Medyaya müzik koymadın istediğiniz müzikle dinleyebilirsiniz. Keyifli okumalar...
"Bana yardım etmen lazım."
"Sana neden yardım edim ki?" Benden yardım istemesine oldukça şaşırmıştım. Sonuçta o bir mafyaydı.
"Burdan kurtulmak isteyeceğini düşünmüştüm," dedi umursamaz bir şekilde. O her şekilde bunu yapabilirdi, ama ona yardım edersem burdan kurtulabilirdim.
"Tamam kabul ediyorum. Sana yardım edicem."
O konuşmanın üzerinden bir gün geçmişti. Şu an okuldan çıkıyordum, önceki gün beni korumaları okuldan almıştı. Şimdiyse kendisi gelmişti. Neyse ki bugün Emre okula gelmemişti. Sude de ders çalışmak için kütüphaneye gidiyordu.
Hızlı adımlarla yanına ulaşarak arabaya bindim. Oda arabaya binerek arabayı çalıştırdı. Bir kafenin önünde durarak bana döndü.
"Telefonundan babanı arayarak görüşmek istediğini söylüyorsun, ve onu önümüzdeki kafeye çağırıyorsun."
"Neden," diyerek şaşkınlığımı belli ettim. Her ne kadar onunla görüşeceğime sevinsem de yinede onu için endişeliydim.
"Bana yardım edicektin değil mi? Şimdi istiyorum ara hadi uzatma."
Çantamdan telefonumu çıkararak numarayı tuşladım. Çok geçmeden telefon açıldı.
"Alo, kimsiniz?" Yeniden babamı ne kadar özlediğimi anlamıştım.
"Benim baba, Ada."
"Ada nasılsın kızım?" Sesi ilk aradığım zamana nazaran daha sakindi.
"İyiyim babacığım sen nasılsın?"
"Sensiz nasıl olursa öyleyim kızım. Seni çok özledim."
"Sana konum atacağım adrese gelebilir misin baba? Konuşmamız gerek."
"Gelirim tabi kızım. Sen konum at birazdan orada olacağım," diyerek telefonu kapattı.
Poyrazla beraber arabadan inerek kafeye girdik. Cam kenarında bir masaya oturarak babamı beklemeye başladık.
"Babandan bizi annemin öldüğü gün onu götürdükleri depoya götürmesini isteyeceksin." Onu sadece başımla onaylamakla yetinmiştim. Çok geçmeden babam kapıdan içeri girmişti. Gözleri içeride dolaşıp beni buldu.
Yerimden kalkarak babama sarıldım. Onu gerçekten çok özlemiştim. Babam Poyraz'a kısa bir bakış atıp Poyraz yanımda oturduğu için karşıma oturdu.
Poyraz sormadan üç tane kahve istemişti. Söze nasıl gireceğimi bilemiyordum. Pot kırmamam lazımdı. Sonuçta babam Poyraz'ın yanında isteyerek kaldığımı düşünüyordu.
"Nasılsın babacığım," diyerek ortamdaki sessizliği bozdum.
"İyi değilim kızım. Annende bende seni çok özledik. Evine dönmeni istiyoruz." Bakışlarım Poyraz'a kaydı. Yumruklarını sıkmış babama ters ters bakıyordu. Babamsa sadece bana bakıyordu.
"O artık benimle yaşıyor buna alışsanız iyi olur." Poyraz'ın bu ani çıkışı karşısında çok şaşırmıştım. Benden nefret ettiğini bilmesem onun yanında kalmamı istediğini düşünebilirdim.
"Şu an gelemem baba. Sizi anlayabiliyorum, beni özlediniz. Bende sizi özledim. Lütfen beni de anla," diyerek beni inanmasını umdum.
Artık asıl konuya girmem gerektiğini düşünüyordum. "Baba seni buraya çağırmamın sebebi Poyraz'ın annesi," onun annesinden bahsedince babamın gözlerinde derin bir hüzün geçti. Artık babamın yapmadığından kesinlikle emindim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTSAK/Düzenleniyor
RomanceHayatın sıradan gittiğini düşünürken hiç beklemediğiniz bi anda karşınıza çıkan kişiyle hayatınızın tepetaklak olduğunu görürsünüz. Bazı insanların işine karışmak hiç de iyi bişi değildir hele ki karıştığınız kişi gizli bi mafyaysa. Geçmişin sırla...