12. Bölüm

158 7 5
                                    

"Ne oluyordu bana?"

Yemek yemeğe gitmeden önce kızlara da haber verdik. Okulun bahçesinde buluştuğumuzda ne yiyeceğimizi tartışıyorduk. Aslında Nefes'le ben tartışıyordum. Nefes pizza yemek istiyordu. Ben ise noodle. Nefes'in uzun uğraşları sonucu pizza yemeye karar vermiştik. Pizzaları yedikten sonra günün diğer yarısında olan derslerimize gittik.

Koridorlarda yürürken gözlerim onu arıyordu. Gün bitmeden son bir kez daha görmek istiyordum onu. Dememle koridorun diğer ucundan bizim olduğumuz tarafa doğru geliyordu. Yanında biri daha vardı. Sanırım Bahar Hocaydı. Yine bu kadın yanındaydı. Acaba bir şey mi vardı aralarında? 'Aman bana ne ya, bu beni hiç ilgilendirmez.' ama aynı zamanda ilgilendirmesini istiyordum.

Beni düşüncelerimin arasından çıkartan şey onun kokusu olmuştu. Kafamı kaldırdığımda gözlerimizin birleşmesi için yalvarıyordu bütün vücudum. 'Hadi bak bana bir kere, lütfen, lütfen buna ihtiyacım var.' Bakmamıştı. Yanımdan bir yabancıymışım gibi geçmişti. 'Tabii bende de salaklık var. Adam seni teselli ettiği, birkaç kere yardım ettiği için kendini ne halt sanıyorsun sanki onun gözünde değerliymiş gibi. Sana bakar mı be o?'

"Hocam! Bir bakar mısınız, sorum olacaktı da?" dedim dedim de bunun üzerine nasıl devam edecektim. İkisi de durup bana döndü ben onlara doğru giderken. Ama o hala bana bakmıyordu.

"Evet, Merve ne oldu?" dedi Bahar Hoca.

"Ş-Şey hocam ödevin bu kısmını yaptım ama tam anlamamıştım. Yani anlamıştım da kesin olmak istedim. Eğer müsaitseniz orayı doğru anlayıp anlamadığıma bakabilir misiniz, diye soracaktım?" dedim tebessüm ederek. Biliyorum, çok iki yüzlüyüm. Ama ne yaparsın? Bahar Hoca, Faris Hocaya onay beklermişcesine bir bakış attı. Faris Hoca kafasını onaylarcasına salladıktan sonra bana döndü.

"Özür dilerim, hocam. Eğer müsait değilseniz yarın da gelip sorabilirim." dedim, pişman ama bir o kadar da içten olmayan bir tonla. Bunu sanırım Faris Hoca fark etmiş olacak ki bana çok sert bir bakış atıp:

"İşimiz öyle acil bir şey değildi, Merveciğim. Sor hocana sen sorunu." dedi iğneleyici bir tonla. 'İşimiz' derken? Elimde olmayan bir kıskançlık başlamıştı. Bahar Hoca benim ödevime bakarken o sırada Faris Hoca ben bakışlarımızla birbirimizi yiyorduk. İçimizde oluşmuş kızgınlık gözlerimizden belli oluyordu. Çok gergin bir ortam vardı. Bu ortam, Bahar Hocanın sesi ile bozulmuştu:

"Doğru anlamışsın, tatlım. Bir sıkıntı yok. Bunun üzerine biraz daha gidersen harika olur." dedi gülümseyerek. Cevabımı vereceğim anda geride bıraktığımı unuttuğum Rüzgar'ın sesi geldi:

"Haydi, Merve! Eve geç gitmek istemiyorum. Çabuk bitir işi-" diye söylendi yanıma gelip taa ki hocaları yanımda görene kadar. Ama Faris Hoca duyacağını duymuştu. Kıskandığı gözlerinden okunuyordu. İçimden 'İyi bok yedin Rüzgar.' diye geçirdim.

"Tamamdır hocam, teşekkürler. Tekrardan özür dilerim eğer planınızı bozduysam." dedim ama Faris Hoca daha cümlemi bitirmeden bizden uzaklaşmaya başlamıştı bile. Bahar hoca ise önemli değil dermişcesine kafa sallayarak gülümsedi ve Faris Hocanın peşinden gitti. Çok gıcık oluyordum bu kadına.

"Rüzgar, iyi halt yedin. O çeneni iki dakika tutamadın mı?" dedim kızgın bir şekilde. O ise:

"Fark etmemiştim, fark etsem söylemezdim. Gerçekten, özür dilerim." dedi pişmanlıkla.

"Neyse bir şey olmaz da keşke daha çok dikkat etseydin." dememle arkamdan birinin kolumdan tutup belli bir yöne doğru çekmesi bir oldu. O anın şeyiyle kim olduğunu anlayamamıştım. Elimi ondan kurtarmaya çalıştıkça daha çok sıkıyordu.

"Kimsin bilmiyorum ama beni bırakmazsan eğer başına çok kötü şeyler gelecek!" dedim sinirli bir tonda. Beni götürmeye çalışan adam duraksayıp arkasını döndü. Faris Hocaydı. Şaşırsam mı, kızsam mı bilemedim.

"Sakin olur musun biraz!? Sana bir şey yapmayacağım. Seninle konuşmak için bir yere götürüyorum. Ulu orta yerde konuşamayız." dedi ve kolumdan çekmeye devam etti. Şaşkınlığımdan ne yaptığımı bilmiyordum. O yüzden direnmeden takip ettim onu.

Derslerin çoğu bittiği için boş bir sınıfa getirmişti. Kapıyı kapattıktan sonra beni, duvarla kendisinin arasına aldı. Hala ne olduğunu ve neden böyle davrandığını anlamaya çalışıyordum.

imkansızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin