Taehyung ile konuşmamızdan sonra Ji-ho'yu bulmuştum, o da zaten beni aradığını söylemiş ve toplanmamız gerektiğini belirtmişti.
Kızlar büyük bir ihtimalle pratik odasında çalışmaya devam ediyorlardı, bu yüzden oraya gittik ve Ji-ho'nun söylediklerini dinlemeye başladık."Albüm çalışmalarına bu hafta başlıyoruz, bilirsiniz, normalde yeni çıkış yapan grupların şarkı sözleri şirket tarafından yazılır ama böyle bir şeye gerek duyduğunuzu sanmıyorum. Detaylar hakkında daha sonra konuşuruz."
Kafalarımızı salladık, "Sizi tutmayayım çalışmaya devam edin. Sen de pratikten kaytarma." dedi en sonda bana dönerek.
Şaka yaptığını bildiğimden güldüm ve "Bir daha olmaz." dedim.
O çıktıktan sonra ise kızlarla sevinçten atlayıp zıplamış, öğle yemeğine kadar dans etmeye devam etmiştik....
Günün bitiminde kızlarla yurda gitmiş ve yemek söylemiştik. Hazır yemeye alışmak istemesem de küçük porsiyonlar yiyerek vicdanımı rahatlatıyordum.
Yemek gelene kadar biz de masayı kurmuş ve kimchi ve birkaç şeyi de ortaya koymuştuk."Ee Taehyung ne yapıyormuş?" diye sordu Aera sırıtarak. Diğerleri de kıkırdayınca sinirlendim "Ne bileyim ben?"
"Bilirsin sen, konuştuğunuzdan eminiz."
"Nereden çıktı şimdi bu?"
"Senden hoşlandığı çok belli." dedi Sun-hee.
Hızla onlara dönüp kaşlarımı çattım. "Saçmalıyorsunuz şu an, Taehyung benim iyi bir arkadaşım."
Onlar bana aldırmadan devam ediyorken Chi-ha sözü aldı, "Bu konuda çoğunluğa katılıyorum, senin gözün kör olmuş."
"Mantıklı düşünelim, Taehyung ile yıllar önce karşılaştın. Seni ilk kez gördüğünde tanıması bile mucize. Hadi tanıdı diyelim, herkesin görebileceği bir yerde seninle konuşmaya çalıştı. Pekala pekala, konuşmasını da normal bulduk diyelim, sana görmeme ihtimalin yüksekken mesaj attı. Yıllar öncesinden seni unutamadı ve görünce de çok beğendi, bu yüzden mesaj attı." dedi elini kalbinin üzerine koyup bayılacakmış gibi yaparken.
"Abarta abarta anlatma şunu, yazmak istedi yazdı neden ısrarla farklı yönlere çekiyorsunuz?"
"Aptal mısın Ha-rin? Kim Taehyung'dan bahsediyoruz farkındasın değil mi? Seninle sadece arkadaş olmak için mi yazdı sanıyorsun?"
"Aynen öyle sanıyorum."
"Birbirinize numaralarınızı vermişsiniz?"
"Evet, hepinize verdim yıllar önce."
Beni ikna etmeye çalışan Aera kafasını iki yana sallayıp "Bu kızın aklı böyle şeylere hiç basmıyor."
"Olay sadece beni görüp beğenmesiyle ilgili olsaydı çevresindeki tüm kadınlara böyle mesaj atardı bunu anlamıyor musunuz? Sektörde ondan hoşlanan yüzlerce kadın olduğundan eminim." diye savundum kendimi.
"Sektördeki kadınları karıştırma şimdi Ha-rin, çok güzel biri olduğunun farkındasın değil mi?"
"Evet." dedim omuzlarımı silkerek.
"Mütevaziliğin gözlerimi yaşarttı." dedi Sun-hee.
Neyse ki bu konuşmaya daha fazla devam edemedik çünkü yemeklerimiz geldi, onlara eski yurda Taehyung ile gittiğimi söylememiştim. İyi ki söylememişim diye düşündüm.
Boş düşüncelerle kafamı dağıtıyorlardı.
Hepimiz çok yorulduğumuzdan yemek yedikten sonra odalarımıza çekilmeye karar verdik, duş alırken istemsizce kızların anlattığı şeyleri düşündüm. Taehyung'un etrafı yıllardır dünya güzeli kadınlarla çevriliydi, bu yüzden pek imkan vermiyordum. Ama onların anlatımına bakarsak da kafam başka şeylere gidiyordu, 'Aptal düşünceleri kafandan at Ha-rin.' diyerek albüm hakkında düşünmeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
euphony ~ kth
FanfictionBirlikte geçirdiğimiz o geceyi hatırlıyorum, her şey başlamadan önce son kez delicesine eğlenip şarap içtiğimiz o geceyi... Tatlı tatlı yağan ilk karı ve o an zamanı durdurmak istediğini söyleyen seni... Bana sevgiyle bakan gözlerini hatırlıyorum, o...