DUVAR(askıda)

26 (istemekle kalacaksın)

(Bu bölümü hikayenin en başından belli bana destek olan duygukaraoglan ' a ithaf ediyor,hepinizi öpüyorum 😍)

Aradan iki gün geçmişti bu iki gün içerisinde Evren'i görmemiştim. Çiçeklere yorum hiç yapmıyordu. Aramalarımada cevap vermemişti .Hoş ona ne diyeceğimi de bilmiyordum.Aras denen itin yüzünden aşırı tepki verip kızı korkutmuştum ama o değil miydi öyle cesur davranan?
Bu işe artık bir el atmam gerekiyordu. O gece otelde olayı bitirmeliydik. Biz ne yaptık yan yana uyuduk! Miraç bana akıl verirdi.
-Kardeşim.
-Efendim Doğu
-Sizin Madencilerle olan işteki son gelişmeler nasıl?
-Bu nerden çıktı?
-Onu boşver de söyle Aklımda güzel şeyler var.
-Doğu hiç sorma bu kızın FBI da çalısması lazımmış.Bakmadığı haber,dosya kalmamış.Yaptığım tüm işlere göz atmış. Onların sık dokuduğunu biliyordum da gözlerimle görünce emin oldum. Nasıl bu kadar titiz ve çok çalıştığını merak ettim.
-Sonuç?
-Onların bize dönmesini bekliyorum. Alnımız ak , Antlaşma her yönüyle onlar için karlı. Bu gün ,yarın kabul ederler.
-Tamam kardeşim sana döndüklerinde bana bir Alo yaparsın. Bu arada akşam boşsan bişeyler yapalım.
-Yok benim işim var.
-Akşam akşam ne işi? tamam seni sıkmayacağım bir mekana götürürüm.
-Hirayla yemeğe çıkıcaz kardeşim.
-ooo ağamıza bakın. Gerçi o bakışmalardan,sahiplenmelerden belliydi...
Dedim gülerek onların işi olmus gibi bişeydi benim gözümde.
-Aras'ta seninkine sahiplenmiş. Oda Evrenle yemeğe çıkacakmış.
-O it artık fazla oldu,deyip telefonu kapattım. Sinirliydim hemde çok ama kime,neden bilmiyordum!

Birkaç arkadaşı aradıktan sonra Arasın nerde OLDUĞUNU öğrendim. Hangi ara mekanın kapısına geldiğimi hatırlamıyorum. Derin bir nefes alıp içeri girdim. Masalara şöyle bir göz gezdirdikten sonra sinirlerim tavan yaptı. Evrenin başı Aras şerefsisinin göğsünde uyuyordu ve şuan çok huzurlu görünüyordu. Bu tabloyu ellerim yumruk olmuş bir şekilde izledikten sonra onlara doğru ilerledim.
-Biliyorum rahatınızı bozdum ama Haluk Amca , Evren'e ulaşamamış o yüzden seni bulmamı istedi.
Şimdi benimle geliyorsun.
Evren bana sinirle bakarken gözüm Aras'a kaydı. Öfkeden deliye dönmüştü.
-Haluk Bey'İn neden senden böyle birşey istediğini anlamasamda Evren'i ben bırakırım. Şimdi git!
-Sahi banam neden senin bana ulaşabileceğini düşündü ki? Artı nasıl beni buldum?
-Bak canım baban senden daha zeki artıı tekrar size gideceğim için seni ben bırakıcam.
Tatmin olmamışça bana baktıklarında sözleşme hakkında bir pürüz çıkmış o yüzden sizdeydim , dedim.
Evren Aras'a özür dolu bakışlar atarken elimi beline attım ve dışarıya yönlendirdim. Tabi Arasa küçümseyici bakışlar yollamayı ihmal etmemiştim. Arabaya bindiğimizde ikimizden de çıt çıkmıyordu. Evlerinin yolunda olmadığımızı fark ettiği gibi cırladı. "Doğu nereye ?" Tanrı'm sen sabır ver.
-Konuşmamız lazım.
-Babam beklemiyor muydu? Bak şarjım bitmiş.
-Yalan söyledim!!! O lanet masadan kalkman için hiç bahanem yoktu.
Bana şok olmuş gözlerle bakıp" sana inanamıyorum. Lanet herif,senden nefret ediyorum.Hemen şimdi dur"
-Eh kızım bir sen dur, Gözünü seveyim. Lanet herifin tekiyim tamam kabul ama önce konuşalım.
Derin bir nefes aldım. Sahile çekip durdum. Ona baktığımda sinir,merak ve pişmanlığı görüyordum. O asi burnunu havaya dikmiyor mu, şeytan diyor ki...
-Anlat hadi bakalım.
Onun alayla dolu cümlelerin üstüne başımı iki yana sallayıp Söze başladım.
-Bak kızım herşeyi en Yalın haliyle anlatıcam. Seni daha ilk gün babanın Odası'nın önünde ağlamaklı gözlerinle fark ettim. Islak saçlarından yayılan o mis gibi kokuyla çarpıldım. Kutlamada nutkum tutuldu. Bizim evde gözlerim seni hep orda hayal etti. Odanda olanlarla mantığım bana veda etti. Partide o herifin kollarındayken... onun kollarındayken çıldırdım. Kollarımın Arasında başka kadın varken bile benim aklım sendeydi. Ve oteldeyken Tanrı biliyor ya tüm hücrelerinde hakimiyet kurmak istedim. Vücudunun her kıvrımını ezberlemek,tadına kana kana varmak istedim ve yine Tanrı şahittir ki şuan bile bunları istiyorum. Ah seni istiyorum Evren o kadar istiyorum ki kendimi kaybetmiştim affet eşşeklik yaptım.
Cümlelerim bitiği gibi Evren dudaklarıma kapandı bir eli Yüzümü sakallarımı okşarken, diğer eli ensemde beni kendine çekiyordu. Şaşkınlığı üstümden atıp ona Karşılık verdiğimde ikimizde soluksuz kalmıştık. En son dudağımı dişleyip mırıldandı
"Beni sadece istemekle kalacaksın"