3.3

1.1K 135 38
                                    

Elindeki mektubu katlayarak cebine koyarken pek de mutlu değildi William. Mektup onaydı ancak nedense kendisinden çok Harry'den bahsediliyordu. Annesinin endişesini anlayabiliyordu ancak görevlerle ilgili endişelerini Harry'e yazması daha mantıklı olmaz mıydı? Sonuçta turnuva şampiyonu o değildi, abisiydi.

Bıkkın bir nefes verdikten hemen sonra Slytherin masasından kalkarak salonun diğer ucuna doğru yürüdü. Günlük rutin sevimli küçük kardeş sorumluluklarını yerine getirme zamanı gelmişti. Gryffindorlu gruba doğru ilerlerken kendi kendine sırıttı. İşte şimdi düşman sahasında sayılırdı.

"Günaydın şampiyon." Kardeşinin sesini duyduğunda diğerleriyle sohbet etmeyi bırakarak arkasını döndü Harry.

"Günaydın Will. Gelsene." Biraz kenara çekilerek Hermione'yle arasında yer açtı kardeşi için. Bir Slythrerin her zaman Gryffindor masasına oturmazdı ama bahsi geçen kişi Harry Potter'ın kardeşi olunca pek fazla yadırganmıyordu.

William abisinin yanına otururken "Annem senin için endişeleniyor," demişti. Harry saçlarını karıştırdı.

"Biliyorum. Bana da bir mektup göndermiş." Bundan rahatsızmış gibi yüzünü buruşturması üzerine William rahatsızca kıpırdandı. Kadın sadece oğlu için endişeleniyordu, ne vardı ki bunda? 

Harry bazen gerçekten de sinir bozucu oluyordu.

Bozuntuya vermemeye çalışarak yüzüne muzip bir gülümseme yerleştirdi. "Yarın büyük gün ha?"

Harry'nin yüzü anında aydınlanırken "Evet!" diye atılmıştı. "Yarın resmen bir ejderhayı yeneceğim!" Kendinden oldukça emin gibi görünüyordu. 

William birkaç saniye inceledi abisini. "Tamamen hazırsın yani öyle mi?"

Harry başını salladı. "Çağırma büyüsünü sorunsuz bir şekilde halledersem gerisi sorun olmayacak."

Halledersem de ne demekti? "Yeterince pratik yapmadın mı?" diye azarlarcasına sordu abisine. 

Harry diğerlerine kısa bir bakış attıktan sonra kardeşine doğru eğildi. "Çalıştım tabii ki. Yine de insan karşısında bir ejderhanın olacağını düşününce biraz tereddüt edebiliyor."

William abisinin dürüstlüğüne karşı şaşırsa da kendisini toparladı. Tam şu anda onu yatıştırması gerektiğini biliyordu. Elini destek verircesine abisinin koluna koydu. "Ben sana inanıyorum abi. Delacour'un trans fikri bizi zorlardı çünkü çalışacak vaktimiz yoktu. Dikkat dağıtmak ya da saldırmak zaten çok riskli. Süpürgeni çağırmak senin için en doğru yol, sen bu konuda doğuştan ustasın. Başaracağından eminim." Harry tepkisizce ona bakmayı sürdürürken güldü. "Hem neresinden bakarsan bak, Dandik Potter Kızarmış Potter'dan çok daha az rahatsız edici bir lakap. Sadece bunu düşünsen bile kazanabilirsin.""

Kardeşinin son cümlesi üzerine gözlerini devirdi. "Ben de tam garip davrandığını düşünmeye başlayacaktım." diye söylendiğinde William gülmüştü.

"İstersen bugünü pratik yapmaya ayıralım?"

"Hermione'yle birlikte çalışacağız." dedi Harry. "Sen derslerini aksatma."

William hafifçe omuz silkerek "Peki..." diye mırıldandı. Hermione'le çalışması daha iyi olabilirdi. Kız çok disiplinliydi ve nasıl başarıyor bilmiyordu ancak Harry'e söz geçirebiliyordu. "O zaman ben masama dönüyorum." diyerek ayağa kalktı.

"Tamam, sonra görüşürüz." Abisine veda ettikten sonra kendi masasına yöneldi. Gryffindor ve Slytherin arasında dönüp durmak ona hala garip geliyordu ancak son günlerde sık sık yapar hale gelmişti. Annesi Harry'nin yanında olup ona yardımcı olmasını istemişti, o da bunu yapıyordu. Hem ne olursa olsun abisinin yaralanmasını istemezdi.

How Dark? | William F. PotterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin