Yeni bölüme baslamdan önce küçük bir açıklama yapmak istiyorum.
Önceki bölümde o kadar geriden başlamanın sebebi Kaan'a ne olduğunu göstermekti. Önceki bölümlerde bundan bahsetmadigim için o şekilde anlattım.
Bı de siz son sahnede Serkan'ın " Eda aşiret bizden de bebek haberi bekliyormuş" sözlerini çok yanlış anlamissiniz.
Herkes Eda ve Serkan'ın çocukları olacağını düşünmüş ama bu çocuk öyle ol diyince olmuyor ya da pazardan meyve almaya benzemiyor. Bu sözlerimden de anlayacağınız üzere Eda ve Serkan'ın bir süre çocukları olmicak ve onları bekleyen zorluklar olucak.
Ben bu zorlukları çok uzatmak istemediğim için zaman atlaması yaptım.
Sizi daha fazla tumak istemiyorum keyifli okumalar 🥰👻👻
İnşallah beğenirsiniz 🌺🌺
______________________________________
Kısır
Eda Bolat
Bir ay sonra
Bir ay ne kadar kısa bi zaman dilimi değil mi. Ama bana bu bir ay bir asır gibi gelmişti. Serkan ile üzerimizdeki baskı olsun , aşiretin sürekli çocuk istemesi her şey üst üste gelmişti.
Selin hamile olduğu için benden bu haberi beklediler ama bir aydır iki güne bir hamilelik testi yapıyordum ama sonuç hep aynıydı negatif.
Elimdeki hamilelik testine bakıyordum. Artık aynı sonucu görmekten bikmistim. Biliyordum yine sonuç negatif çıkacaktı onun için de yapmamın bir anlamı olmadığına kanaat getirdim ve elimdeki hamilelik testini aynı aldığım yere koydum. En azından böylesi daha iyiydi sonucun negatif olduğunun her ne kadar emin olsam da artık teste görmek canımı yakıyordu.
Biraz rahatlamak için elimi yüzümü yıkadım. En azından biraz olsun rahatlamisitim. Banyodan çıktığımda yatağımın üzerinde oturan bir Balca beklemediğim için şaşırmıştım.
"Senin ne işin var burda"
Demiştim sesimin sert çıkmasına özen gösterek.
"Çok kısa bir zaman sonra burası benim ve Serkan'ın odası olucak onun için de odama bakmaya geldim "
"Sen kim olduğunu sanıyorsun da benimle böyle konuşuyorsun karşında hanimagan var, hem sen nasıl çıktın bu kata "
"Hah ne hanimağa ama daha ağaya bir çocuk bile veremiyorsun , doğru söyle kısırsın dimi "
Bu son sözleri artık bardağı taşıran son damlaydi benim de sabrimin bir sınırı vardı. Saçından tutdugum gibi odadan dışarı çıkardım . Onun "napiyorsun , birak saçımı " demesine aldırış etmeden. Avluya indigimizde bir paçavra gibi avlunun ortasına atmıştım onu. Seslerimizi duyan konak halkida avluya gelmişlerdi. Balca oturduğu yerde kendini acindirmak için ağlıyordu, ona tiksinerek bakıyordum bi kadın bu kadar gurursuz olabilir miydi.
"Sen ne yaparsın gelin" diyen Kemal Ağa ya baktım.
"Bu kadına haddini bildiriyorum"
"Sen kimsin de benim kızıma haddini bildirecek missin " diyen Nermin Hanım'a baktım.
"Noluyor burda " arkamı döndüğümde Serkan'ın görüntüsüyle karşılaştım. Serkan'ın sorusu üzerine Balca hemen lafa atladi.
"Serkan bu kadın saçından tutup beni sürükleyerek avlunun ortasına attı."
