10. YALNIZ BAŞINA

138 11 0
                                    

Keyifli okumalar...🖇

Otogarda boş bir taksi arıyordum yarım saattir elimde herhangi bir durağın numarası yoktu olsa arayacak ve bir taksi çağıracaktım.

Boş bulduğum bir banka oturdum ayni zamanda da etrafı kolluyordum burası nasıl bir şehirdi böyle oldukça kalabalıktı iğne atsam yere düşmeyecek bir kalabalıktı resmen.

Ailesini eşini dostunu karşılamaya gelen onlarca insan vardı oysa 1 kişi gelip alabilirdi bu şehir sanirim her zaman böyle kalabalıktı bilemiyordum yaşayıp görecektim ve hiçte sevmediğim bu kalabalığa alışmak zorundaydım.

Yarım saat boyunca oturduğum banktan etrafı izlemiş ve gördüğüm ilk boş taksiye can havliyle kendimi atmıştım. Bu şehirde bildiğim herhangi bir yer yoktu gözüme iyi gelen işlek bir yerde durmasini söyleyecektim taksiciye.

Küçük bir bakkal veya market tarzı biryer arıyordu gözlerim. Etrafı dikkatli hareketlerle izlerken gözüme kestirdiğim bir yerde durmasını söylemiştim taksici abiye. Taksiden indim para uzattım ve utangaç bir şekilde teşekkür edip aşağıya indim.

Küçük bir büfe tarzı bir yere girip birkaç paket sigara,çakmak ve bir şişe su alıp çıkmıştım. Sigaramın paketinden bir dal çıkardım dudaklarımın arasına koydum ve çakmağı çakıp yanmasına izin verdim.

Sigaramın dumanı dudaklarımdan içeriye usulca girdi ve uzun süredir nikotinsiz kalan vücuduma ufak bir bayram havası verdi. Uzun süredir sigara içmediğim için başım biraz dönüyordu ac kalmanın da buna katkısı vardı.

Yemek yemem gerekiyordu ve bunun içinde uygun bir yer bulmalıydım,iyide ben burda hiçbir yer bilmiyordum ki nereye gidecektim.

Uzun süredir yürüyordum ve hala yemek yiyebileceğim uygun biryer bulamamıştım nasıl bir yerdi burası böyle su an İstanbul'un neresinde olduğumu bile bilmiyordum.

Hala yemek yiyecek bir yer bulamadığımdan dolayı iyice sinirlenmiştim önüme gelen tek bir otel bile mi olmazdı bu yerde oteli bulsam yemeğimi de yiyebilirdim fakat çıkmıyordu işte hiçbir otel karşıma.

Yürümekten dolayı yorulmuş üstüne üstlük de iyice uykum gelmişti ayakta uyusam fark edemeyecek duruma gelmiştim.

Sonunda utancımı yerin dibine gömmeye ve birkaç insana otel yeri sormaya karar vermiştim bunu normalde asla yapmazdım fakat bütün gecemi kalacak bir yer aramakla geçirmek istemiyordum. Şaşaalı bir yer aramıyordum nasıl bir yer olursa olsundu düzenimi kurana, bu büyük şehir İstanbul'a alışana kadar kalacak yer bulmalıydım şu an tek amacım otel bulmak ve bir an önce karnımı doyurmaktı.

Saat şu an sabahın 7'si idi ve sokakta fazla insan yoktu. Braz daha ilerlediğimde kol kola girmiş ve sohbet ederek yürüyen iki kadın görmüştüm. Kadın olmaları benim için çok iyiydi bi erkek ole diyaloğa girmek pekte isteyeceğim birşey değildi.

Kadınları yürürken biraz inceleme şansım olmuştu ,ikiside sarı saçlı ve açık tenliydi,giydikleri aşırı mini elbiseler güzel fiziklerini oldukça gözler önüne sermişti. Gözlerine dikkatlice baktığımda ikisinin de gözlerinin lens olduğunu fark ettim. Çok aşırı bir şekilde duran makyajları "Bunlar sabahın köründe ne yaşıyorlar" dedirtecek cinstenti.

Usulca yanlarına yaklaştım ve utangaç bir şekilde tebessüm ederken konuşmaya başladım

- Merhaba kusura bakmayın rahatsız ediyorum ama buralarda bulabileceğim bir otel var mı acaba?

Sağ tarafta duran kadın ağzı kulaklarına varacak şekilde gülerken sol taraftaki kadında arkadaşına uyup ayni şekilde sırıtmaya başladı. Birbirlerine bakıp anlamamışlar gibi dudaklarını büzmüşlerdi bu sırada hala daha sırıtmaya devam ediyorlardı. Turist olabilirler miydi? İyide ben  yabancı dil bilmiyordum ki buna içten içe üzülmüştüm bu saate nereden kadın yaya bulabilirdim ki.

İzler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin