6

3K 80 7
                                    

Ayşeden
Gece poyrazla konuşmamız epey iyi geçmişti. Ona içimdekileri söyleme fırsatı bulmuştum. Konuşması bana samimi geldi ama şu "bana açıklayamacağı bazı sebepler" kafamı karıştırdı. Yani ne olabilir ki. Son günlerde benimle çok ilgili ve yakın davranıyor. Kendimi ona çekilirken buluyorum her seferinde. Gözlerimin içine bakışı, adımı seslenmesi, bana sarılması, gözyaşımı silmesi aklıma geldikçe dizlerim titriyor. Kendimi ona kaptırmaktan korkuyorum.
Daha önce hiç aşık olmadım. Lisede bir sevgilim olmuştu. Onu severdim ama aramızda poyrazla olan çekimin onda biri bile yoktu. Benim için bir alışkanlık gibiydi. Sonra üniversiteye başladığımda babamı kaybettiğim zamanlarda ben babamın acısıyla boğuşurken üstüne bir de aldatıldığımı öğrenmiştim ve dünyam tamamen başıma yıkılmıştı. Zaten bunun üzerine survivora katılma kararı almış her şeyden uzaklaşmak ve babamı memnun edecek bir başarı elde etmek istemiştim.

Bu sebeple şimdi poyraza hissettiğim çekim beni korkutuyordu. Çok daha basit hisler beslediğim kişiden gelen ihanet bile beni bu kadar hırpaladıysa poyrazla yaşadığım sorunlarda mahvolur giderdim ben. Ama artık aramız iyi olacaktı. Gece bunları konuşmuştuk ve onun da gözlerindeki parıltıyı görmüştüm. Bana değer verdiğini o parıltılarda yakalamıştım sanki. Belki de ben böyle düşünmek istedim bilmiyorum ama şimdilik her şey yolunda gidiyorken tadını çıkarmalıyım sanırım.

Ben erzağımızdan kalan patatesleri kızartırken poyraz da yanıma oturmuş toplayıp getirdiği coconutları kırıyordu. Bugünkü oyun hakkında muhabbet edip gülüşürken aleyna uyandı ve yanımıza geldi birlikte sohbet etmeye başlamıştık. Sonra reşat geldi.
Reşat: günaydun poyrazum. Nasulsun?

Reşatın bizi görmezden gelerek poyraza hal hatır sormasıyla gülümsemem yüzümde dondu. Hadi ama daha az önce her şey yolunda demiştim. Bizi yok saymasının esprisi neydi şimdi boş yere gerginlik yaratmaya çalıştığı besbelli. İstifimi bozmadan önümdeki işime devam ettim. Poyraz da rahatsızca kıpırdandı.
Poyraz: günaydın sana da reşat kızlarla oturuyoruz gördüğün gibi
Reşat: göriyrum hatta çok iyi görüyrum poyrazcum son zamanlarda yüzümüze bakmaz oldin. Sağa ne deduler de bizlerden uzaklaştun merak edeyruk
Poyraz: ne alakası var reşat. İstediğim kişiyle arkadaşlık ederim seni ilgilendirmez.
Hanzade: baksana ayşenin şeytanlıkları işte reşat neden şaşırıyosun ki. İki ağlayıp parkurlarda kendini yere atarak duygu sömürüsü yapıyor poyraza. Aleyna da en büyük işbirlikçisi. Ama poyraza yakıştıramadım bu şeytanlara uymasını
Ayşe: düzgün konuşur musun sen bi kere. Şeytan falan ne saçmalıyosun ya...
Poyraz: hanzade lafını bil de konuş istersen haftalardır ödülleri kazanabiliyorsak bu kızların sayesinde oluyo bu yaptığın nankörlük. Ayşe parkurda düştüğü gibi kalkmasını da sayısını almasını da biliyor. İnsanları konrtol edemediğin zaman bel altı vurmaya çalışıyosun ama unutma burası survivor. Artık hak etmeyenleri takım arkadaşını düşürmeye çalışanları koruyan bir poyraz yok. Sen de ona göre dikkatli ol artık etrafa saldırırken.
Hanzade: gerçekten gözünü kör etmişler poyraz sana inanamıyorum.

Poyraz cevap vermeden önüne döndü. Reşat ve hanzade ırmanın içine doğru ilerlerken steven, aleyna çalışkan ve berkay yanımıza geldi ve havadan sudan konuşmaya başladık. Yemeklerimiz hazır olunca tabaklara pay ettim ve herkesi çağırarak yemeğe başladım. Gergin bi hava vardı ama umursamamaya çalıştım. Sonuçta bu reşatın üstüme yürüdüğü ilk gün değildi ve bu sefer poyraz benimleydi. Keyfimi kaçıramazdım yani.

Yemeklerimizden sonra oyun alanına gitmek üzere hazırlandık ve tekneye bindik. Yolda poyrazla yan yanaydık ve poyraz oturduğu yerde kayarak başını omzuma koyarak gözlerini kapattı. Ben de yavaşça elimi saçlarına çıkardım ve okşamaya başladım. Bi an poyrazın yüzünde tebessüm belirir gibi oldu. Ben de buna güldüm ve saçlarını okşamaya devam ettim.

Bu şekilde oyun alanına geldik ve acun abinin oyunu anlatmasını beklemeye başladık. Oyun kocaman havuzun ortasına konmuş yuvarlak bir platformdan oluşuyordu ve elimizde yastıklarla rakibi suya düşürmeye çalışıyorduk. Avantaj oyunu yoktu sırayla seçecektik ve ben melisi seçtim. Çağrı poyrazı seçmişti. Diğer eşleşmeler de tamamlandığında oyuna başladık. Sıra bana geldiğinde durum2-1 di ve biz gerideydik. Melise karşı fazla zorlanmadan kazandım. Oyun rakibinin hamlelerini görmek ve boş anını yakalamak üzerine kuruluydu. Melis dikkatsizce oynamıştı. İlk sayımı alıp kenara geçtiğimde poyraz bana sarılarak kafasını kafama değdirdi.
Poyraz: aferin güzelim süperdin yine
Dora: çok iyi sayıydı beraberliği yakaladın
Aleyna: hafi gönüllüler böyle devam
Herkesle çak yapıp yerime geçip oturdum. Sıra poyrazdaydı. Çağrı bilerek onu seçmişti sanırım ama poyraza karşı pek şansı yoktu. Düdük çaldığında kenardan bağırmaya başladım.
Ayşe: hadi poyraz sende bu. Çok iyisin
Berkay: süpersin abi aynen devam
Yumus emre: hadi deli poyraz hadi
Fazla sürmeden poyraz çağrıyı suya atmış ve sayıyı kazanmıştı. Gelince önce bana sonra tüm takıma sarıldı ve yerine geçti. Sıradaki çıkacaklara taktikler vermeye başladı.
Oyun 9-8 e gelmişti ve biz öndeydik ben üçüncü oyunuma çıkıyordum. Daha önce melise ve goncaya karşı kazanmıştım. Bu tur merveyi seçtim ve takımımın desteğiyle platforma çıktım.
Aleyna ç: haydi ayşe sen finallerin kadınısın al gel bunu
Poyraz: hadi ayşem sende bu
Reşat: salavat getur sağ ayakla başla kız ayşe
Steven: haydi ayşe yapabilirsin

Düdük sesiyle merveye odaklandım. Bu sayıyı kazanıp dokunulmazlığı getirmek istiyordum. Merveyi köşeye çıkıştırmıştım. Tam düşmek üzereyken bir anda toparlandı ve can havliyle elindeki yastığı yüzüme doğru savurdu. Yüzüme çarptığı an görüşüm karıncalandı ve burnumda bi sıcaklık hissettim. Zaten ne olduğunu anlayamadan suya düştüm. Gelen bağırışları ve özellikle poyrazın sesini hayal meyaz duyuyordum. Havuzun tabanından destek alarak kendimi yukarı ittim ve kenara doğru yüzmeye başladım. Poyraz havuzun hemen başında beni bekliyordu ve ben elimi ona uzatmama kalmadan eğilerek sudan çekip çıkardı beni. Havuzun kenarına oturttuğunda burnumdan kan damlamaya başladı. Yüzüm zonkluyordu. Kanı görünce poyrazın ifadesi endişeyle gerildi ve beni kucağına aldığı gibi benche doğru yürümeye başladı. Herkesin bakışlarını üzerimizde hissedebiliyorudum. Kafamı poyazın göğsüme yaslayıp gözlerimi kapattım.

Poyraz: kapatma gözlerini metin abi geliyo dayan
Berkay: bilinci açık mı
Aleyna: açılın hava alsın biraz
Dora: metin abi geliyor şimdi
Sesler kulağıma uğultu gibi gelirken kafam hala poyrazın göğsündeydi. Poyraz bi yandan kanamayı engellemek için kafamı geri yatırıyor bi yandan elimi tututordu. Metin abi gelip baktığında darbeye bağlı bir kanama olduğunu ciddi bir durum olmadığını söyledi. Yüzüme tutmam için buz verdikten sonra gitti.
Poyrazla aynı pozisyonda biraz daha kaldıktan sonra poyrazın sırası geldi ve beni aleynanın yanına oturtarak ayaklandı. Ben de hemen arkasından ayaklandığımda bana ters bir bakış attı.

Poyraz: sen nereye küçük hanım
Ayşe :e takım arkadaşıma destek vermem lazım yanlız bırakamam onu değil mi?
Poyraz: saçmalama ayşe otur lütfen yüzüne ağır bir darbe aldın ben senin için bu sayıyı kazanıp gelicem tamam mı güzelim. Senin için...

Diyerek elleriyle kafamı kendisine yaklaştırdı ve şakağıma bir öpücük kondurarak gitti. Takımdakilerin ısrarıyla yerime oturdum ve oyunu izlemeye başladım. Poyraz sayıyı kazanıp galibiyeti getirdiğinde takım koşarak üstüne atladı ve sevinmeye başladılar. Onlardan sıyrılan poyraz yanıma gelerek elimden tuttu ve beni ayağa kaldırdı. Bir koluyla belimi sıkıca sararken diğeriyle sırtıma destek vererek bana sıkıca sarıldı. Ben de önce boynuna doladığım kollarımı gevşeterek omuzlarına koydum

Ayşe: kazandın tebrik ederim
Poyraz: ufak bi kıza söz vermiştim sayıyı onun için alacağıma dair. Sözümü tutmam gerekirdi

Dedi ve göz kırptı ben de gülerek ondan yavaşça ayrıldım ve iç çektim. O böyle bana böyle yaklaştığı sürece ben yanmaya mahkumdum.

Evet bugünkü son bölüm de geldiiii. Neler düşünüyorsunuz nasıl gidiyoruz sizce? Yorum ve votelerinizi eksik etmeyin lütfen. Öpüldünüzzzz

KENDİMDEN ÖNCE SEN (AYRAZ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin