TESLİMİYET
''Seni sevmesem, bu kadar dil dökmez açıklama yapmazdım. Direkt yolu verirdim. Senin bana alıştığın kadar, benim sana hasretim var. Bıktım uzak durmaktan.'' diyerek Deniz'in dudaklarına kapandı.
Dudaklarını hissettiği anda bedenini geri çekip var gücüyle geri itti Rüzgar'ı. Bu sözlere kanmayacaktı. Daha yolun başındayken uyandırıldığı için gözünü iyi açmıştı. Gözleri birbirine kenetlendiği anda Deniz usulca eğildi ve kulağına fısıldadı.
'' Sevgin buysa, sende kalsın. Rüya aleminden uyandım, sevginin güvene yetmediğini anladım. Şimdi eserinle gurur duyabilirsin RÜZGAR TANOĞLU!''
olduğu yerden kalkıp emin adımlarla odadan çıktı. Her evlilikte birkaç hata olabilir evet, hiçbir şey dört dörtlük olamaz lakin temeli sağlam kurulmamış bir evlilik hiçbir işe yaramaz. Deniz o an bunları çok iyi idrak etmiş ve kendine gelmişti. Şimdi kocasına ne güveniyordu ne de onu görmek istiyordu.
Rüzgar işittikleri karşısında put gibi donmuştu. Sakin olmaya çalıştıkça, gönlünü almaya çalıştıkça Deniz sabrını tüketiyordu. Bu tavır yapma işini fazla abartmaya başlamıştı. Terleyen avuçlarını pantolonuna sürterek odadan çıkıp Deniz'in yanına gitti. Anlaşılan ne bu gece bitecekti ne de kavgaları.
'' Kendine gel artık!'' diye bağırdı Deniz'in arkasından. O an hafif sıçramayla arkasına dönüp anlamsız gözlerle Rüzgar'a baktı. '' Anlamadım?''
'' Gönlünü almaya çalışıyorum. Yanlış anlaşılmaları düzeltmeye çalışıyorum ama sen istediğim karşılığını vermiyorsun Deniz! Bu mu senin hanımefendiliğin! Benim karımsan ona göre davranmasını öğreneceksin! Yeter sabrımı sınama!'' diyerek üstüne doğru yürüdü.
Deniz artık bambaşka birisi olduğunu hissederek bundan güç aldı. Korkusuz ve bir o kadar cesurdu. O da aynı anda üstüne yürümeye başladığı gibi iki eliyle Rüzgar'ı göğsünden var gücüyle itti.
'' EVET. BU BENİM HANIMEFENDİLİĞİM. BEĞENEMEDİN Mİ RÜZGAR BEY ? SEN BU EVLİLİĞİ İSTEMEYEN KIZLA ZORLA NİKAH KIYARKEN ÇOK MU BEYEFENDİYDİN? '' Bir kez daha vurdu. Bağırmaktan boğazının parçalandığını hissetti. Şiddetli ve tiz sesiyle ev inliyordu. Yumruk olmuş ellerini, kocasının göğsüne indiriyordu.
'' BANA SEÇME ŞANSI TANIDINIZ MI ? NE YAPIP ETTİN BENİ ALDIN BEĞENEMEDİN Mİ BU HALİMİ ? BEN SANA YETMEDİM Mİ?''
Biraz sakinlemiş gibi soluklandı. Paramparça olduğunu hissetti. Onun kokusunu hafifçe soludu. Hafifçe güldü. Bunu engellemek istercesine ondan bir hızla uzaklaştı. Elleriyle saçlarını geri itti, yaş gözlerini sildi.
'' Benim bu evliliğin hayırlı olduğuna dair tüm inancımı o Allah'ın belası gecede sömürdün! ''
Ellerini masaya vurup her şeyin bitmesi için dua etti. Hıçkıra hıçkıra ağladı. Yorgun vaziyette, Rüzgar'a bakıp engelleyemediği yaşlar arasından gülümsedi.
'' O iğrenç gecede, sen benden sana olan inancımı, güvenimi çaldın. Ben bize olan inancımı senin yüzünden yitirdim. Ben senin gerçek halinden çok korkuyorum Rüzgar.'' diyerek içindekileri itiraf etti. Fısıltıyla konuşuyordu.
'' O Allah'ın belası gecede, ben senin gerçek yüzünü gördüm. Bana güvensizliğini, sevgisizliğini gördüm. Şimdi, bu saatten sonra senden gelecek her şey yerin dibine girsin, lütfen beni anneme götür ve benden mümkünse bir süre uzak dur. Götür beni buradan.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz ( FİNAL)
Roman pour Adolescents~KÜÇÜK BİR DENİZ KIZI HİKAYESİ ~ Başını yana yatırıp kollarını açtı. Parmak uçlarında, kesimlerde, her bir zerresinde efil efil esen rüzgarın huzurunu hissetti. Başını kaldırdı ve ellerini aşağı indirdi. Ayaklarında, ellerinde, her bir zerresind...