BÖLÜM-20

1.2K 79 84
                                    

Ballarım merhaba. Biliyorum bölümü çok geç yayınladım. Bunun için sizden özür diliyorum. Medyada Yusuf var. Satır arası yorum yapmayı unutmayın. Şimdi bölüme geçebilirsiniz.

Keyifli okumalar. :)

Medya Şarkısı: Kaan Boşnak - Barbar


Elf temsili fotoğraf

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Elf temsili fotoğraf


Neler olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu. Birdenbire elektriklerin gitmesi ve kapının kapanıp kilitlenmesi... Kesinlikle bir şey oluyordu. Gözlerimi kapıdan çekip çevreme bakındım. Ama, ama bu olamazdı! Kimse yoktu! Neredeydi bunlar?


"Batuhan! Can!" Bağırıyordum. Yoklardı! Neredeyse çıldırmak üzereydim. Kimse yoktu. Annem, babam... Neler oluyordu? Nereye gitmişlerdi? Yoksa, yoksa biri onları kaçırdı mı? Ama nasıl olur? Sadece on saniye kadar başımı çevirmiştim. Havayı koklamaya başladım. Burnuma Batuhanların kokusu geliyordu. Ama bir saniye! Farklı bir koku alıyordum. Bu, bu bir elf kokusuydu. Bu elflerin burada ne işi vardı ki?


Elfler normalde kendi kıtalarında, insanlardan hatta yaratıklardan uzak yerlerde yaşıyorlardı. Uzun, sivri kulaklara sahiplerdi. Birde köpek dişleri yoktu elflerin. En dikkat çeken bölgeleri kulaklarıydı. Peki ya buraya gelmelerinin nedeni neydi? Bir anda karşımda bir elf belirdi ve bana sırıtarak bakmaya başladı. Ne olduğunu anlamamıştım. Tam ağızımı açıp konuşacakken üzerime atlamasıyla yere düştük. Hemen ellerimin ve ayaklarımın bağlanmasıyla üstümdeki elfe baktım.


"Ne yapıyorsun sen?" Tam ipleri koparacakken burnuma mine ve kurtboğan tozu gelmesiyle hareketlerim yavaşça durdu ve mayışarak gözlerim yavaş yavaş kapanmaya başladı. Mine tozu vampirlerin güçlerini çekip emerdi ve güçsüz bırakırdı. Kurtboğan tozu da kurt adamlar için aynı şekildeydi.


Normalde mine ve kurtboğan tozu bende tam etki yapmazdı. Sadece gücüm azıcık çekilirdi o kadar. Ama bu tozlar farklıydı. Sanki bu tozun içine farklı bir şey koyulmuş gibiydi. Beni bayıltacak kadar... Vücudum daha da çok gevşedi ve kendimi karanlığın içine bıraktım.


Tuğba'dan

Birdenbire elektrikler gitmişti ve kapı gürültülü bir şekilde kapanıp kilitlenmişti. Karanlıktan korkuyordum ama artık vampir olduğumdan karanlıkta da olsa görebiliyordum. Hemen bizimkilere baktım.


Melissa'nın babası ve annesi bir anda ortalıktan kaybolmuştu. Büyük ihtimalle ruhlar bölgesine dönmüşlerdi. Bir anda gözümün önüne farklı bir yaratık gelmesiyle gözlerimi kocaman açtım ve tam bağıracakken burnuma bir şey koklattı.

SON MELEZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin