20.Gökhan'a Doğru

2.4K 345 71
                                    

Sonay'ın Anlatımıyla

Eda ablamın geç vakitte aramasıyla o saatte çok da hayırlı bir haber almayacağımı tahmin etmiştim ama böylesi hiç aklıma gelmemişti açıkçası.Gökhan'ın annesi vefat etmiş dün sabaha karşı, Ömer'i aramış Gökhan akşam üzeri .Ömer de Onur abimi derken biletler alınmış beni de ' Sana da bilet alıyoruz gelmek ister misin bizimle? 'diye sormak için aramışlar.Tabi ki geleceğim dedim göz yaşlarımız arasında .Gökhan'ı böyle bir durumda yalnız bırakır mıyım?Orada olacağım ...Yanında...

Telefonu kapattığım gibi Arda Bey'i arayıp durumu anlattım ve birkaç gün için izin aldım .Betül'ün alelacele hazırladığı küçük bir çanta ile kapıda Ömer'in arabasını bekliyorum.İşe başlarken derginin çalışanlarına aldırdığı pasaport ve schengen vizesinin böyle bir olayla kullanılacağını,ilk yurt dışı seyahatimin böyle üzücü bir sebeple olacağını kırk yıl düşünsem aklıma getiremezdim herhalde.

Haberi aldığımdan beri yüzünü dahi görmediğim hatta küçük yaşta oğlunu terkettiği için içten içe çok da kızdığım bir kadının ardından ağlıyorum.Hayat ne garip...Aslında benim içimi parçalayan Gökhan'ın yaşadığı kayıp.Uzağımda da olsa ve geç de olsa annesine kavuşmuş olması mutlu ediyordu beni çünkü.Gökhan'ın yarasıydı annesi.Her ne kadar inkar etse de hayatındaki en büyük eksikliğiydi.Şimdi bir şeyler düzelmek üzere derken o yaranın tekrar açılması eksiğin hiç kapanmayacak bir hal alması beni mahvediyor.

Ömer beni evden aldıktan sonra doğruca havalimanına gittik.Onur abi ile orada buluşacaktık.Tüm check in meselesiyle her şeyle olduğu gibi Ömer ilgilenirken Onur abi hiç işi yokmuş gibi beni teselli etmeye uğraşıyordu:

-Sonaycığım yeter ama ağladığın kızım.Sana da yazık.Hem sen böyle ağlarsan nasıl Gökhan'a destek olacaksın.Bak biz o çocuğun yanında olalım diye gidiyoruz oraya kadar.Bizim güçlü olmamız lazım canım. Daha nasıl bir Gökhan ile karşılaşacağımızı bile bilmiyoruz.Bak yıllar sonra annesini buldu adam .Mutlu oldu derken bulur bulmaz da kaybetti.Bir de onun hissettiklerini düşün.Ve güçlü ol .Lütfen Sonay.

-O yüzden ağlıyorum zaten.Tam mutlu oldu derken...

Hıçkırıklarımın arasında cevap vermeye çalışıyorum bir de halime bakmadan Onur abiye.O esnada Ömer de gelince iyice sulu gözlülüğüm dile düştü zaten.

-Ohooooo bunu niye götürüyoruz biz ya.Şuna bak her yer su olmuş .Kızım biz Gökhan'ı teselli edelim derken seni mi edeceğiz?Mızmız.Bak hala ağlıyor.Sus kız.

-Tamam yaaa.

-Bak hala.

Uçaktan indiğimizde bizi aile dostlarının kızı ve aynı zamanda ailenin de avukatı olan Lena karşıladı.Anne Alman baba Türk ,sarışın , uzun boylu, mavi gözlü çok güzel bir kadın Lena.Eve giderken arabada önde oturunca kendisinden Gökhan'ı dinledim bir süre.Dinledim diyorum çünkü benden iyi tanıyor gibi anlatıyordu Gökhan'ı.Hani ben sanki daha eksik hissettim kendimi o konuda.Bana dökmediği içini mi dökmüştü yani yeni tanıdığı kadına?Ama sonra anladım ...Çocukluğundan beri tüm aile toplantılarında Gökhan'ı anlatırmış annesi .Lena'ya senden 2 yaş büyük benim oğlum da bir gün beni görmeye geldiğinde sen de tanıyacak ve çok seveceksin onu dermiş.Gökhan'ı görmeden tanıyordum ben zaten.Annesinin anlattığı her şey fazlasıyla doğruymuş' dedi bana.Öyledir...Anlatılandan ve görünenden fazladır Gökhan.

Araba ,dubleks sıralı evlerin olduğu bir sokakta açık sarı boyalı şirin mi şirin bir evin önünde durduğunda araya giren bir ayın sonunda Gökhan'ı göreceğim için mutluydum.Biz çantalarımız ellerimizde evin bahçesinden içeri girerken kapının açılmasıyla Gökhan ile göz göze geldim. Uykusuzluktan morarmış göz altlarına rağmen yüzünde acı bir gülümseme ...Bizi görür görmez bahçeye kadar çıkıp tek tek sarıldı her birimize.Çökmüştü sanki.Tanırdım onu bakışından duruşundan zoraki gülümsemesinden.Çok üzgündü Gökhan.Tek başına dağ gibi sorumluluk yüklenmişti yine omuzlarına.Ölen annesini kendi elleriyle hiç tanımadığı insanlarla defnetmişti daha bugün.Defin işlemlerine yetişemedik tabi..Bugün öğleden sonra gömülmüş annesi.Bir müslüman mezarlığında kocasının yanında olmak vasiyetiymiş.Onlar da öyle yapmış.

İçeri buyur etti bizi Gökhan tabi Lena'ya bize eşlik ettiği için teşekkür ettikten sonra.Koluna girdim yürürken içimde ilkel bir sahiplenme dürtüsüyle.Sanki Lena'ya ben daha çok tanırım onu der gibi.Belki bitmek üzereyiz ama bizim mazimiz var der gibi.Belki de sana zamanında bana baktığı gibi şefkatle bakıyor görüyorum ama bizim önce konuşmamız gereken bir meselemiz var der gibi...

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum ❤️Sevgiler❤️

İnstagram Hesabım:beydegob

SONAY  (TAMAMLANDI)-IIIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin