childminder | hyunin

🐑27🐑

'Bir gün şifresini çözemediğin koyunu mumla ararsın.'

-üstad vivi-
___________________

"Tatil mi?"

"Hepimiz!" Jeongin birden kucağımdan fırlamıştı. "Hep birlikte mi gidiyoruz?"

"Evet, ben rezervasyon yaptırdım. Yarın yola çıkıyoruz."

"Gerek var mıydı ya buna?" diye sorduğumda üçü de bana dönmüştü.

"Yeni sınavdan çıktılar oğlum, biraz kafa dağıtsınlar. Hem biz de ne zamandır gitmiyorduk. Fena mı olur?"

"Evet, Hyunjin. Gidelim gidelim gidelim!" Jeongin elimi tutup zıplamaya başladığında mecburen kafa sallamıştım. Ona karşı çıkamazdım zaten.

"Nasıl gideceğiz peki?"

"Ya benim bir de Seungmin'in arabasına atlar gideriz, orasını hallettik biz."

"Yani, en son bizim mi haberimiz oldu?"

"Evet."

"Ya neyse ne, Jisung hadi kalk anneme haber verelim." deyip kolundan tutmuş ve Jisung'u kaldırmıştı Jeongin.

"Durun ben de geleyim. Sizi bırakırım. Ayrıntıları da konuşuruz telefonda Hyunjin." Minho da ayaklanıp kapıya doğru yürüdüğünde ben de arkalarından gitmiştim.

"Jeongin." demiştim üçü de ayakkabılarını giyerken.

"Efendim?" dediğinde Minho ve Jisung'un çıkmasını beklemiştim.

Onlar aşağı indiğinde Jeongin'in elini tutmuştum.

"Hemen gidiyor musun?"

"Evet, Hyunjin. Tatile gidiyoruz."

"Biraz daha vakit geçirsek olmaz mı?"

"Hyunjin, tatile vakit geçirmek için gidiyoruz zaten." deyip yanağımı öpmüş ve o da çıkmıştı.

"Ama yarım kalmıştı." diye söylendiğimde çoktan merdivenlerden inmişti bile.

Zamanlamanıza sokayım.

°°°°°°°°

Dün tüm gün planlamayla uğraşmış ve hazırlanmıştık. Minho şehir dışında bir otelde rezervasyon yaptırmıştı bile. 2 günlük bir tatil yapıp dönecektik.

Son defa sırt çantamı kontrol ettikten sonra telefonumu ve cüzdanımı cebime atarak evden çıkmıştım.

Aşağıda korna çalan arabaya doğru gitmiş ve arka kapıyı açmıştım. Jeongin tek başına oturuyordu, önde de Seungmin ve Chan.

"Günaydın." demiştim koltuğa oturup çantamı bagaja atarken.

Hepsiyle günaydınlaştıktan sonra Seungmin arabayı sürmeye başlamıştı.

"Anlaşılan Minho yine Changbin ile Yongbok'u rahat bırakmamış." dediğimde hepsi kıkırdamış, daha sonra Seungmin konuşmuştu.

"Sorma, ikisini gözünün önünde tutmak için kırk takla atıyor. Changbin'e tek başına kalacaksın diyordu."

"Hasta herif." demiş ve koltuğa iyice sinip başımı Jeongin'in omzuna yaslamıştım.

"Uykunu alamadın mı?"

"Saat altıda kalktık hepimiz. Siz nasıl aldınız ki?"

"Ben heyecandan uyuyamadım bile."

"Tatilleri bu kadar çok mu seviyorsun?"