Üzerimdeki taba rengi uzun tül elbiseyi ve dağınık topuzumu kontrol ettim. Yetimhanede nüfusa kaydedilen benim için resmi ve gerçek doğum gününün aynı gün olması iyi bir tesadüftü. 18 yaşıma gerçek ailemi ve gerçek aşkı bulmuş olarak girecektim. Aile arası bir şeyler istediğim için en yakınlarımın geleceği bir doğum günü olacaktı.
Annem odaya girdiğinde makyajımı kontrol ediyordum. Bugün annemin kuaförü gelmişti. Kendimi mükemmel güzel hissediyordum. Aşağıya indiğimde bahçeye kurulmuş çardakta büyük masa ve koltuklara çıkmak için terastan geçtim. Ailem dışında; Aybars, Yüsra, Ateş, Alev öğretmenim, Ahu, Yağız ve en önemlisi Cihangir gelecekti.
Cihangir'in erken geldiğini görünce yanına gidip, yanağına masum bir öpücük koydum. Önüme gelen birkaç saçımı kulağımın arkasına koyarken bunun dostça görünmesini umuyordum. Gözlerime bakarak kısık sesle "Ben öyle bilirim ki; yaşamak, berrak bir gökte çocuklar aşkına savaşmaktır."
Omzuna hafifçe vurarak "Ben bugüne bugün reşidim." Sesimi kısarak "İstersem evlenirim bile." Son sözlerime gülerek karşılık vermişti.
Birbirimize bakarken arkadan "Aile var burada, birbirinizi yiyecek gibi bakmaz mısınız?" Ahu yine patavatsızlık mesaisindeydi. Etrafa baktığımda çalışanlar masayı kuruyorlardı. Ahu ile Yağız el ele yanımıza geldiğinde Yağız Cihangir'e memnuniyetsiz bir şekilde baş selamı verdi.
Evet Yağız ve Ateş de biliyorlardı. Ben Ateş'ten büyük bir tepki beklerken Yağız olmaz o iş demişti. Cihangir ona göre karanlık bir adammış. Ahu ile birbirlerine sevdiklerini söylediklerinden beri benimle uğraşmıyordu şükür. Biz otururken herkes gelmişti. Yemekten sonra oturma alanına gelen pastaya yaklaşırken Annem "Aman kızım 18 yaş dileği en önemlisidir. Dikkatli dile." Demişti. Ben de Cihangir'e bakıp "Ben dileğimi biliyorum, merak etme sen." Demiştim.
Hediye zamanı geldiğinde Aybars özel bir seri plak çıkartacağımız haberini vermişti. Yüsra profesyonel fotoğraf makinesi alıp, artık çekecek çok şeyim olduğunu söylemişti. Alev öğretmenim çocukken yazdığım şeyleri kitap halinde bastırıp vermişti. Bu hediyede gözlerim dolmuştu. Üç kafadar ne zamandır istediğim ve sırada olduğum Pikap'ı hediye almışlardı.
Abimler daha sürmeyi bilmesem bile araba almışlardı ve anahtarını verdiklerinde ağzım açık kalmıştı. Annem ve babam İstanbul'da adıma bir yetiştirme yurdu açtıracaklarını söylediklerinde ağlamıştım.
Cihangir el yapımı olduğu belli olan içinde piyano, alt kısımlarında küçük pırlantalar olan ve güzel deha yazan kar küresi hediye etmişti. Kar küresinin alt anahtarını çevirince Cihangir'in en sevdiğim bestemi sorduğunda hepsi çocuklarım gibi oluğunu, en fazla sevdiğimi beni ben hissettirdiğini söylediğim parça çalışıyordu. Akşam bitip misafirlerimizi uğurladığımızda eşyaları odama Elif ile götürdük. Kar küresini yatağımın başına koyup uzun bir süre inceledim ve üstümü çıkararak banyoya girdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güzel Deha
RomantikDaha bir kaç günlükken yetimhanenin kapısında bulunan Umay'ın hayatı başarı ve zorluklarla ilerlemektedir. 17 yaşında dahi zekasına sahip ve müzik dehası olarak yaşamını sürdürürken ailesinin hayatına dahil olmasıyla hersey tepetaklak olmuştur. Güç...