Bana Aitsin~18

8.6K 289 3
                                    

''Ece Hanım'' diyen sesle gözlerimi actim. Ayşe başimda dikilmiş bana bakıyordu.

''Kusura bakmayın ben kapinizi caldim, size de seslendim ama duymadiniz. İyi misiniz diye bakmaya geldim.'' diye karşımda tatli tatli aciklama yapıyordu.

''Tamam canim önemli değil.'' dedim Ayşe 'nin bu panik haline gulerek.

''Aksam yemeği hazir Çağatay Bey sizi bekliyor'' dedi.

''Tamam geliyorum hemen.'' dedim ve yataktan kalktim. Ayşe de o sirada odadan cikmisti. Yavaş adımlarla banyoya girdim. Aynadaki yansimam hic de iç açıcı değildi. Saclarim daginik rimelim akmis bir vaziyetteydi. Bu halime gülüp saçımı taramaya başladım. Yüzümü yikadiktan sonra tekrar odaya girdim. Serap teyzenin aldiği siyah bebe yakalı elbisemi giydim.

''Siz oturun ben servisinizi yaparım '' diyen Ayşe 'ye tebessüm ederek yerime oturdum. Çağatay da tam karşımda oturuyordu. Gozumun içine bakip ;

''Elbise sana yakışmış'' dedi. Sasirmis bi halde ;

''Tesekkur ederim'' dedim. Ayşe o sirada bize servisi yapmisti.

Sessiz bi şekilde yemeğimi yerken Çağatay sessizliği bozdu.

''Yemekten sonra ne yapmak istersin?'' dedi. Gerçekten de beni şaşırtıyordu.

''Bana neden bu kadar iyi davranıyorsun. Kendimden süphe etmeye başladım doğrusu''dedim alayla. Çağatay bu sözüme karşı gülerek ;

''Sana yaranmak istemiyorum doğrusu'' dedi.

''Sen kızlarla vakit geçir. Git, eğlen, takıl. Beni düşünme''dedim umursamaz bi halde. Soslu makarnayı ağzıma götürüp yavaşça çiğnediğimde ;

''Sende bana karşı değişmişsin. Soğuksun''deyip alayla güldüğünde dalga geçmesine ve konuyu değiştirmesine hayretle baktım.

''Konumuz bu değil. Ve ben doydum. Sana afiyet olsun''deyip masadan kalktım. Çağatayın yanından geçip salona doğru ilerlerken Çağatay ayağa kalkıp beni kolumdan tuttu.

''Bırakır mısın kolumu'' dedim sakin olmaya çalışarak. Çağatay yavaşça bırakıp ;

''Salonda film izleyelim ''dedi. Bu sakin tavrına sesli bi şekilde gülerek ;

''Sen gerçekten iyi gözükmüyorsun.'' dedim. Çağatay suratını buruşturup ;

''Her an vazgeçebilirim.'' dedi. Ona gülerek salona ilerleyip koltuğa oturdum.

''Sen film seç ben Ayşeye bize birşeyler hazırlamasını söyleyip geliyorum''dedi. Ben ayağa kalkıp ;

''Ben söylerim sen filmi seç'' dedim. Çağatay tuhaf bi şekilde bakıp ;

''Tamam o zaman'' dedikten sonra film albümlerinin olduğu yere yöneldi. Bende mutfağa gidip Ayşeyle birlikte mısır patlatıyordum. Ayşe gözüme bakıp birşey söyleyecekmiş ama söyleyemiyor gibi durunca onun bu haline gülüp ;

''Söyle çekinme '' dedim. Ayşe kızarıp yüzünü yere eğerek ;

''Gerçekten Çağatay Beyle birbirinize çok yakışıyorsunuz. ''dedi. Ben

''Biz ikimiz yanyana durunca bile komik oluyoruz'' dedim. Ayşe hemen ;

''Hayır gerçekten de yakışıyorsunuz. Tartışmalarınız, hareketleriniz gerçek evli bir çift gibi. ''dedi tebessümle. Ona gülerek ;

''Bilmiyorum Çağataydan bahsediyoruz sonuçta. Sen benden daha iyi biliyorsundur onun hallerini''dedim.

''Sizle evlendikten sonra değişti''dedi. Ayşeye gülerek ;

''Bunu zaman gösterir. Bakalım''deyip elindeki mısır tabağını alıp salona ilerledim. Çağatayın benle evlendikten sonra değiştiği belliydi. Daha bir ukala tavırlara sahip olmuştu. Ama onu da ilk defa tebessüm ederken de görmüştüm.

Ayşe de elindeki içecekleri benimle birlikte içeri getirdi. Çağatay filmi takıp bana dönerek ;

''Film hazır'' dedi. Koltuğa kurulup elime mısır tabağını aldım. Çağatay bana bakarak yanıma gelip oturdu. Yanıma geldiğinde bir an vücudum da bir titreme oldu. Benim üzerimde yarattığı bu tepkiyi farketmiş olacak ki bana doğru dönüp güldü. Filmi başlattığında Hülya Avşar ve İbrahim Tatlıses'in birlikte oynadığı ''Mavi Mavi'' olduğunu anladım. Çağataya dönüp baktığımda bana tebessüm ederek önüne döndü. Bu filmi her izlemem de ağlardım ve en son Bernayla izlediğimizde rulo peçetelerin yerde yığıldığını ve gözümüzün altının fazlaca şiştiğini görmüştük. Sanki inadıma açmıştı bu filmi.

Filmde evlendikleri sahne geldiğinde Çağataya dönüp baktım. Neden bizde daha farklı bir şekilde farklı bir yerde tanışarak evlenmemiştik ki. Herşey ailelerimizin saçma isteği yüzünden olmuştu. Evet şu an Çağatayı seviyordum ve artık onsuz yaşamak istemiyordum. Onun da beni sevmesini istiyordum. Ama böyle zorlamayla ya da kendimi ona sevdirme çabalarına girerek değil. Gerçekten beni sevmesini istiyordum.

''Ne oldu''diye gözüme bakan Çağataya kafa sallayıp ''Birşey yok''deyip önüme döndüm.

Filmin sonlarında İbrahim Tatlıses sahneye çıkıp şarkı söylediği yerde yere düşüp gözlerini kapatmadan önce sevdiği kadını görüp gülümseyerek gözlerini yavaşça kapattı. Hülya Avşar yanına gelip bağıra bağıra ağlarken gözyaşlarıma hakim olamıyordum. Böyle ölmesi hiç adil değildi. Bir an Çağatayı kaybetme korkusunu düşündüm. Berbat birşeydi bu. Sevdiğin adamın gözünün önünde ölmesi. Hangi kadın dayanabilirdi bu lanet duruma.

''Ece. İyi misin''diye soran Çağataya baktım. Ayağa kalkmış bana şaşkın ve üzgün bir

ifadeyle bakıyordu. Masanın üstündeki peçeteyi alıp yanıma oturarak gözümden akan yaşları

siliyordu. O böyle yaptıkça daha da ağlıyordum. Çağatay kollarını açıp beni kendine doğru çekti. Ona

sıkıca sarılıp kokusunu içime çektim. Bu koku küçükken annemin bana yaptığı elmalı turta

kokusuna benziyordu. Evet bu koku o kokuydu. Çağataya daha da sıkıca sarıldım. Çağatay da bana

karşılık verip beni kendine daha da çok çekiyordu. Şu an ikimiz de tek vücut hailnde birbirimize

sarılmış benim burnumu çekmelerimi dinliyorduk. Bİraz daha böyle kalırsam Çağataya olan

kalkanlarımı indirip ona onu sevdiğimi bile söyleyebilirdim. Yavaşça elimi Çağatayın boynundan

çekip önüme getirdim. Elimdeki peçeteyle oynayıp Çağatayın yüzüne bakamıyorken Çağatay eliyle

çenemi tutup ona bakmamı sağladı.

''İyİ misin? Bu filmi açmamalıydım galiba.'' dedi bana pişman bi halde bakarken. Kafamı sallayıp ;

''Tamam önemli değil''dedim sesimin kısık çıkmasına aldırmadan. Çağatay tebessüm edip bana yavaş yavaş yaklaştığında ne yapacağını anladım. Kendimi şu an buna hazır hissetmiyordum. Onu öpersem daha da işler çıkımaz bir hale girecekti.

Geri çekilip hızlıca ayağa kakltım. Çağatay da ayağa kalkıp bana bakınca ;

''Üzgünüm çok uykum var. Sana iyi geceler.''deyip hızlıca merdivenleri çıktım. Odama girdiğimde

hemen banyoya girip suyu açtım. Temiz bir duşun ardından üstüme pijamalarımı giyip yatağa

geçtim. Kulağıma kulaklığımı takıp Sıla'nın o çok sevdiğim ''Yabancı''şarkısını açtım. Gözlerim

uykuya direnirken gözyaşlarım hala akıyordu. Derin bir nefes alıp gözümden akan yaşlara engel olarak uykuya daldım.

~Bana Aitsin~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin