Fotoğrafta Yiğit, Lale, Arya Melek, Buğra, Burak ve Ada var 💞
İyi okumalar!
bugraadar: Doğumunla dünyayı daha güzel bir yer haline getirdiğin ve bana abi olma şansı verdiğin için teşekkür ederim. İyi ki doğdun minik prensesim, seni sonsuz seviyorum. 🤍
1.099 beğeni, 4 yorum
yigitadar: Duygusal Adar seni
laletaskin: İyi ki doğmuş ballı lokum 😍
buraksevinc: Bu adam ileride çok iyi bir baba olacak, benden demesi
amelekhancer: Her geçen gün sana neden aşık olduğumu daha iyi anlıyorum
***
Üstümdeki eteği düzelttikten sonra çantamı ve köledeki hediye poşetini alıp odamdan çıktım. Dış kapıya yönelmeden önce evi kontrol etmiş, herhangi bir sıkıntı olmadığından emin olmuştum. Bugün Buğlem'in doğum günüydü bu yüzden partinin yapılacağı kafeye gidecektim.
Bildiğim kadarıyla bizimkilerden Burak hariç herkes geliyordu. Dün gece grupta Burak'ın partiye gelmesi için epey ısrar edilse de Burak, bana mısın dememişti. Ada bile kaç kez Burak'a gelmesini söylemişti ama Burak'ın kararını değiştirmeyi başaramamıştı.
Burak'ın neden bu kadar naz yaptığını bilmiyordum. Buğra'nın dediğine göre gerçekten mutsuzdu ve mutsuzluğunu kimseye yansıtmak istemiyordu. Bu durumda yapabileceğimiz tek şey Burak'ın kararına saygı duymaktı. Tabii Buğra, hâlâ Yiğit'in Burak'ı partiye getirebileceğine inanıyordu.
Annemler evden benden önce çıkmışlardı dolayısıyla kimseye gideceğimi haber vermeme gerek yoktu. Dün eve geri geldiğimde anneme yakalanmıştım ve oturup her şeyi konuşmuştuk. Buğra'yla aramızdaki ilişkiyi ona en başında söylemediğim için bana birazcık kızsa da neyse ki olay çıkarmamıştı.
Babetlerimi giyip evden çıktığım an Buğra'yla karşılaşmıştım. Kaşlarım havalanırken kapıyı kapattım. Buğra, sesi duymasıyla tek kulağındaki kulaklığı çıkarıp mavilerini bana çevirmiş ve yaslandığı duvardan doğrulmuştu.
"Buğra?" diye mırıldandım sesime yansıyan şaşkınlıkla. "Ne işin var senin burada, Buğlem'in yanında olman gerekmiyor mu?"
"Annem, Buğlem'in yanında. Onlar önden gittiler. Ben seni beklemek istedim."
Buğra, bana gülümseyip arkasından çıkardığı kırmızı gülü gözlerimin önüne tuttu. Dudaklarım aralanırken onun bu güzel jesti karşısında bozguna uğramış, ne diyeceğimi bilememiştim. "Bana mı?" diye saçma sapan bir soru sormaktan kendimi alamadığımda Buğra, gülerek kafasını salladı.
"Elbette sana. Başka kime olabilir?"
"Teşekkür ederim. Çok güzelmiş." Kalbimin atış hızı kulaklarımda çınlarken gülü Buğra'nın elinden aldım ve kapıma kısa bir bakış attım. Buğlem'in doğum gününe gidip gelirken kaybedebilirdim bu gülü. "Beni bir dakika bekler misin? Gülü bırakıp hemen geleceğim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BALMUMU HEYKELİ | Texting
Historia CortaYiğit: Sana baktığımda ne görüyorum, biliyor musun? Yiğit: Bir heykel Yiğit: Hani müzelerde sergilenen balmumu heykelleri var ya, onlara benzetiyorum seni A: Ne alaka? Yiğit: Şu alaka Yiğit: Gözlerin var. Ağzın, burnun, kulakların... Kısacası bir...