How Dark? | William F. Potter

4.16

Gryffindor masasında arkadaşlarıyla birlikte oturan çocuk, akşam yemeğine hiç dokunmayacak kadar iştahsız ve düşünceliydi.

Umbridge'in müdire oluşundan beri hayatı resmen zindana dönmüştü. Üst üste gelen eğitim kararnameleri her hareketlerini kısıtlamış, tüm sosyal aktivitelerini sınırlamıştı.

Koridorda üç kişiden fazla toplanıp sohbet bile edemiyorlardı artık. Umbridge yeni bir isyan çetesinin kurulmasını önlemeye çalışıyordu. Tabii bunu tek başına yapmıyordu, Teftiş mangası onun şatodaki gözü kulağı olmuştu. Filtch'le birlikte resmen terör estiriyorlardı.

Draco ve çetesi tam da kendilerinden beklenildiği gibi her fırsatta Gryffindor'dan ve diğer binalardan puan kırıyor, kendi binalarını kayırıyorlardı. Yine de puan tablosu pek de içler acısı sayılmazdı ki bu tamamen profesörlerin sayesindeydi. Puan vermede eskisinden daha bonkör davranmaya başlamışlardı.

Harry bu durumdan büyük zevk alıyordu. Profesör Mcgonnagall daha bugünki derslerinde bile başarısız olsa da kararlılıkla denediği için Finnigan'a on puan vermişti. Puan kazandığı sırada Finnigan'ın yüzü az önce yanlış yaptığı büyü yüzünden is içindeydi.

Profesörler sadece puanları dengelemekle de kalmıyordu, hatta bu belki de yaptıkları diğer şeyin yanında hafif bile kalıyordu; Weasley ikizlerini korumak.

İkizler Umbridge'in müdire olduğu gün artık okulda kalmalarının bir önemi olmadığını, yakında kendi dükkanlarını açacaklarını, Hogwarts'tan ayrılana dek artık kendilerini sınırlandırmadan gerçekten 'yaramazlık' yapacaklarını söylemişlerdi ve yapıyorlardı da.

Pembe cadının müdireliğinin ikinci günü onları durdurmak için büyü gönderdiğinde beşe bölünüp daha da çoğalan ejderha şeklindeki maytapları yok etmeye çalışarak geçmişti. Giriş salonundan yayılan maytaplar engelleme büyüsü yedikçe çoğalmaları sayesinde çok kısa sürede tüm şatoyu sarmıştı. Ki bunda profesörlerin ve öğrencilerin de katkıları çoktu. Aralarında Harry ve Weasleylerin de bulunduğu iyi niyetli (!) öğrenciler ve profesörler maytaplara çok kez müdahale etmişti.

Harry'nin unutamadığı en komik an ise salondaki kargaşanın ortasında sandalyenin tepesine çıkan Flitwick'ti. Etrafa ardarda engelleme büyüsü gönderen profesör bir yandan da "Müdire hanım, yardım edin! Bunlar durmuyor hatta çoğalıyor!" diye bağırıp duruyordu.

Umbridge'in saçı başı dağılmış halde çaresizce etrafta koşuşturması da gecenin unutulmaz anlarından biriydi. En sonunda çileden çıkmış, öğrencilerin binalara dönmeleriyle ilgili çığlık çığlığa emirler yağdırmıştı.

Gecenin ilerleyen saatlerinde bile maytapların patlama sesleri Gryffindor kulesine kadar gelmiş, bu ertesi gün bile devam etmişti. Sabah derslerinde profesörler biricik müdirelerini kontrolsüz maytaplar yüzünden oradan oraya çağırmışlardı. Kendileri müdahale edemiyorlardı çünkü ne yazık ki (!) maytapları yok etmenin yolunu bir türlü bulamamışlardı.

Eğlenceli yanları olsa da Umbridge'in müdire olması yine de berbattı. Bir de zihinbend vardı tabii. Snape'le son derslerinde yine kavga etmişti ama bu kez farklıydı, adama uğursuzluk büyüsü yapmaya çalışmıştı! Tabii Snape büyüyü saptırmıştı ama kendisini de ofisinden kovmuştu.

Neyse ne, zaten zihinbend dersi almaya pek de meraklı değildi. Hem Snape berbat bir öğreticiydi, derslere başladıklarından beri zihinbendde zerre kadar ilerleyememişti!
Ayrıca ona büyü göndermek bir hata olsa da kendini haklı görüyordu. Snape'in aşağılamalarından bıkmıştı. Onu güzel öğretemediğiyle ilgili suçlayınca da William'la kıyaslamıştı. Will zihinbendle ilgili ne biliyordu ki sanki? Eğer yapmayı deneseydi en az onun kadar zorlanırdı!