Flowers (Vminkook)

8☆

Bazı yorumlar beni çok fazla şaşırttı. Taehyung'un ayrımcılık yaptığı ve Jeongguk'a çok yüklenildiği ile alakalı. İkiye bölünmüş millet. Yarısı Jimin'e haksızlık yapılıyor, yarısı Jeon'a haksızlık yapılıyor yazmış. Açıkcası böyle düşüneceğiniz aklımdan geçmemişti. Çünkü bu fic Vminkook. Vmin ya da Taekook yarıştırmıyoruz. Taehyung'un ikisinede eşit davrandığını düşünüyorum. İnce ince açıklamayacağım. Jimin ile Jungkook'un arasını hop diye yumşatamam birde. İlerleyen bölümlerde bu konudaki düşüncelerinizi umarım yıkabilirim. Fotoğrafa Vminkook gözüyle bakın lütfen💕

Çikraliçe han HAZRETLERi iyi okumalar diler! İşte bu bölüm gerçekren Muhteşem Yüzyıl'a hoşgeldiniz ndmsndkend👑🍫🎉

....

Jimin...

"Taehyung!"
Arkasından seslendiğim beden durunca hızla yanına ilerlemiş ve karşısına varır varmaz formalite icabı saygıyla eğilmiştim.

Yanındaki korumalar ona ismiyle hitap ettikten sonra karşısında eğilmeme pek inanmasalarda umursamamıştım.

"Size bir şey göstermek istiyorum. Odama gelir misiniz?"
Diye sorduğumda başıyla onaylamıştı.

"Tabii daha sonra odana uğrarım."

"Lütfen şimdi gelin... göstermek istediğim bir şey var."

"Gerçekten ilgilenmem gereken birçok iş var-"
Dayanamayarak biraz yüzüne yükselmiş ve sessizce "Kaç gecedir Jeongguk ile birliktesin. Bana azıcık zaman ayıramaz mısın?" Diye sormuştum. Dudaklarını birbirine bastırmış ardından başıyla onaylamıştı.

"Pekala, siz burada bekleyin ben birazdan döneceğim."
Korumaları arkamızda bırakarak odama girdiğinde bende girmiş ve kapıyı kapatarak üzerine atılmıştım. İlk başta ne yaptığımı anlayamamış dudaklarına uzandığımda gülerek ellerini belime yerleştirmişti.

"Beni öpmek için mi buraya çağırdınız güzidem?"

"Sizi öpmek kolay mı sanıyorsunuz? Bir yerlerde yakalayabilirsek öpüyoruz işte."
Gülmüş ve öpmesi için büzdüğüm dudaklarıma eğilmişti. Ve saniyeler sonra birleşerek özlemle öpüşmüştük.

Çok fazla öpüşürdük. Bu saraya geldiğim günden bu yana ne zaman yalnız kalsak, karşılaşsak, ve canımız istese uzun uzun öpüşürdük. Jeongguk'la da bunu yapıyor muydu bilmiyordum fakat çoğu gece öpüşmekten sevişmeye fırsat bulamazdık.

Nefes almak adına dudaklarından uzaklaşmış ve burunlarımızı birbirine sürterek kıkırdamıştım.

"Sana çok güzel bir şey göstereceğim."

"Nedir o?"

"Taehyung oğlumuz yürüyor."
Diye fısıldadığımda gözleri şaşkınlıkla açılmış, ardından heyecanla "Hani, nerde?" Diye sormuştu. Alt dudağımı yalamış ve arkasında kalan ahşap beşiği işaret etmiştim.

"Yatırmıştım az önce, uyanmıştır çoktan. Tek başına kalkamıyor ama elini tutarak kaldırdığımda yürüyor."
Elini tutarak ikimizide beşiğin yanına götürmüş ve alt dudağımı dişlemiştim. Fakat beşiğin boş olduğunu farkettiğim an bakışlarım değişmişti.

"Y-yugyeom? Yugyeom nerdesin?"
Taehyung sesimin telaşlı çıkmasına anlam veremeyerek "Neler oluyor?" Diye sormuştu. Endişeyle yatağımın altına bakmış ve onu göremeyince "Beşiğe bırakmıştım fakat yok." Demiştim.

"Emin misin Güzidem? Belki bakıcıları iledir-"

"Hayır, dinlenmeleri için onlara izin vermiştim. Yok! Bebeğimiz yok Taehyung!"