Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
kalabalıkta sallanır oltalar, aklımda bi' tahterevalli var
2021,
Hayatımda değişikliğe gideceğime dair kendime sık sık söz verirdim. Daha çok ders çalışacağım, sigarayı bırakacağım, para biriktireceğim, spor yapacağım, daha sık kitap okuyacağım... Mutlaka değiştirmek istediğim bir şeyler bulurdum. Bu sefer yapacağım şey ise artık o meşhur gece yaşanmamış gibi davranmaktı. Unutacaktım. Yoongi'den yüz görmeyi beklememin, bir sıcaklık hissetmeyi istememin tek nedeni o geceyi gerçekten de özel bulmamdı. Beklentilerimin karşılanmayacağını fark ettiğimde de artık unutmanın ya da en azından göz ardı etmenin en mantıklısı olduğuna karar vermiştim.
Her şey böyle daha rahattı.
Belki de değildi. Bir saat öncesinde arkadaş olduğumuzu onun ağzından duymuştum ama yine utangaçtım. Beğendiğim her kumaşı almaya çalışıyor olması, bunun en büyük kaynağı olabilirdi. Parasını ona ödettiğim için cidden hiçbir şeye elimi süresim gelmiyordu ama fikrini aldığımda Naeun da Yoongi'nin ödemesi gerektiğini savunmuştu. Bilmiyorum, sonuçta satmak için dikmiyordum ki. Her türlü dikmem gereken bir takımdı, ben sadece onu Yoongi'ye hediye ediyormuş gibi olacaktım.
Bunu niye bu kadar kafaya taktığımı da bilmiyordum. Bu yaşıma kadar elimi attığım her işte birilerinin yardımına muhtaç olduğum için sanırım, sorumluluk almayı kafaya fazlasıyla takan biriydim. Böyle bir durumda bile kafamı patlatacak kadar düşünür, karşı taraftan yardım almamın acınası olduğunu hissederdim. Her türlü birinin desteğine sahip olamadan bir haltı beceremediğim için kendimi yormaktan da öteye gidemiyordum.
"Jimin, sence de bu daha güzel değil mi?"
Naeun, onların yanına geldiğimizden beri bana belki de ellinci tülü gösteriyordu. Hepsi renk tonları hariç birbirinin aynısı sayılırdı ama kararsız bir arkadaşım vardı. Mecbur uğraşıyordum ben de.
"Bu renk Roseanne'e gitmez." dedim satıcı bize fiyat bilgilendirmesi yaparken. "Üç tezgah gerideki daha güzeldi. Hala pembe seçmen taraftarıyım."
Naeun karar verememekten bıkmış gibi sızlanıp kardeşimi yakınına çekti ve açıktaki boynuna kumaşı tutup söylediklerimin doğruluğunu tarttı. Roseanne benden de beyaz sayılırdı. Bu denli soluk renkler onu ölü gibi gösterirdi, Naeun da bunu fark etmiş olacak ki elindekini tezgaha geri bırakıp adama teşekkür etti. Yoongi de o sırada gördüğü her siyah kumaşa bakmakla meşguldü.
Ufak tartışmamızın ardından lokantaya geri dönmüş, portakal suyumuzu yudumlarken takımın nasıl olması gerektiğinden konuşmuştuk. O da tıpkı benim aklımdaki gibi sadece karalardan oluşan bir takım istiyordu. Kravat veya papyon benzeri onu sıkboğaz edecek şeyler istemediği konusunda kararlıydı. Benim de isteğim düğmelerini açık bırakıp süt beyazı gerdanını sergilemekti zaten. Şanslıydım ki aklımda olanla, onun istekleri birbirine uyuşuyordu ve bu beni tasarım konusunda rahatlatıyordu.