9: My Naughty Baby

5.4K 312 131
                                    

Kim Taehyung'dan
"Nasıl korktum biliyor musun? Herhalde erken doğum yapıyor bile olabilir, diye sayıkladım içimden gidene kadar."

"Korkuttuğum için üzgünüm alfa. Ama bak bir şeycik yokmuş, bebeğimiz büyüyormuş."

"Neyse ki sadece o yüzdenmiş. Ayrıca neden özür diliyorsun? Dileme, dilenecek bir şey yok." Minik dudakları iki yana kıvrılmıştı. Onu biraz daha kendime çekip saçının arasına öpücük kondurdum. Bunu yapmamla birlikte gözlerini kapatıp mırıldanmaya başlaması bir olmuştu. Biraz yorgundu.

Omegamın sancıları eşliğinde zar zor hastaneye gittiğimizde aklıma binbir türlü olasılık gelmişti. Jungkook'a belli etmemeye çalışsam da ecel terleri dökmüştüm. Doktorla konuştuğumuzda bebeğimizin yavaş yavaş hareketlenmeye başladığını ve bu yalancı sancıların da bu yüzden gerçekleştiğini söylemişti. Geçenlerde ilk tekme atışını hissettiğimizde bunun farkına varmalıydık. Ancak yine de Jungkook'un ilk hamilelik deneyimi olduğu için bu konuda paranoyaklaşıyor, ister istemez gereksiz yere strese giriyorduk.

Panikle gittiğimiz hastaneden bir o kadar mutlu ve rahatlamış bir şekilde ayrılmıştık. Şimdi yavaş yavaş adımlamasına yardım ediyordum. Birazcık hastanede dinlenmişti. Masajlar yaparak yattığı yerden rahatlamasını sağlamıştım. Kolay değildi, gerçekten hiç kolay değildi. Bebeğim ilk sancısı başladığında kim bilir ne kadar korkmuştu. Söz konusu bebeğimiz olduğunda benden daha hassastı. Ancak ne zaman doktorla konuşur, işte o zaman rahatlardı.

Kapının önüne geldiğimizde bir elimle belini tutmuş, bir diğer elimle çantada evimizin anahtarını bulmaya çalışmıştım. Belinin üstündeki elimi refleksle tutup okşamıştı o da. Bu sıcak yaz gecelerinde bile elleri soğuktu. Büyük ihtimalle endişesi vücudunda böyle bir etki yaratmıştı.

Anahtarı bulduğum gibi içeri girdiğimizde çantayı bir köşeye fırlatmış, yerini ezbere bildiğim ışıkların düğmesine basmıştım. Aniden aydınlanan salonla Jungkook gözlerini kısıp elleriyle ovuşturmuştu. Tanrım... O çok güzeldi. Ona baktığımda gün geçtikçe daha da güzelleştiğini fark ediyordum. Haliyle sevgim fazla kabarıyordu ve her dakika her saniye onu hissetmek istiyordum. Bu konuda benden daha hevesliydi. Hormonları daha bir farklı çalışıyordu. Ben yine de kendimi frenliyor ve bedenini yormamaya çalışıyordum. Bazen geceleyin yatakta uyuyamıyordu. Yanımda bir o yana bir bu yana döndüğüne şahit oluyordum. Daha sonra vücudumda dokunuşlarını hissediyor ve minik öpücüklere ev sahipliği yapıyordu yanaklarım, dudaklarım. Daha fazla dayanamıyordum tabii ben de. Açıyordum gözlerimi.

Sonrasını tahmin edebilirsiniz diye düşünüyorum.

"Bir şeyler izlemek ister misin?" Ovuşturduğu gözlerini bana diktiğinde kaşları çatılmıştı ne dediğimi anlamak istercesine. Hafif bir baş onayıyla banyoya ilerlemiş ve musluk sesini duymamla beraber ellerini yıkadığını anlamıştım. O ellerini yıkadıktan sonra onun arkasından ben de bir güzel ellerimi yıkayıp banyodan çıkmıştım.

"Alfa ben bir üstümü değiştireceğim, pijamalarımı giyip geliyorum. Sen de istersen gel değiş, rahat oluruz."

"Ben bize yiyecek bir şeyler hazırlayayım bebeğim, aç kaldın zaten. Sonra hemen değiştirmeye giderim."

"Peki." Sesi uykulu geliyordu. Arkasını döndüğü gibi merdivenlerden çıkmaya başladı. Hızlıca mutfağa girip dolabı karıştırdım ne var ne yok diye ben de.

Jungkook hamile kaldığından beri doktorun takibinde bir diyet uyguluyordu. Rahat bir hamilelik geçirmek için ve bebeğin de sağlığını önemseyen bu diyette protein ağırlıklı yiyecekler fazlaydı. Bu konuda çok fazla sıkıntımız yoktu. Jungkook normal hayatında da yani hamile olmadan önceki hayatında da bu tarz beslenen biriydi. Sadece arada olur olmadık şeylere aşeriyordu, o kadar.

we found love ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin