♥ 12 ♥

62 5 0
                                    

Multimedya da Stacey Sky var.
Multimedya ki şarkı Avril Lavigne - I wish you were here.

-

Şu an biyoloji dersinde kadının hücreler hakkında konuşmasını dinliyorum. Gözlerim defterde fakat çizgilerin dalgalanmasını engelleyemiyorum.

Hoca konuşmaya devam ederken daha fazla devam edemiyor ve başımı masaya koyuyorum. Bilincim kapanıyor.

Bence herkesin bir hikayesi vardır. Örneğin benimki :17 yaşına girdiğimde
yetimhaneden alınarak hayalimdeki şehre gelmiştim. New York. Burada hayatım boyunca yaşayamadığım arkadaşlıklar var. Akasya kardeşim gibi. Ona güveniyorum. Sonra Maura. Gerçekten iyi bir kız onunla kısa süre içerisinde iletişim kurmuştuk. Matt, Max, Anıl, Dee tüm bu insanlar hayatıma girdiği için şanslı hissediyorum.

Scott var bir de onun ile birlikte yaşadığımız bir iki anı. Yağmur yağdığında birlikte kaldığımız pansiyon. Kitaplardaki gibi yağmur yağınca sakin bir yere sığımıştık. Fakat kitaptakilerin aksine biz aynı yatağa yatmamıştık. Bu gerçekleşmiş olsa biz ne olurduk merak etmiştim açıkçası.  Sonra attan düştüğümde nasıl olduğunu anlamadığım bir biçimde üzerimde durması. Ardından sessizleşmesi. Onunla yakınlaştığımda duyduğum karmaşıklık hissi. Bunlara ne denir ki?
(yazar notu: bunları İçses değil Hayal uykusunda düşünüyor. Belirteyim dedimdi.:))

---

"Hayal? "  adım sesleri ve çiçek kokusunu duyabiliyordum. 

"Hayal, hadi kalk artık ders bitti."

Yine Maura'nın sesini duyunca kalktım. Saçlarım dağılmış, gözlerimin hafif şişmiş olduğunu bildiğimden Maura ile tuvalete gitmek için sıradan kalktım.

Tüm ders uyuduğuma inanamıyorum.

Bende aman zaten sıkıcıydı. Uykumu da almış oldum. Tamam saçmaladım iyice yani uyumak güzelde kaçırdığım şeyler nedir acaba?

Ben uyudum diye kadın dersi mi bırakacak, devam etmiştir.

Neyse alırım Maura'dan.

-

Okulda teneffüs boyunca yürüdük ve sonunda ders zili çalınca Matt ile ortak aldığımız fakat Maura 'nın almadığı müzik dersine girdim. Matt' i sevgilisi ile gitarların yanında gördüm ama yanına gitmek istemedim. Müzik öğretmeni sınıfa girince bende piyanonun yanında dikilmeyi bırakıp büyük sınıfın ortasına ilerledim.

"Arkadaşlar, bugün yeteneklerinizi tekrar görmek istiyorum. Hepinizi sıra ile dinleyeceğiz... Hadi ilk kim başlamak istiyor? "sarışın hocamız konuşmasını bitirince birkaç kişi el kaldırdı. Ben hazır değildim.

Ne kadar kararsız olsamda bir şarkıyı seçip elimi kaldırdım hocamız beni gördüğünde gülümsedim.

Hocanın yanına gidip şarkıyı söyledim ve söylemeye başladım.

" I can be tough, I can be strong

Sert olabilirim, güçlü olabilirim
But with you It's not like that at all

Ama seninle hiçte öyle değil
There's a girl that gives a shit

Umursamayan bir kız var burada
Behind this wall

Bu duvarın arkasında
You just walk through it

İçinden geçtiğin
And I remember

Ve hatırlıyorum
All those crazy things you said

Söylediğin tüm o çılgınca şeyler 
You left them running through my head

Aklımın İçinden geçiyor
You're always there, you're everywhere

Herzaman oradasın, heryerdesin
But right now I wish you were here..."

Ama keşke şimdi burda olsan

Bir gürültü koptu ve içeri bir kız girdi. Yalpalamıştı. Siyah saçları, siyah kazağı, siyah dar paça pantolonu vardı. Pantolonun diz kısmında tozlar vardı sanırım gürültünün sebebi bu kızdı.

"Merhaba!" dedi kız ve devam etti "Ben Stacey Sky"

-

Geciktiği için üzgünüm. Beğenen ve yorum yapan okuyucularım sizleri çok seviyorum. Tabiki okumanız bile beni mutlu ediyor fakat vote olunca farklı.
Umarım beğenirsiniz çok çok çok öpüyorum sizleri :*

BİR GÜNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin