29

1.3K 79 3
                                    

<Yazardan>

Karşısındaki eve baktı ve planın üzerinden son kez geçti.

Derin bir nefes verip eve doğru ilerlemeye başladı. Bu iş bugün bitecekti.

Açık olan camdan sessizce içeri girdi. Daha önceden baktığı krokiye göre hızlıca üst kata çıkıp yatak odasına girdi. Yatakta gözleri kapalı uzanıyordu.

Uyamadığını bildiği için "Aç gözlerini. Ölmeden önce gördüğün son şey katilinin yüzünü olmalı"

Yavaşça açtı gözlerini genç adam. Karşısındaki kişiye baktı. Onun ölümü olacağını biliyordu. Ve o gün gelmişti.

Hafifçe gülümsedi genç adam. Sonraki hamleyi beklemeye başladı. Karşısındaki kişi yavaşça belinden silahını çıkardı ve kendisine çevirip bir el ateş etti. Tam anlından vurmuştu. Cebinden çakısını çıkardı. Adamın üzerindeki tişörtü kesip vücuduna ünlem işareti kazıdı. Girdiği gibi çıktı ve arabasına binip güvenlik kayıtlarını sildi. Buraya gelmeden önce ayarladığı yere gidip üzerindekileri değiştirdi. Çıkardıklarını ateşe verip yanışlarını izledi.

<Kumsal'dan>

Gözlerimi açtığımda tanımadığım bir yerdeydim. Neresiydi burası? Ne işim vardı burada? Ne zaman gelmiştim?

Bulunduğum odadan çıkıp merdivenlere yöneldim. Bir kaç basamak inince aşağıdan sesler gelmeye başladı. Olduğum yere çöktüm.

"Ona güvenemeyiz" diyordu birisi. "Ona bir şans vermelisin artık" diyordu diğeri. O kimdi? Kimden bahsediyorlardı.

Merdivenin sonunda bekleyen kişi beni görünce "Kumsal" diye seslendi. Arkama baktım kimse yoktu.

Kumsal kimdi o zaman?

Yavaşça yanıma gelmeye başladı. Kocamandı. O yaklaştıkça ben bir üst kata çıkıyordum.

Ayağa kalktım ve o şekilde yukarı çıkmaya devam ettim.

Bir kaç basamak sonra durdu. "Kumsal?" dedi sorarcasına. "O kim?" diye sordum, sesim kısık çıkmıştı. Arkasından siyah saçlı birisi geldi o da kocamandı. Ama önündeki kadar değil.

"Adın ne?" diye sordu. Sesin de şefkat vardı. "Meyra" diye cevapladım. "Kaç yaşındasın Meyra?" Neden soruyordu ki? "17" hepsi durdu. Soru soran derin bir nefes verdi.

"Ben Aral. Doktorum konuşalım mı biraz?" Kafamı salladım ama bakışlarım önünde ki kocaman adama kayınca vazgeçmiştim. Bu sefer olumsuz anlamda salladım.

"Sadece ikimiz olacağız." deyince erkeklerin arkasında gözleri yaşlı bir kadın gördüm. Onu işaret ederek "O da gelsin" dediğim de kafasını salladı Aral Abi. Yani sonuçta benden büyüktü abi oluyordu.

"Gel hadi" diyerek yanıma geldi. Bana değmemeye özen göstererek yanımdan geçti. Sanki rahatsız olacağımı hissetmişti. Kadın da gelince beraber çalışma odası gibi bir yere geçtik.

Bir masa, masanın arkasında bir koltuk. Önün de ise küçük sehbanın iki yanına koyulmuş deri, tek kişilik koltuklar vardı.

Masanın arkasındaki koltuğa geçti. Ön taraftaki koltuklara ise biz oturduk.

"Tamam. Uzatmaya gerek yok. Hemen söyleyeceğim" kafamı aşağı yukarı salladım. "Biz senin aileniz" kaşlarım çatıldı. "Ama ben sizi tanımıyorum"

"Bak senin çoklu kişilik bozukluğun var. Yani bir bedeni birden fazla kişilik paylaşıyor. Sen de muhtemelen Kumsal'ın yani bedenin asıl sahibinin bir kişiliğisin. Sana bunları anlatmamın nedeni anlamlandıramadığın şeyler olduğunda kafanın karışmasını istememem. Kumsal ve onun diğer iki kişiliği polis ama senin yaşına bakacak olursak daha öğrencisin. Bu biraz tuhaf olacak ama evde eğitim göreceksin. Yani sen olduğun zamanlar eve öğretmen çağımamız daha doğru olacak" kafam karışsada başımı aşağı yukarı salladım. Zamanla alışırdım.

"Dinlenmeye gidebilir miyim?" Yorgun hissetmiyordum ama kafamı toparlamam lazımdı. "Tabi ama son bir soru daha. Aşağıdakilerden neden korkuyorsun?"

"K-korkmuyorum" korkuyorum çünkü kocamanlar.

"İnanmadım ama neyse"

Omuzlarım düşerken "Çok büyükler" diye cevaplayıp ayağa kalktım ve odadan çıktım. Uyandığım odaya girdim ve odayı kurcalamaya başladım.

Masanın üzerinde bilgisayar vardı. Gidip açtım. Bir video vardı.

Başlattım. Ben vardım videoda.

"Öncelikle eğer bu videoyu izliyorsan yeni kişiliklerimden birisi olmalısın. Ben Kumsal. 24 yaşındayım. Polisim" bir süre sustu ve devam etti. " Sana neler söyleyebilirim bilmiyorum en iyisi abi tayfasını ve küçük büyükleri tanıtayım. Küçük büyükler kardeşlerim oluyor bu arada ama maşallah benden büyük gösteriyorlar da neyse. En büyükleri Poyraz. Bence seri katil olma potansiyeli var. Kocamandır görmüşsündür bence. Diğeri Ateş. Namı diğer Ateşli Bey. Oda kocamandır ama Poyraz kadar değil. Imm sonra Aral var. Doktor beyimiz. Ondan sonra da Fotoğraf makinesi var yani Ata. Sonra biz. Bizden sonra ikizler var Savaş alanı ve Barış güvercini. İsimleri anlaşılır zaten Savaş ve Barış. Onlardan sonra Deniz kıyısı, ondan sonra da Demir adam var. Ve en küçük velet Metehan. Bu kadar.

Şimdi bir de kişilikleri tanıtalım. Nil ama biz Kezban diyoruz kötü anlamda değil komik olsun diye. Eğlenceli, enerjik, şen şakraktır ama sinirlenince şeytana papucunu ters giydiren biridir. Alev. Hırslıdır, kolay affetmez, özellikle ihanete dayanamaz. İnsanlardan nefret eder, söz dinlemez, asi biridir yani. Ben. İkisinin karışımı gibiyim. Sinirlenince Alev, mutlu olunca Nil olurum. Öyle. Biz böyleyiz. Sen de bize kendini tanıt olur mu?" Ve video bitiyordu.

Kamerayı açtım ve kayda başladım. "Ben Meyra. Korkak birisiyim. Poyraz'dan korktum. Çünkü kocaman, sizin gibi güçlü de değilim. Çoğu erkekten korkarım. Temas sevmem. Birinin bana ne nedenle olursa olsun dokunmasına izin vermem. Yalnız kalmayı çoğu zaman severim. 17 yaşındayım. Bahçeyle uğraşmayı da severim. Aslın da ben bu kadarım. Güçsüz ve korkak" burukça gülümsedim. "Galiba ben bu bedenin zayıf halkasıyım"

●●●

Anca bu kadar oldu.

Adım adım finale fidiyoruz ve 70 Bin olmak üzereyiz. Okuyan, oy veren ve yorum yapan herkese teşekkür ederim.

Bu arada hastalıkta yedinci sıradayızz

Seveyrum sizzii♡♡

YENİ AİLEM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin