5 | SAĞANAK

50 10 12
                                    

Bölüm Şarkısı: Smash Into Pieces - Higher


Merhabalar. 

Nasılsınız?

Oy ve yorumu unutmayalım lütfen =)


5 | SAĞANAK


Sonunda kendimi sakinleştirmeyi başarıp yataktan kalktım. Duyduğum gürültünün ne olduğunu bilmiyordum ama annemin yapmış olduğuna kendimi çoktan inandırmıştım. Sabahları kahvaltı hazırlarken uykulu olduğu için sürekli gürültü yapardı. Yine aynısı olmuş olmalıydı.

Başım dün akşamdan daha şiddetli ağrıyordu. Gözlerimi her kapayıp açtığımda sanki bir el, başımı avuçlarının arasında ezmeye çalışıyordu. 

Odadan çıkıp banyoya girdim. Ilık bir duş aldıktan sonra tekrar odama dönüp üzerimi giyinip saçlarımı kuruladım. Tüm bunları o kadar kısa sürede ve sanki önceden ayarlanmış gibi yapıyordum ki hareketlerimi kontrol edemiyordum. Aslında hiçbir şey düşünmemek için bu kadar hızlı hareket ettiğimin farkındaydım. Gördüğüm kâbusu düşünürsem etkisinden kurtulmam zorlaşacaktı, biliyordum.

Evde ses seda yoktu. Yine babamı kaçırmak istemiyordum. Sormam gereken bir sürü soru vardı ve bir türlü soramıyordum. Mutfağa girdiğimde annemin kahvaltı hazırladığını gördüm.

"Günaydın." diye mırıldandım.

"Sana da." diye cevap verdi annem duygudan yoksun sesle.

"Gürültü duydum az önce. Ne oldu?"

Annem telaşla sandalyeyi işaret ederek "Sandalyeye çarptım o düştü." dedi. Yüzüme bakmamaya devam ediyordu.

"İyi misin?" diye sorduğumda başını sallayıp kahvaltıyı hazırlamaya devam etti.

"Babam uyuyor mu?" diye sordum, omzumu kapıya yaslarken.

"Yarım saat önce çıktı." dedi. Kaseye kırdığı yumurtayı ocağın üzerindeki tavaya döktü. Omzunun üzerinden bana baktı. "Dersler nasıl gidiyor?"

Uyanır uyanmaz ilk soru da sadece dersten ibaretti. Bazen konuşacağımız hiçbir konu olmadığı için benimle ders hakkında konuştuğunu düşünürdüm.

"İyi." diye kısa cevap verdim.

"İyi?" dedi sorar gibi. Devamını hatta daha fazlasını duymak istiyordu. Sadece tebessüm ettim.

Masanın yanına gidip sandalyeye oturdum. Babam yine gitmişti. Geç kalmıştım. Annemle evde yalnız kalmaktan her zaman çekinirdim. Tüm gün odamdan çıkmazdım. Genellikle babam eve gelince odamdan çıkardım. Bu durumu fazlasıyla normalleşmişti. Ne annem ne de ben rahatsız olmuyorduk. Çünkü bazen susmak konuşmaktan daha az yakıyordu insanın canını.

Annem sahanda yumurtayı önüme koyduktan sonra "Baban gitmeden önce kahvaltı yaptı. Bende onunla birlikte yedim." dedi.

Başımı aşağı yukarı salladım. Rahat bir şekilde kahvaltı yapabilecektim.

"Çay hâlâ sıcak." dedi. Kalkıp doldurmam gerektiğini ima ederek.

Ayağa kalktığımda annem mutfaktan çıkmak üzereydi. "Anne," diye seslendim. "Gökay'la kütüphaneye gideceğiz birazdan." dedim bir anda. Önüme dönüp büyük kupaya çayı doldurmaya başladım. Evden çıkabilmem için bir fırsattı.

SIFIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin