Bölüm 7

19.9K 602 136
                                    

Not:Kandiliniz mübarek olsun ..💙

                         "Koku"

Medyada :Amed /Sur İçi

Günler hızla gelip geçerken Berzan hakkında bir çok şey farketmiştim.Çayı koyu içmesine rağmen sadece yarım küp seker katıyordu,giyinirken siyah yada yeşil renkte gömlekler giymeyi tercih ediyordu,yemek seçmiyordu sanki  olan her şeyi yiyebilecek bir midesi vardı.Silahlara ilgisi vardı ve bu durum onu gözümde daha vahşi yapmıştı çünkü ben silahlardan nefret ederdim...Evliliğimiz süresince sadece bir kere hastalanmıştı ama onda da beni çıldırtmayı başarmıştı.Sanki 5 yaşındaki çocukmuş gibi yemeğini yedirtmemi istemiş buda yetmezmezmiş gibi üstünü bana değiştirmişti,anlaşılan hastanalınca ilgiyi seviyordu.Hayvanları sevmiyordu,özellikle kedileri ama ben onun aksine çok seviyordum.Bir keresinde avluya giren kediyi kucağıma alıp sevdim diye kızmıştı,ayı işte bir tek kendi ilgi görsün istiyordu...Bu süre zarfında Berzan eskisi gibi sözlerini hoyratça kurmuyordu üstelik bir akşam artık bizimle sofrada yemek yiyeceksin bile demişti ama ben kovulduğum sofraya oturmamış mutfağa geçmiştim,tabi Berzan izin vermemiş anasının babasının yanında utanmadan beni mutfaktan zorla çıkartıp oturtmuştu.Her ne kadar eskisi gibi acımasız sözler kullanmasada bana hala  duygularının olmadığını biliyordum,oysa benim hislerim onun sınırlarını geçmek için büyük savaş veriyordu.Ona ulaşmama hiç izin vermiyordu ama ben o sınırları geçmeye kararlıydım çünkü artık yüreğimden gelen sesleri mantığım susturamıyordu.Galiba insan sevmeye başladığında karşısındakinin her şeyine dikkat ediyordu ...

Bu gün Berzanın teyzesinin oğlu fırat ağa ve eşi Fidan gelecekti,Havin bana Fidana dikkat etmem konusunda uyarmıştı.Çünkü  kaynanası yaptığı bir şeyi beğenmezmiş oda benim aileye gelin geldiğimi duydugunda beni beğenmiyordunuz bakalım yeni gelini beğenebilecekmisiniz  demiş.Çok şaşırmıştım,benim iyi olma gibi bir derdim yoktu.Havin Fidan konusunda iyice tembihlemiş, açık vermemem konusunda da  uyarmıştı...Sabahtan tüm konağı temizleyip yemekleri vakitlice yapmıştık,mutfaktan çıkarken koktuğumu fark etmiştim.Emin olmak için elbisemin yakasından tutup  burnuma yaklaştırdığımda yaptığımız yemeklerden her birinden biraz koku sindiğini anlamıştım.Vakit kaybetmeden odama girdiğimde Berzanın kokusu burnuma çarpmıştı,içeriye adımladığımda banyodan su sesi geliyordu.Giyecek elbiselerimi hazırlamış giyinmek için Berzanın çıkmasını bekliyordum ama beyimiz tam 20 dk 45 sn sonra belinde sadece havlusuyla banyodan çıkmıştı.Utanmaz herif ! umursamamaya çalısıp yanına  yaklaştım,elalıkları pür dikkat yüzüme bakarken kaşlarımı çatarak konuştum

-Biraz daha banyoda kalsaydın keşke, yemeğini de oraya getirirdim.

Elalıklarını gözlerimden çekmeden belimden tutup kendine çekti.Ela gözlerin girdabında kaybolurken aklıma Mehmet Uzun'un "Bana gözlerini yurt eyle mültecin olayım,kendi adına bana kimlik çıkar ben birazda sen olayım "sözlerini hatırlamıştım.Berzan ise yüzünü boynuma yaklaştırıp kokladı,kötü kokuyordum.Tiksinmesini istemezdim,itmeye çalıştım ama gücüm ona işlemiyordu.

-B..erzan yemek kokuyorum bırak

Berzan aksine daha da yaklaşıp boynumu koklayıp öpmüştü.Ben yaptığına takılı kalırken o kulağıma eğilip

-Bir adam asla kadınım dediği kadından tiksinmez hem nasıl koktuğunun benim için bir önemi yok çünkü kokunda bir tek bana ait!

Dedi ve dolaba doğru yürüdü,her geçen gün sözleriyle yüreğimdeki umut güvercinlerini kafesinden çıkartıyordu.Buna alışmak istemiyordum çünkü güzel bir sözün ardından beni kırabilecek potansiyele de sahipti,düşünmemeye çalışıp duş almak üzerine banyoya geçtim...Banyodan çıktığımda Berzan koltukta oturmuş telefonuyla oyun oynuyordu.Neden iki çift laf etmek varken oyun oynar anlamıyorum,önemsememeye çalışarak siyah şalımı takdım sonrada biraz hafiften makyaj yaptım.Berzana dönüp

VAHŞİNİN GÜLÜ(Final Oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin