Merhabaa 🌸 Öncelikle siz değerli okuyucularıma bu açıklamayı bir borç bilirim. 2014 yılında yazmaya başladığım kitabıma 7 yıldır ara vermiştim. Kitabı yazarken lise öğrencisi olan ben,şimdi üniversite Psikoloji bölümünden mezun oldum. Bu arada geçen yıllar boyunca kitabı yeniden yazıp,siz değerli okuyucularıma sunmak hep aklımdaydı. Ama bazı zorluklar,ülke değiştirme durumundan dolayı hep erteledim. Şimdi yeniden sizlerleyim ve kitabımıza kaldığımız yerden devam edeceğiz. Ben bölümleri yükleyeceğim ama o sırada eski bölümlerdeki yazım yanlışları veya ufak tefek hatalar giderilecek. Kitabı en son düzenleyip, eski okuyucu sayımıza ulaşırsak eskisi gibi tekrardan keyif alacağımızı düşünüyorum. İyi okumalar sevgili okuyucularım 🌸 Yorumlarınız ve beğenileriniz beni burada tekrar ayakta tutup,yazmaya teşvik edecektir.
~~~~~~~~~
Güneşin yakıcı ışıkları gözümü alırken sıcacık yatağımdan hiç kalkmak istemiyordum. Şarjdan çektiğim telefonumu elime aldığımda saatin öğlen olduğunu yeni idrak etmiştim.
Hemen ılık bir duşa girip üstümü giyinmeye başlamıştım. Annem ve babam uyanmış,alt kattan sesler gelmeye başlamıştı bile. Kulağıma onların sesinden başka sesler de gelmeye başlamıştı. Hızlıca hazırlanıp merdivenleri ikişer ikişer inmeye başladım.
Aşağı indiğimde büyük bir kahvaltı masası kurulmuş, koltuklarda Emir,Merve,Banu,Kürşat,Enver,Berna,Burak oturmuş annem ve babamla sohbet ediyordu."Aman allahım herkes buradaymış." Dedim sesimdeki mutluluk ve şaşkınlık bir arada.
Kızlar ayağa kalkıp teker teker sarıldığımızda içimin huzurla kaplandığını hissettim. Hepsini ne kadar da özlemiştim..
-"Sen kilo mu verdin?"-"Hayır bence kilo almış."
-"Bence daha da güzelleşmiş."
-"Önceden bu kadar çirkin değildi."
Herkes ayrı bir yorum yaparken hepsine gülerek karşılık verdim.
"Beni incelemeyi kesin, bence gayet iyiyim"dedim. Emir çirkin dediği için elimi gözlerine sallayarak konuşuyordum.
"Tamam sadece şakaydı." Dedi Emir gülerek.
"Hadi bakalım çayları koyuyorum,açlıktan bayıldık yahu."diyen Berna'ya gülerek baktım.
Annem ve babam üst köşeye otururken bizler yan yana dizilmiştik.
Konuşacak o kadar çok şeyimiz vardı ki konu sürekli değişiyordu masada.
Berna'ya gitmek istemiyorum dediğimde aslında buraya ne kadar gelmek istediğimi bir kez daha anlamıştım. Hepsini çok özlemiştim ve onları yanımda görmek beni acayip mutlu etmişti.
Babam "Kahvaltıdan sonraki planınız nedir?" Diye sorduğunda planlar sıralanmaya başlamıştı bile."Hava çok güzel dışarıda bir şeyler yapalım"dedi Merve.
"Arabanın arkasına kamp çadırı aldım bile."dedi Emir.
"Ah çok güzel bir fikir." Dedim sırıtarak.
"O zaman şimdi biraz çıkıp dolaşalım daha sonra kamp yapacağımız mekana geçeriz"dedi Enver.
"Akşama güzel bir mangal partisi planladım bizim için." Dedi Kürşat.
"Çok iyi olur özlemiştik mangalı." Dedi Berna.
"Ne derseniz bana uyar. Hep birlikte olalım da." Dedim.
Banu'nun "Hadi o zaman bir an önce çıkalım. Kahvelerimizi dışarıda içeriz." Demesiyle hep birlikte ayaklandık.
Odama çıkıp telefonumu çantamı alıp aşağıya indim.
"Hadi bakalım al arabanın anahtarını. Biz evde olacağız. İhtiyacımız yok."Ya çok teşekkür ederim baba"dedim babama sıkıca sarılırken.