2- DİK DURMAK VE KABULLENİŞ

1.8K 150 227
                                    

"Potter, William."

William bir an için Gryffindor masasına baktı. Harry'nin neşeli yüzüyle karşılaştığında bakışlarını kaçırarak yutkunmuştu.

Yavaşça tabureye doğru ilerleyip otururken bakışlarını yüce masada heyecanla onu izleyen adamdan uzak tutmaya çalışıyordu.

McGonagall başına seçmen şapkayı yerleştirdiğinde gözlerini kapattı. O sırada şapka burnunun ucuna kadar inmiş, kıpırdanmaya başlamıştı.

"Hmm bir Potter daha ha?" Duyduğu sesle irkilse de tepki vermedi. "Kendini kanıtlama arzunu görebiliyorum... Güçlü olmak istiyorsun... Biraz da kıskançsın ha? Ah, görüyorum ki binan hakkında bir tahminin de var... Ağabeyin oraya gitmeyi reddetti, şimdi istediği yerde. Sen de reddedecek misin? Tereddütünü görebiliyorum..."

William, seçmen şapkanın söylediklerine şaşırdı. Harry eğer reddetmeseydi bir Slytherin olacağını kimseye anlatmamıştı!

Şimdi aynı seçim kendisine de sunulmuştu. Seçmen şapka tereddütünü gördüğünü söylemişti. Evet tereddütlüydü ancak bu Slytherinli olup olmamakla ilgili değildi. Slytherin'e gitmeyi istiyordu. Sadece sonrasında alacağı tepkilerden korkuyordu.

Seçmen şapka, çocuğun cevap vermesini beklemeden bir kez daha konuştu. "Sanırım ben cevabımı aldım... Sana bir tavsiye, çocuk. Daha cesur olmalısın. SLYTHERİN!"

Seçmen şapkanın kararından sonra salonda şaşkın bir sessizlik oluştu. Sağ kalan çocuğun kardeşinin Slytherin'e seçilmesini kimse beklemiyordu.

Tabureden yavaşça kalkarak adımlarını Slytherin binasına çevirdi. Tanıdık kimseye bakmamaya özen gösteriyordu ancak hepsinin bakışlarını tahmin edebiliyordu.

Gryffindor masasındaki grup şok olmuştu. Hepsi Harry'e bakıyor, tepkisini bekliyordu. McGonagall'ın yeni bir isim söylemesiyle birlikte kardeşinin üzerine kilitlenen bakışları yüce masaya, vaftiz babasına döndü ancak Sirius hâla Slytherin'e seçilmiş yeğenine bakıyordu.

Vaftiz oğlunun bakışlarını hissetmiş gibi aniden Gryffindor masasına döndü. Bir süre Harry'yle öylece bakıştı. İkisinin de kaşları öfkeyle çatılmıştı.

Harry masadan kalkmaya yeltendiğinde Hermione hızlıca kolundan yakaladı. "Saçmalama Harry. Tören devam ediyor."

Ron, kızın söylediklerini desteklercesine başını sallarken elini Harry'nin omzuna koydu. "Herkesin içinde olmaz kardeşim."

Harry birkaç saniyelik kararsızlıktan sonra gözlerini kapatarak derin bir nefes verdi. "Tamam, bırakın."

"Anlamıyorum..." diye mırıldandı. Elini Harry'nin kolundan çekmişti, endişeli bakışları Slytherin masasına yerleşen çocuktaydı. "Trende sohbet ederken bir Ravenclaw olacağını düşünmeye başlamıştım ama bunu hiç beklemiyordum."

"Bana bir baksana. Sence ben bekliyor muydum?" Harry sinirle söylenmişti.

Kız, "Sakin ol Harry..." diye mırıldandı. "Bu onun kararı değil, biliyorsun."

"Belki onun kararıdır." dedi Harry. Sinirliydi ve hayal kırıklığına uğramıştı. Ailesinden birinin bir Slytherin olması mide bulandırıcıydı. "Sen ve ben Hermione, ikimiz de seçim yaptık. Sirius da kendi kaderini seçti değil mi? William'ın seçmediğini nerden bilebiliriz?"

Kızın cevap vermesine fırsat vermeden "Ayrıca," diye atıldı. "Seçmen şapka rastgele yerleştirmiyor. Kendi seçimi olmaması daha kötü."

Hermione arkadaşının haklılığının farkında olarak sessiz kaldı. Kendisi de şok olmuştu, William'ın Slytherin olma ihtimali aklına bile gelmemişti ancak yorum yaparak arkadaşını daha da sinirlendirmek istemiyordu.

How Dark? | William F. PotterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin