12☆

18.3K 1.1K 1.9K
                                    

Tüm ficlerim yb bekliyor fakat Flowers'ın tek gecede 120 beğeni ve 600 den fazla yorum alması beni yazmam için dürtükledi. En son Me Too'yu bu kadar hevesli yazıyordum🥺💕 Yinede stajım yüzünden biraz gecikebilir bölümler. Yoğun bir döneme giriyorum 😌

Hiç dönüp bakamadım yazdım atıyorum.
Medyada bulunan şahıs benim, öle bekliyorum yorum ve beğenilerinizi... ona göre.

.....

"Biraz daha iyi misin?"

"Evet, teşekkür ederim."

Hekimbaşı yatağın içinde kaybolan gence gülümsemiş ve kolunu tamamen sarmanın rahatlığıyla ayağa kalkmıştı.

Onun için hazırladığı ilacı getirmek istiyordu fakat genç çocuk bitkin bir halde gitmesine engel olmuştu.

"Jeongguk, iyi mi?"

Başıyla onaylamıştı Hoseok'u. Bu halde bile Güzidelerini düşünmesi onun sadık biri olduğunu düşündürmüştü Hekimbaşına.

"Evet, sadece başını çarpınca biraz bayılmış. Şimdi kralımız ile birlikte. Adın Hoseok değil mi?"

İlaçları almaktan vazgeçerek yatağın yanına tekrar oturan Seokjin, birazdan ona söyleyecekleri içinde kendini hazırlamaya çalışmıştı.

Toparlaması için ona zaman tanımak istiyordu aslında fakat söylemenin daha uygun olacağına karar vermişti.

Hoseok onun sorusunu başını sallayarak onayladığında Seokjin düşünmeden yer yer çürükler ve morluklara ev sahipliği yapan elini tutmuştu. Turuncu saçlı bunu neden yaptığını anlamasada içindeki yorgunluk ve eksiklik bundan hoşlanmıştı.

Son günlerde yaşadıkları onun için gerçekten çok fazlaydı.

"Geldiğinde... biraz kanaman olduğunu farkettim."
Demişti Seokjin tepkisini dikkatle bekleyerek. Ardından devam etmişti.

"Hamile miydin?"

Hoseok beklemediği bu soru karşısında gözlerini daha fazla açmış, yorgunca yutkunmuştu.

"Ben... hayır, bilmiyorum."

"Eğer öyleysede çok yeniymiş belki bir aylık bile değil. Bebek Veliaht Prensten miydi?"

Hoseok varolduğunu bile bilmediği bir bebeğe sahip olduğu için çok fazla şaşırmış, ve hatta bir süre ne cevap vereceğini düşünmüştü.

Veliaht prensten başka biri ile birlikte olmamıştı. O zaman bebekte ondan olmalıydı. Yinede Seokjin Hoseok'u umutlandırmamak adına elini geri çekmişti.

"Sert darbeler almışsın Hoseok, karnında, bacaklarında derin çürükler var. Ve o daha küçükmüş-"

"Ö-öldü mü?"
Hoseok dolu gözlerle elini karnına koyarken Seokjin güçlü görünmeye çalışarak dudaklarını birbirine bastırmış ve başıyla onaylamıştı.

Maalesef ölmüştü. Ve Hoseok bu cevabı aldığı an daha fazla yıkılmış, varlığından bile haberi olmayan bir bebeği kaybettiği için kendini suçlamıştı.

"B-benim yüzümden mi öldü?"

"Hayır Hoseok, bazen olacaklar bizim isteğimiz dışında gelişir. Bu senin hatan değildi."

Dinlememişti Hoseok, kendini suçlamış, ellerini karnında yumruk yaparak ağlamaya başlamıştı. Seokjin bunu beklediği için soğukkanlı görünmeye çalışmıştı fakat pek başarılı olamamıştı.
İster istemez kendi bebeği gelmişti aklına. Ya ona bir şey olsaydı üzülmez miydi?

Flowers (Vminkook)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin