Dostlarımı Tanıyorum

33 8 1
                                    

İlk olarak ben kendimden bahsettim yaşantımı, yaşadıklarımı, neler yaptığımı anlattım, tabi kahramanlık kısımları olmadan, sonra John kendini tanıtmaya başladı:

-Adım John Parker, on yedi yaşındayım, kendimi bildim bileli dövüş sanatlarıyla uğraşıyorum, spor ve antrenman yapmayı severim, sosyal biriyim çevremle iyi anlaşırım, fakat derslerim zayıf.

O sırada Paul öne atılarak:

-Okulda kızlar tarafından sevilir ama kimseye yüz vermez.

Nedense John'un biraz yüzü kızarmıştı. Sonra Paul Kendini tanıtmaya başladı:

-Adım Paul Stew, on yedi yaşındayım, teknoloji hayranıyım, bilgisayar oyunlarını severim, kod yazmak benim hobim, insanlarla konuşan biri değilim, asosyal biriyim, film ve dizi izlemeye bayılırım, kendi hikayelerimi yazmışlığım var,

O sırada John öne atılarak:

-Çok zekidir ve dersleri aşırı yüksektir.

-Bu övünülecek bir şey değil.

Bu sırada Lucy kendini tanıtmaya başladı:

-Adım Lucy Gray, on yedi yaşındayım, spor yapmayı severim, tabi en çok yüzmeyi severim, insanlarla pek yakın ilişki kuramam, yüksek olmasa da iyi notlara sahibim, kitap-film-çizgi roman-anime-manga okumayı ve izlemeyi severim, insanlara pek güvenmem, şüpheci yaklaşırım.

Bu sırada Olivia:

-İnsanların hayran olduğu bir yüze sahip.

-Sanmıyorum

-Bence öyle.

Ve Olivia kendini tanıtmaya başladı:

-Adım Olivia on yedi yaşındayım, yemek yapmaya bayılırım, insanlara yardım etmeyi severim, yeni şeyler öğrenmeyi severim, arkadaşlarımla takılmayı ve dışarıda gezmeyi severim, sinemaya gitmeye bayılırım, sosyal biriyim, insanlara güvenirim ve güvenilirim.

Bu sırada Lucy:

-İnsanları etkileyen güzel bir vücuda sahip, okulda kızlar ve erkekler ona hayrandır.

Olivia'nın yüzü kızarmaya başladı bende araya girip:

-Çok iyi anlaşıyorsunuz yakın arkadaş olduğunuz çok belli.

Hepsi bana baktı ve gülmeye başladılar ve hepsi beraber:

-Haklısın.

Ve sonra John ve Paul'un getirdiği atıştırmalıkları yedik sonrada evlerimize dağıldık.

Sonraki gün okula beşimiz beraber gittik ve sınıfta önüme John onun önüne Paul sağıma Lucy ve onun önüne Olivia oturdu sonrada ders hakkında sohbet etmeye başladık benim konuştuğumu ve güldüğümü görenler şaşkınlıktan bakamıyordu bile , okul bitti ve eve beraber yürüdük, ardından herkes evine geçti , ben dünkü gibi yine laboratuvara gittim ve araştırmalarıma başladım iki saat sonra birkaç defteri ve kitabı alıp evime döndüm neyse ki kimse yoktu. Hemen odama çıkıp kitapları koydum duşumu aldım ve araştırmaya devam ettim tüm gecemi araştırmalarla geçirdim ama sonra aklıma yaşadığım sorun geldi zırhı giydiğim sırada bir süre sonra vücudum uyuşuyor, ama neyse ki bunun sebebini çözdüm sorun zırhta değilmiş sorun bendeymiş sorunu çözmek için zırhla antrenman yapmam gerekiyor bu yüzden her gün okuldan sonra antrenman yapmaya başladım. Akşamları araştırmalara devam ettim arada bir bizimkilerle konuşuyordum , sanırım beş gün böyle devam etti hafta sonu tüm günümü antrenmana verdim ve bu şekilde bu sorunu çözdüm , bu sırada zırhın elinde silah olduğunu fark ettim denge için kullanılan ateşleyici enerjiyi sıkıştırarak bir enerji ışını oluşmasını sağlıyor bunu fark edince daha çok pratik yapmaya başladım ve artık zırhı sorunsuz kullanabilmeyi başardım. Eve dönerken bir bankaya silahlı soyguncular girdiğini fark ettim. Bu yüzden hemen zırhımı aktif ettim , sonrada hızlı formuma dönüşüp ardından polislerin arasından sıyrılıp içeri girdim ve rehineleri saydım. İçeride dört sivil bir güvenlik memuru ve iki banka çalışanı vardı, güvenlik memuru bacağından yaralıydı hemen hızlıca rehineleri dışarı çıkarıp yaralıyı ambulansa koydum ve içeri geri girdim. Üç soyguncu da ne olduğunu anlamadı, tam onları da yakalayacaktım ki saat eski halime döndürdü neyse ki üstümde zırh vardı onda dolayı kimliğimi ele verilmedi beni karşısında gören soyguncular silahlarını bana doğrulttular:

-Sen de nesin böyle.

-Rehineler nerede.

Hareket edersem ataş edeceklerdi o yüzden hareket etmeden:

-Bir kahramanım ve sizi yakalamaya geldim.

-(Gülerek) Silahın yok ve bizi mi yakalayacaksın?

-Yakalamam için silaha ihtiyacım yok.

Ve üzerine yürümeye başladım üzerine geldiğimi görünce hemen ateş etti biri fakat zırha çizik işlemedi bunu fark edince üçü birden ateş etmeye başladı, bende yürümeye devam ettim. yanlarına gelince metal yumruğumu yüzüne geçirdim ve diğerinin sırtına tekme attım üçüncüsünün sırtından tutup dışarı polislerin önüne attım diğerlerini de onun üstüne fırlattım havada uçan adamları gören polisler bir anlık şaşkınlığa uğradı sonra dışarı çıktım, gazeteciler polislerin arkasında olayı kayıt alıyorlardı ve artık kameralar karşısındaydım ve:

-Sizi bu adaletsiz dünyadan korumaya geldim.

Ve sonra uçarak uzaklaştım evimin terasına gizlice indim ve zırhı kapattım, tam içeri girecektim ki bizimkiler beni beklediklerini fark ettim ve üzücü olan beni zırhla gördüler.

- lanet olsun, hayır...

-N..n.ne Percy sen o kahraman mıydın yani? (dediler dördü birden)

-(elimi kafama vurarak) Evet.

-Vay canına demek bunca zamandır kahraman yanımızdaydı dedi, Paul.

-Lütfen başından geçenleri anlat bize dedi, lucy.

-Evet arkadaşımızın başından geçenleri bilmek hakkımız dedi , John.

-Peki.

-Yemeğin başında anlat çok acıktım dedi, Olivia.

Ve başımdan geçenlerin hepsini anlatmaya başladım.

Percy Ve Farklı GerçekliklerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin