Mantıklı olduğu için değil, saçma olduğu için yazılmıştır. Düzelteceğimi söylesem dahi kitap ilk haliyle durmaya devam edecektir.
Herhangi bir mantıksızlık görürseniz lütfen söyleyin.
-----------------°-°-----------------
Kumsal ailesi bildiği kişil...
Alarmın sesi ile gördüğüm kabustan yerimden sıçrayarak uyandım. Kabus görmem hiç hayra alamet değildi. Ben sadece kötü şeyler olucağında hisseder ve kabus görürdüm.
Saate bakınca henüz yeni 6 olduğunu gördüm. Tamam erken kalkmak iyi felan da SAAT 6 NE!?? NE BU!??
Yaw senin altıncı hissinde kuvvetliydi demii Sanada günaydın kezban He günaydın günaydın. Şimdi soruma cevap ver Evet 6.hissimde kuvvetli sayılır ne istiyorsun Ben ve abdulrazzak ile ilgili bişeyler görüyor musun Abdulrazzak ne lan yoklukta mı kaldın kezban He canım he yoklukta kaldım çocuğu bir görsen daş daş Hahhaha Abdulrazzak adında taş. Neys. Kız kezban ben sana 6.hissim kuvvetli dedim kahinim demedim Öf iyi be
Üstümü değiştirmiştim. Yastığın altına koyduğum silahımı alıp belime taktım
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Siyah çantamıda alıp merdivenlere yöneldim. Merdivenlerden inerken gömleği belime bağladım.
Mutfağa girdim daha kimse uyanmamıştı. O yüzden silahımı tezgahın üstüne bıraktım. Ağırlık yapıyordu sonuçta.
Kendime atıştıracak bir şeyler hazırlarken. Ayak sesleri duymaya başladım. Bu saatte kim kalkardı ki? Benden başka.
Yavaşça silahımı alıp sessizce kapının yanına saklandım içeri hizmetli kızlardan birinin girdiğini görünce hızlıca silahı belime takıp gömlekle gizledim. Polis olduğumu söylicektim ama hayatlarına birden polis ve aksiyon sokmak istemezdim.
"Günaydın" dediğimde kadın yerinden sıçrayıp çığlık attı. Çığlık atmaya ne gerek vardı ki şimdi?
"Sakin ol benim" dedim. Kadın bana döndü ve "Ödümü kopartttınız Kumsal Hanım" Hanım mı? "Ne hanımı abla Allah aşkına. Kumsal de bana" "Olur mu öyle şey Kumsal Hanım" "Olur olur bal gibi de olur" dediğim sırada içeri bio ana, bio baba, velet ve tanımadığım 4 adam girdi.
"Aysel noluyor burda?"
Aysel silahımı getir hahahhahaha
"Ciddi ol" dedim Kezban'a. tanımadıklarımın en büyüğü gibi duran "Bana mı dedin?"dedi sert bür yüz ile.
Yoo bana dedin dimi
"Evet sana dedim" tek kaşını kaldırıp bana bakmaya bailayonca Kezban'a söylediklerimi üstüne alındığını anladım. "Yani hayır sana değil"
Bana değil mi?
"Hayır sana dedim" herkes bana tuhaf tuhaf bakarken "Ah kezban ah yaktın başımı" diye söylendim
Ben ne yaptım ya?
"Bana yapmadığın tek bişi söyle"
Sen bana yaptığım bir şey söyle
"Adını bile bilmediğim bir çocuğun topuğuna sıktın, luna parkta gondola binip Oğuz ile beraber arkanızda oturanlara su döktün, Kaan sana her ortaya çıkma dediğin yerde bir anda patladın, üstelik şuan senin yüzünden yanlış anlaşılıyorum ve karşımdaki herkes bana şizofreniymişim gibi bakıyor. Daha sayim mi Kezban yoksa yeter mi? Ah dur müsürün arabasına yazdığın yazı da var. Ciddi ciddi oraya eski sevgilinin numarasını yazığ ateşli geceler için ara beni yazdın" derin bir nefes aldım.
Sen bunların hepsini tek nefeste mi söyledin
"Gerçekten buna mı takıldın"
Evet
Telefonum çalınca tezgahın üatünden alıp açtım. Kaan'dı.
"Ne" dedim sinirle. "Sakin ol şampion. Geç kaldın" deyince "Hass-" hepsi bana yuh dercesine bakınca "Hastane dicektim ama ben bakmayın şöyle" dedim Kaan "Şuan yanında kim var ce ne durumdasın bilmiyorum ama biraz daha geç kalırsan Ali abi ağzına.. gerisini biliyorsun" "Geliyorum" deyip kapattım.
Normal de bu kadar erken kalkmazdım ama dün konuştuğum ve içine sızdığım uyuşturucu çetesinin benden öldürmemi istedikleri adamı bulup koruma altına almam gerekiyordu. "Benim çık-" bir anda yere yığıldım. Hadi ama Kezban cidden mi?
Gözlerimi açtığımda salondaydım. Vay anasını kim bilir kim taşıdı beni o güçlü kollarıyla.
Kezban eğer o adamlar ile buluşmaya geç kalırsan bayılmamak için daha çok ilaç içerim
Valla yapardı hemen ayağa kalktım. Silah belime batıyordu. Kumsal ayrı ben ayrı sınava girmiştik ve ikimizde o şekilde polis olmuştuk. Hihiihi benim ayrı polis kimliğim vardı. Ama isim yerinde Kezban değil Nil yazıyordu.
Kezban!
Hızla yattığım yerden kalktım. Herkes bana bakıyordu. "Bakın şimdi açıklicak zamanım yok. Ben yani Kumsal çoklu kişilik bozukluğu var ben onun ikinci versyonu Nil. Şimdi eğer Kumsal'ın gideceği yere geç kalırsam bu bana baya pahalıya patlar. O yüzden gelince Kumsal size herşeyi anlatır. Hadi Allah'a emanet" dedim ve koşarak dışarı çıktım.
MOTOR DİĞER EVDE KALMIŞTI!!!
Hızla ana yola koştum ve ilk gelen taxsiye şerefsiz itin evinin adresini verdim. Gelince ücreti ödeyip indim ve koşarak motorun olduğu yere gittim. Hızla kaskı taktım ve binip çalıştırdım.
Karakola gelince hızla park edip indim. Kaskımı çıkarıp içeri girdim ve Kaan'ın yanına gittim.
Söylediği Ali abi bizim yani Kumsal'ın başkomiseriydi.
Kaan'a "Benim acik bayılmam lazım" dedim. Kaan "Ah Kezban ah" dedi her zaman ki gibi kim olduğumu çözmüştü. Aslında zor değildi.
"Kumsal'ın geleceğine emin misin?" Evet bu bedeni 3 farklı kişi paylaşıyordu. Ve 3. kişi pek anlayışlı değildi.
"Evet Alev pek ortalarda yok" yani inşallah Kumsal olur.
"Tamam o zaman sağlam dur" deyince ne dediğini anlamama fırsat vermeden yumruk attı. BANA YUMRUK ATTI.
Bilincim kapanmadan hemen önce "Allah belanı versin" diye mırıldandım ama duyduğundan şüpheliydim.
Gözlerimi açınca beyaz tavan ile bakışıyordum. Yattığım koltukta oturur pozisyona geldim ve boynumu kıtlattım ağrıyordu.
Ayağa kalktım ve daha demin yattığım yerin koltuk olduğunu fark ettim. Hadi ama cidden koltuk mu? Bari daha büyük bir şey olsaymış. Küçücük bu.
