.

Odadan çıkmıştı ki Ayla ile karşı karşıya geldi.

"Azra.. Sana sadece bir şey söyleyeceğim. Ben kötü bir kadın değilim. Annenle babanı ayırmak gibi bir niyetim yoktu. Çok yalnızdım, kimsem yoktu. O gece de sarhoştum. Babanla dertleşiyorduk, nasıl oldu anlamadık. Hataydı. Ama hamile olduğumu öğrendiğimde sevindim, yalan yok. Evladım vardı artık, yalnız değildim. Babanı da evlendikten sonra sevmeye başladım. Annen vefat ettikten sonra sizi aradık, gerçekten. Bunları sana yaranmak için söylemiyorum. Sadece niyetimi bil."

"Ne diyeceğimi bilmiyorum. Verecek cevabım yok. Sizinle de sık sık aynı ortama gireceğiz. O yüzden tatsızlık çıkarmak gibi bir niyetim yok. Niyetinizi bilemem ama rahat olun." Hızlı adımlarla merdivenden indi. Topukların ahşap merdivenlere çarpma sesi duyuldu.

"Abla?"

Topuk seslerinden dolayı kendini fark eden gruba yöneldi. Ayağa kalkıp kendisine gelen kardeşine sarılıp öptü.

"Azra Eroğlu senin ablan mı?!"

"Ne?"

"Senin ablan mı var?"

Kendisine bakan gruba gülümsedi. Kolunun altında olan kardeşine döndü.

"Naber?"

"İyidir de, sen ne ara geldin ben görmedim."

"Çok olmadı, babamla konuşmaya geldim. Anlatırım sonra." Kendisine merakla bakanlara döndü.

"Merhaba."

AZRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin