dördüncü

5.9K 263 225
                                    

Bölümleri uzun yazmak istediğim için 3-4 günde bitiriyorum çünkü sadece geceleri yazıyorum ve bir bakmışım sabah olmuş ve geceleri daha güzel çalışıyor kafam o yüzden geceleri iyi okumalaar...

Jungkook daha fazla arabada uyuklamanın yardımı olmayacağını anlayıp eve doğru arabayı kullanmaya çalıştı bilinci yarı açık gibiydi.
Eve geldiğinde yavaş adımlarla merdivenlerden yukarıya doğru adımlamaya başladı, odanın kapısının önünde duraksadı ve içinde ki bir his çocuğun odasına gitmesi gerektiği söyledi ve adımlarını küçüğün odasına çevirdi, kapıyı açıp bakındığında yorganın içinde büzülmüş minik bir çocuk buldu bu onu biraz yumuşatırken yanına doğru adımladı ve üzerinde bulunan rahatsız edici kıyafetleri umursamadan yanına doğru kıvrıldı, yanında yatan çocuk biraz kıpırdanıp gözünü araladığında elini iri bedenin yanağına yerleştirip sakince okşadı jungkook bundan hoşlanmasa bile aldığı alkolün etkisi ile aklının başında olmayışı küçüğün elini ittirmesini engelliyordu ve bu hareket jimin'in yüzünde var ile yok arası hoş bir gülümseme oluşturdu...

"Alkol kokuyorsun?"

Gözü yarı kapalı konuşurken jungkook bıkkınca bir nefes verdi.

"Ne zamandan beri yaptıklarımı sorguluyorsun küçük?"

Öfkesini belli eden bir şekilde kısık ses ile konuştu, üzeri leş gibi içki kokuyordu ama bunu ne küçük beden umursuyordu nede iri yapılı beden.
O gece uzak bile olsa aynı yatakta aynı nefesleri soluyarak uykuya daldı ikisi ve bu görüntü belki ilk ve son kez olacaktı yada her şeyin başlangıcı...

...

Güneş kendini kalın ve koyu renkte olan perdelerin arasından belli ederken ilk uyanan jimin olmuştu, ayaklanıp pijamalarını çıkardığında üzerine rahat edebileceği bir şeyler geçirdi ve yatağında hâlâ uyuyan bedene baktı uyandırmak istiyordu ama korkuyordu kızabilirdi...
Merdivenlerden ikişer basamak atlarken gayet mutluydu ve mutfaktan gelen güzel yemek kokuları ile mutfağa girdiğinde masanın üzerinde duran kahvaltılıkları gördü yemek istiyordu ama jungkook izin vermeden yiyemezdi bu yüzden onu uyandırmaya karar verdi.
Odasına doğru çıktığında yatağın boş olduğunu fark etti odasından hızlıca çıkıp jungkook'un odasına girdiğinde kapıyı çalmamıştı ve pat diye girmişti

Boxerını giyen adamı gördüğünde arkasını dönüp beklemeye başladı ve şuan hayatında hiç utanmadığı kadar utanıyordu...

"Arkanı dönsene çocuk, sanki görmediğin şey"

Alaylı bir şekilde konuşurken jimin daha da utanmıştı ve hemen odadan çıkıp mutfağa geri döndü sandalyeye oturup beklemeye başladı mutfak parkelerinde ne kadar çizgi var onları sayıyordu.
İçeriye adamın girmesi ile kafasını kaldırıp yüzüne baktı gözlerinin altı morarmıştı ve o ağlamışmıydı? Her bir duygusu alınmış gibi davranan adam ağlamıştı ve bu jimin'i hayrete düşürüyordu, neden ağladın diye sormak istiyordu sarılmak istiyordu ona ama bunu asla yapamazdı.
Büyüğü karşısına oturduğunda konuşmadan başı ile yemekleri işaret etti eline çatalı alıp ağzına yiyeceklerden götürdüğünde pencereden dışarı izliyordu ve hiç olmadığı kadar dalgındı...
Jimin yemeğini bitirip tabağını eline aldı "kalkabilir miyim?" Sorusu ile büyüğü kafasını salladı, konuşmayacaktı anlaşılan.
Okul kıyafetlerini giyecekti ki bugün tatil olduğunu fark etti ve dolabına kıyafetleri geri koydu çalışma masasına oturup test kitabını açtı ve bir kaç soruya baktı ama canı bugün sadece yatakta boş boş yatmak istiyordu dün gece çözdüğü soruları kontrol etmesi için jungkook'un yanına gitmeye karar verdi mutfağa geri gittiğinde hâlâ yemek yiyen ve pencereden dışarı izleyen büyüğü ile karşılaştı bu sakin tavırları onu korkutuyordu onun üzerinde bulunan gerginliği atmak için yanına doğru sandalyesini çekti ve oturdu.
"Dün akşam bir kaç test çözdüm, kontrol eder misin?" Sorusunu sorduğunda büyüğü hâlâ dışarıya bakıyordu neyi vardı böyle? Endişeleniyordu tamam neşeli, eğlenceli birisi olmayabilirdi ama bu sakin tavırları hiç sergilemezdi.
"Neyin var? Korkutuyorsun beni..."
Kafasını kaldırıp yorgun gözleri yüzümü yalarken elini saçlarıma atıp hızlı bir şekilde geriye doğru çekti saç diplerimin acıması ile ağzımdan inlemelerim döküldü ve ellerini çekip ayağa kalktı "odanda bekle beni."

touch//jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin