"Hımm ahhh" Ellerinin altındaki kumaşı daha çok sıktı, başını gömdüğü boyunda derin bir nefes aldı ve kafasını kaldırdı. Aldığı derin nefesi aynı derinlikte havaya bıraktı ve bir kez daha gömdü başını sarışının boynuna. "Tanrım Katsuki, parfümünü falan mı değiştirdin sen? Aşırı güzel kokuyorsun!" Katsuki yaklaşık iki dakikadır kendisini koklayan kızı dikkate almayarak koridorda etrafa bakınmaya devam etti.
"Yaklaşık bir haftadır parfümüm bitti Y/n." Genç kız yavaşça başını kaldırdı, Katsuki ile göz göze gelince gözlerini kaçırdı. Ellerini arkasında birleştirip kalorifere yaslandı, garip bir şey yokmuş gibi davranmaya karar verdi. "Eh, hoş bir kokun varmış o zaman."
Genç kız karşısında gördüğü ikiliyle Tanrı'ya şükür etme merasimine girişirken Denki ve Sero ellerini dizlerine koymuş dinleniyorlardı. Yarış yapmışlardı ve şuan ciğerleri patlamak üzereydi. "Ee, Kirishima'dan haber var mı?"
Katsuki'nin sorusuyla ikisi de dikleşti, "Yok abi yok, inat etmiş ben bir daha Mina'nın yüzüne bakamam diyor." Sero cevaplayınca Katsuki Y/n'e döndü. "Mina ne iş?" Omuz silkti genç kız. "Aynı, özür dilemeden asla onun bulunduğu ortama girmem diyor." "Bu gün de ayrı ayrı yiyeceğiz desene." Hoşnutsuzca konuştu Denki. İki hafta olmuştu kafede yapılan tartışmadan sonra, ikili de birbirlerinden olabildiğince uzak duruyor, aynı ortama girmekten kaçınıyorlardı.
Mina, gururun esiri olmuşken Kirishima, utancından aralarını düzeltecek cesareti toplayamıyordu. "İyi madem, siz çocuklar Kirishima'nın yanına gidin, ben de Mina'yı yalnız bırakmayayım." Y/n'in sözlerini onayladılar. "Ben de sizinle yiyeceğim bu gün, Bakugou ve Sero Kirishima'yla takılsın. Mina'yı görmeyeli uzun oldu." Uzun olmamıştı, daha üç gün önce beraberlerdi fakat her gün yan yana olduklarından üç gün Denki için oldukça fazlaydı. İki guruba ayrılmadan önce Katsuki Y/n'i omuzlarından kavradı ve kendisine çevirdi.
"Yine ve yine kendi farkında değilsin." Göz devirdikten sonra genç kızın yakalarını düzeltti, kravatını sıkılaştırdı ve dudağının kenarından taşan şeftali tonlarındaki ruju temizledi parmağıyla. At kuyruğunu da düzelttikten sonra genç kızı omuzlarından tuttu, arkasını çevirdi ve sırtına 'şimdi insan içine çıkmaya hazırsın' dermişçesine hafifçe patpatladı. Denki'ye çevirdi bakışlarını daha sonra.
"Yolda yavşamaya kalkarsan g*tüne su hortumu sokarım," Gözlerini kıstı, elini karşısında titreyen sarışın çocuğun omzuna attıktan sonra devam etti sözlerine. "Ve inan bana, suyu açmaktan hiç çekinmem." Denki, tırnaklarını kemirmeye başlarken Katsuki'nin sözlerine ne kadar sadık kalabileceğini kafasında tartıyordu. "B-Bu senin için bile canice!" Başını iki yana sallayarak inkar etti. İşkence metodunun korkunçluğu soğuk soğuk terlemesine neden oluyordu. "Dene beni, g*t herif."
"Katsuki! Denki'yi aklındaki işkence fantazilerine alet etme!" Y/n'in uyarısıyla geriye çekildi ve omuz silkti. Sero kuzenine döndü, karşısındaki kızı belinden tutup kendisine çekti ve yanağına küçük bir öpücük kondurdu. "Önümüzdeki tenefüste görüşürüz o zaman." Y/n, kuzeninin yanağına öpücük koyarken cevapladı. "Görüşürüz Sero'm"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝓛𝓲𝓶𝓸𝓷𝓵𝓾 𝓴𝓮𝓴
Fiksi Penggemar"𝐿𝑖𝑚𝑜𝑛𝑙𝑢 𝑘𝑒𝑘 𝑖𝑠𝑡𝑒𝑟 𝑚𝑖𝑠𝑖𝑛?" "𝐿𝑖𝑚𝑜𝑛𝑙𝑢 𝑘𝑒𝑘𝑡𝑒𝑛 𝑛𝑒𝑓𝑟𝑒𝑡 𝑒𝑑𝑒𝑟𝑖𝑚." ~ 𝙺. 𝙱𝚊𝚔𝚞𝚐𝚘𝚞 𝚑𝚊𝚢𝚛𝚊𝚗 𝚔𝚞𝚛𝚐𝚞. #bakugou'da 1,21 bin hikaye arasında #1 #anime'de 8,5 bin hikaye arasında #1 #bnha'da 2,83 bin hika...