Sabah gözlerim şiş bir şekilde uyandım. İşe gidecektim bugün. Dün gördüğüm şeyden sonra nasıl gideceksem. Kahvaltı yapmadan evden çıktım. Ayakakabılarımı giyerken Atakan'ın da çıktığını farkettim. Bana baktığını hissedebiliyordum fakat bakmıyordum.
"Selam" dedi. Şaşırmıştım neden selam vermişti ki. "Selam" dedim bende ve hemen merdivenlerden aşağı indim tam kapıyı açacakken Atakan'ın kolumu tutmasıyla açamadım. "Bişey mi oldu?" diye sordu.
"Bişey olmadı"dedim düz bir sesle. Kolumu elinden kurtarıp kapıyı açtım ve dışarı çıktım. Hemen durağa gidip dolmuşa bindim.
Kafeye geldiğimde önlüğümü takıp işe başladım. "Emre bir bakar mısın?" diye seslendim. Emre'de benim gibi burada çalışıyordu. "Efendim Eylül" dedi yanıma gelerek.
"Ben kendimi biraz halsiz hissediyorum dinlensem olur mu?" diye sordum. "Tabi ki dinlen sen ben hallederim" dedi gülümseyerek ve gitti.
Yarım saat dinlendikten sonra işimi yapmaya devam ettim.Emre'nin "Eylül şu masaya sen bakar mısın?" demesiyle o masaya gittim fakat gördüğüm kişilerle olduğum yerde kaldım.
Atakan o sarışın kız ve bir erkek bir de kız vardı yanlarında. Umursamamaya çalışıp "Hoşgeldiniz ne sipariş etmek istersiniz?" diye sordum. Sarışın kadın hemen " Biz dört tane espresso istiyoruz"dedi. Atakan'ın bana baktığını hissediyordum fakat yine bakmıyordum onunla gözgöze gelmek istemiyordum.
"Tamamdır" dedim ve siparişleri hazırlamak için mutfağa gittim. Sinirden elim ayağım titriyordu. Siparişleri hazırlayıp Emre'ye verdim o götürdü. Zaten yarım saat sonra gitmişlerdi.
İşten çıkmıştım. Eve doğru gidiyordum. Çok yorulmuştum ilk iş günümde.
Evin önüne geldiğimde kapıyı açtım. Evde misafir vardı sanırım fazla ayakkabı vardı kapının önünde. Kapıyı açıp eve girdim. Salona baktığımda Selvi Teyze ve Ahmet Amcanın geldiğini gördüm. Atakan'ın annesi ve babasıydı onlar. " Hoşgeldiniz"dedim hafif gülerek. "Hoşbulduk kızım" dedi Selvi Teyze.
Hemen odama geçtim ve gördüğüm manzarayla şok oldum Atakan yatağımın üzerinde uzanmış bir şekilde telefonuna bakıyordu.
Hemen "Ne işin var senin burda "diye bağırdım. O ise sırıtarak yüzüme bakıyordu. "Annenden izin aldım buraya gelmek için" dedi ukala bir şekilde.
"Burası benim odam benden izin alman gerekir" dedim sinirli bir şekilde. "Sen yoktun bende annenden izin aldım küçük cadı bağırma bi daha" dedi hala sırıtıyordu.
"Sırıtma be" dedim en sonunda. "Tamam tamam" dedi. Dik dik bakmaya başladım o ise telefonuyla ilgileniyordu. Beni farkedip "Dik dik bakmasana kızım"dedi. " çık odamdan"dedim."Hayır kes sesini" oflayarak yatağa oturdum.
Yatağın kenarına bende uzandım ondan uzak bir şekilde. Bana bakıyordu çünkü bende ona bakıyordum. " O sarışın kadın kim?" dedim merak ettiğim soruyu sorarak. Yüzü ciddi bir hâl aldı.
"Eski nişanlım" dedi. Kafamı salladım yavaşça ve gözlerimi kapadım. "Sen o gün bizi bahçede gördün" dedi. "Evet gördüm" dedim bende sakin bir şekilde.
"Kendisi öptü beni bi anda şaşırınca öyle durdum sonra sen gördün ve gittin onu ittiğimi görmedin." dedi hızlı söylemişti."neden açıklama yapıyorsun" diye sordum.
"Bilmem açıklamak istedim." dedi. "Anladım" dedim bende. Gözlerim hala kapalıydı. İçimdeki deli cesaretiyle gözlerimi açıp kalktım ve bir anda Atakan'a sarıldım. Şaşırmıştı o da fakat buna çok ihtiyacım vardı.
O da kollarını belime sardı. "Neden sarıldın?" diye sordu. "İçimden geldi" dedim. Biraz daha öyle kaldıktan sonra kalktım ve odadan çıktım.
Çok ihtiyacım vardı buna o yüzden sarılmıştım iyi gelmişti. Yüzüm kızarmıştı nasıl sarıldığımı ben bile anlamamıştım. Kendimden böyle birşey beklemiyordum.
10-15 dakika sonra Atakan işim var diyip çıkmıştı. Bende odama geçip üzerimi değiştirdim ve mutfağa birşeyler atıştırmak için gittim.
Karnımı doyurmuştum çok yorgundum yine hemen odama gidip bugün olanları düşünerek uyumaya çalıştım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
HİSAR MAHALLESİ
RandomVe biliyor musun ki, seni sevdiysem, Bütün ruhların yaratıldığı ve henüz cesetlerin biçilmediği o mecliste, Senin yanında yer almış olduğumu hatıramda taşıyor olduğumdandır bu. Bunca kolay terk ediyorsam varlığımı senin varlığına O şimşek parılt...