Ansızın önümüzde kocaman beyaz bir şekil beliriverdi. Bunun üzerine ikinci el fenerimizi de yaktık. Bu yeni araştırmanın, yakınlarda bir yerlerde pusuya yatmış olması gereken daha önceki korkularımızı bize böyle tamamen unutturmuş olması çok tuhaf bir şey. Erzaklarını kocaman bir daire şeklindeki yerde bırakmış olan "ötekiler" uçuruma, daha doğrusu uçurumun içine yaptıkları keşif gezisinden sonra geri dönmeyi planlamış olmalıydılar. Yine de, sanki onlar hiç yokmuşlarcasına her türlü tedbiri elden bırakmıştık.
Bu badi badi yürüyen beyaz şey yaklaşık olarak bir seksen boyundaydı, ama onun "ötekiler"den olmadığını hemen anlamıştık. Onlar daha iri ve koyu renkliydiler ve oyma resimlere göre deniz yaşamına uygun dokunaçlarının tuhaflığına rağmen karada daha hızlı ve güvenli hareket ediyorlardı. Yine de bu beyaz şeyden ödümüzün kopmadığını söyleyecek değilim. Ötekilerle ilgili akıl yürütmelerimiz sonucu duymaya başladığımız korkudan çok daha büyük bir korkuya kapıldık bir an için.
Sonra beyaz şekil, yan tarafımızdaki kemerli yollardan birinden boğuk seslerle kendisini çağıran kendi türünden iki hayvanın yanına gittiğinde birden korkularımızdan sıyrıldık. Çünkü, imparator penguenlerinin en büyüklerinden bile daha büyük, bilinmeyen bir tür olmasına, baştan ayağa bembeyaz ve tamamen kör olmasına rağmen bu sadece bir penguendi.
Bu şeyi kemerli yolun altında takip ederek iki fenerimizi birden, bize aldırış etmeyen, varlığımızdan kaygı duymayan bu üçlü gruba çevirdiğimizde üçünün de bilinmeyen, dev bir türden gözleri görmeyen albinolar olduğunu gördük. Büyüklükleri Eskiler'in oymalarında resimlerini gördüğümüz bazı arkaik penguenleri anımsattı bize ve bunların da aynı soydan geldiklerini anlamakta gecikmedik. Kuşkusuz, sürekli karanlığın dokularındaki boyar maddeleri yok ettiği ve gözlerini dumura uğratarak işe yaramaz yarıklara dönüştürdüğü daha sıcak iç bölgelere çekilerek sağ kalmış olmalıydılar.
Şu anda yaşamakta oldukları yerin bizim aradığımız uçurum olduğuna hiç kuşku yoktu. Uçurumun, sıcaklığını koruyor ve yaşanabilir durumda olduğunun ortaya çıkması ruhumuzda çok garip ve rahatsız edici duyguların uyanmasına yol açtı.
Korku Hikayeleri, H.P. Lovecraft, Deliliğin Dağlarında: Bu üç kuşun her zamanki yaşama alanlarının dışına çıkmalarına neyin sebep olduğunu da merak ettik. Büyük ölü kentin durumu ve sessizliği buranın hiçbir zaman geçici bir penguen yuvası olmadığını ortaya koyarken, üçlünün varlığımıza karşı gösterdiği açık kayıtsızlık "ötekiler"in geçerken onları ürkütmüş olabileceği düşüncesini olanaksızlaştırıyordu.
"Ötekiler"in şiddete başvurmuş ya da yiyecek stoklarını artırmaya kalkışmış olmaları olası mıydı? Köpeklerin nefret ettiği o keskin kokunun penguenler tarafından da aynı şekilde antipatiyle karşılanmış olması bize kuşkulu geldi, çünkü. Ataları Eskiler'le pekâlâ bir arada yaşamışlardı. Eskiler'den herhangi biri uçurumun dibinde yaşadığı sürece sürdürülmüş olması gereken dostça bir ilişkileri olmuştu. Bu acayip yaratıkların fotoğraflarını çekemediğimize, birden içimizde alevlenen bilim aşkıyla yanmakla birlikte onları ciyaklamalarıyla baş başa bırakarak oyalanmadan, ulaşılabilirliği kanıtlanan ve penguen izleriyle yönü tam olarak belli olan uçuruma doğru atıldık.
Bundan kısa bir süre sonra karşılaştığımız kapısız, alçak tavanlı, duvarlarının oymalarla süslenmemiş olmasını tuhaf karşıladığımız, eğimi fazlasıyla dik, uzun bir koridor, sonunda tünelin ağzına yaklaşmakta olduğumuz yönündeki inancımızı pekiştirdi. İki penguenin daha yanından geçtik ve hemen ilerimizdeki daha başka penguenlerin seslerini duyduk. Sonra koridor, soluğumuzu istem dışı tutmamıza yol açan çok büyük bir açıklıkla sona erdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Paranormal Haber Korku Kitabı
HorrorBu kitaptaki tüm hikayeler paranormalhaber.com sitesinin sahibinden izin alınarak yayınlanmıştır. Tüm hakları saklıdır ve iş bu sitenin sahibine aittir. İzinsiz alıntılama, kopyalama yapıldığı takdirde yasal işlem başlatılacaktır.