Mavimsi Hayaller

sevgililer Günü part2

Bölüm Şarkısı; Duman- Senden daha güzel
Sınır; 8 vote 2 yorum
......

Taksi ilerlemeye devam ederken Ayaz'a kötü bakışlar atmama rağmen hala nereye gideceğimizi söylememişti. Sonunda taksi durduğunda tam inecekken Ayaz hızla arabanın torpidosundan bir bez parçası alıp benim kapımı açtı. Sonra arabadan inmemi sağlayıp "Hiçbir soru sorma Öykü. Sadece gözlerini bağlayacağım" dedi. Onaylarcasına başımı sallayıp gözümü bez parçası ile kapatmasını bekledim. Gözümü bağlandığından hiçbir şey göremiyordum ve can güvenliğim tehlike altındaydı. "Of Ayaz hiçbir şey göremiyorum!" Dedim resmen cırlayarak. Elimde bir sıcaklık hissettiğmde Ayaz'ın elimi tuttuğunu anladım. "Çok soru sorma prenses. Hadi bak geldik.". Biraz daha ilerledikten sonra Ayaz ellerimi bıraktı. Sonra ise gözümdeki bez parçasını çekti. Önce etrafıma anlamsız bakışlar atarken sonra bakışlarımı Ayaz'a çevirdim. Gülümsüyordu.. Gülümsedim.

"Ayaz bu ne?" Dedim Burcuya kaçamak bir bakış atıp.

"Bir düğüün" dedi sanki çok normal birşeymiş gibi. "Orasını anladık. Kimin düğünü?" Dediğimde ise "Biziim" dedi. "Ne?" Dedim şaşkın gözlerimi nikah memuruna ve Ilker, Sibel, Burcu, Emre, Meteye çevirirken. Bir dakika Mete? Mete..! Dönmüş mü!.

"Ne si falan yok Öykü. Ben sana kaç ay önce evlenme teklifi etmemiş miydim?"

"Etmiştin de." "Evet şimdi sen Burcunun yanına gidiyorsun hazırlanıp geliyorsun. Ben zaten hazırım. Hadi çabuk hazırlan" dedi. Burcu oturduğu sandalyeden kalkıp bize doğru geldi ve kolumu çekiştirerek kumsalın yani bulunduğumuz yerin biraz ilerisinde bulunan karavana doğru ilerledi. Karavanin kapısını açıp koltukta bulunan beyaz gelinliği bana doğru uzattı. Gelinliği zor uğraşlar sonucunda giydiğimde Burcu karavanın kapısını açtı ve içeriye kuaför olduğunu tahmin ettiğim bir kadın girdi. Bana gülümseyerek bakan kadına gülümseyerek cevap verdim.

Saçlarımı doğal dalgalar halinde bırakmış, sadece hafif bir göz makyajı yapmıştım. Gelinliğim kabarık değil üzerime yapışan türdendi ve sırt dekoltesi çok derindi. Sonunda karavandan dışarı çıktığımızda ayağımda bulunan babetlere gururla baktım. Bu kumların üzerinde Burcunun giymem verdiği topuklu ayakkabıları giyseydim kesin biryerimi kırardım.

Ayaz çok fazla kişi cağırmamıştı yalnızca annem, cem, burcu, ılker, sibel,  emre ve Mete vardı. Ayazin yanına gittiğimde bana donuk bakışlar attı ve "Çok güzel o-olmuşsun" dedi. Bende gülümseyerek teşekkür ettim. Nikah masasina doğru yürüdüğümüzde nikah memuru soruyu sordu ve ikimizden de kocaman bir 'EVET' koptu.

...............
Kısa oldu biliyorum. Ama bugün uzun bir bölüm eklemeye çalışacağım. Neyse sizi seviyorumm.