GERÇEK ÖZ

Bölüm 4

Toprak

Melek 'i  Meral teyzelerde bırakıp Murat ile dışarı çıktık. 

_Gel önce bir bankaya gidelim  parayı hesabıma atıp sonra bizimkilerle buluşuruz .

_ Tabi Toprağım hadi gidelim .

Bankada  bir hesabım vardı ve tabiki gizliden açmıştım daha doğrusu Murat adına açılmış bir hesap ama ben kullanıyordum. Çünkü 18 yaşından küçük olduğum için hesap açmak için aile üyelerinden birine ihtiyaç vardı ve bende onlara güvenmediğim için söylememiştim ,  söylersem tabiki de bende olan parayı da alırdılar.Murat benden 1 yaş büyük  olduğu  için rahatlıkla hesap açabilmişti.  Kafeden günlük para alıyorduk ve ben çok az bir miktar kendime ayırıp çok az  olsada hafta da bir o parayı hesaba yatırırdım.  Geleceğe yatırım yapmalıydım. Parayı  yatırıp geri dönerken Murat la durağa kadar koştuk çünkü 2 dakika içinde otobüs gelecekti .  Durağa varınca nefes nefese kalmıştım  ve otobüse son anda bindik ben yine cam kenarına geçip camı sonuna kadar açtım işimi sağlama almalıydım  nefes alışlarımı düzene sokunca rahatladım.

_Bu aralar atakların artmadı mı?  Tekrardan doktora gitsene  zaten ilaçlarını kullanmıyorsun . Astımın ilerlemiş olabilir .

Hastalığımı öğrendiğim ilk zamanlar  ilaç almıştım  tabi ama babam olacak pislik paranı niye bu boş şeyler için harcıyorsun deyip bir güzel dövmüştü ama gerçekten güzel dövmüştü 2 hafta kolum alçıda kalmıştı. O günden sonra ilaç almayı aklımdan bile geçirmek istemiyordum.

_ He Murat he. Sen onu bunu boşver de biz Burak hocadan nasıl intikamımızı almalıyız onu söyle.  Eski devir cezalarla tüm sınıfın önünde küçük düştük.

_ Sen onu kardeşine bırak bu süper akıllı kardeşinin  aklında çok güzel bir fikir var .

_Neymiş o süper zeka 

_ Pazartesi  görürsün o zaman senle doya doya güleriz.

Yiğit Aslan

Bugün Karan ile beraber işlerimiz çabuk bittiği için  erken çıkıp eve gelmiştik. Daha eve ayak başar basmaz dışardan bağırma sesleri geldi . Bu ses üzerine hemen bahçeye çıktım bu gürültünün sebebi bizim iki avanaktan yani Burak ile Arda dan başkası değildi. 

_ Sevdim seni bir kere başkasını sevemem deli diyorlar bana desinler değişemem, desinler değişemem. Dırım  dırmmm.
Bir sağa bir sola yalpalayarak ve kahkaha atarak yüksek sesle bağıran bir  Arda

_ İçim yanar, içim kanar da
İsyan! Geriye bir avuç yalan
Beni bu derde sen attın da
Gittin ya kafam hep duman.  Nerdesin Dumaaan! geri dön artık .

Yıllar önce evden kaçan kedisi için şarkı söyleyip ağlayan bir adet Burak bunlar gerçekten ahmaktı. Onlara gülümseyerek baktım çok komik duruyorlardı sağ tarafa bakmamla onları çeken Karan ı gördüm hem kahkaha atıp hem de kayıt alıyordu. Burak ve Arda bizi fark edip yanımıza geldiler Burak hemen bana sarılıp
_ Abi söyle bana Duman ım nerede kesin sen onu öldürüp bir yere atmışsındır  cani deyip ağlamaya başladı.  Sen hiç hayvan sevmezsin kesin sen onu attın bir yere gerçi sen bizide sevmiyorsun bence çünkü  sen anca bize emir verirsin .  Ardam en sevdiğim kardeşim doğru söylüyorum değil mi

Ben Burak a sinirle bakarken Arda da diğer koluma sarılıp

_Çok doğru söylüyor  en sevdiğim abim bence sen bizi sevmiyorsun . Hep egolusun kendini çok seviyorsun ama bizi değil
deyip o da ağlamaya başladı. Zaten o Karan gıcığını öldüresim geliyor bir polis diye burnu hep havada neymiş efendim o istedi diye Melis ile görüşmeyecekmişim o daha çok bekler seviyorum ben Melis i seviyorum uleeeyn. Deyip bu defa da kahkaha atmaya başladı bu ahmaklar sinirlerimi  hoplatmaya başladılar. Ikisini de  enselerinden tutup eve doğru çekiştirdim.  Sonra Arda yı Karan a doğru itip

_Al sen şunu ayılt bende bu ayıyı ayıltıp geliyorum
Hemen banyoya götürdüm  duşakabine sokup  soğuk suyu açtım başta bağırsada kendine gelene kadar çıkartmadım onu oradan.

_Abi dur dur ne olur . Ne oluyor hem  niye buradayım demeye başladı.
Karan da aynı işlemi Ardaya yapmıştı.  Üstlerini değiştirtip ve onlara sert bir kahve içirttik . Yaklaşık yarım saat sonra kendilerine gelince 

_ Geldiniz mi kendinize
Suratıma aval aval bakmaya başladılar

_Evet abi özür dilerim bir daha olmaz  ben Burak abimin dolduruşuna geldim söz bir daha içmeyeceğim.

_ Sus lan yalancı sen demedin mi abi gel bi kafayı dağıtalım bu gece . Zaten abimler ve annemler evde değil ev bize kaldı demedin mi . Ha bu arada abi siz neden erken geldiniz

_Sanane sana mı soracaktım eve geleceğim saati. Onu bunu boşverin gelelim sizin cezalarınıza

_Abi ya ne cezası

_ Ben size alkol alınmayacak demedim ha  bağırıp devam ettim üstelik içip sarhoş olup evin önünde basbas bağırdınız ve bana daha doğrusu bize hakaretler ettiniz  sizce bu işin cezası olmaz olur mu?

_ Ne hakareti abi biz hayatta öyle şeyler yapar mıyız heleki sana deyip hemen savunmaya geçti Arda .

_Sus sen delilimiz bile var deyip gülerek elindeki telefonu salladı . Arda ve Buraķ şaşkınlıkla ona bakarken videoyu oynattı. Karan bir yandan kahkaha atıp bir yandanda telefonu onlara doğru tutuyordu. Bizim avanaklar ise kızarıp bozarmaya başladılar.

_Haydi gençler sizi bahçeye alalım ceza işinizi halledelim dimi

_Niye abi ne yapacaksin bize

_Yürüyün hadi çok konuşmayın.

Bahçeye çıkınca şöyle bir etrafa göz attım evimizin bahçesi oldukça büyüktü. Bizim ikiliye bakıp ben
10 tur  koşun hadi bakalım dememle
Oflayıp puflayıp  koşmaya başladılar.
Karan yine kamerayı açıp onları çekiyordu.

_Haydi Arda  daha hızlı koş. Sen şuan koşuyor musun ya bak yan tarafına salyangoz bile seni geçti.  Hadi abicim hadi  bas gaza . Tempo! Bir iki bir iki
Sözleriyle Arda yı deli ediyordu. Arda da benim korkumdan sesini çıkartamıyordu.  Burak ise sessiz sakin cezasını çekiyordu. En son turda dayanamayıp Karan a bağırdı Arda

_Sen gel seni de görelim ihtiyar bunak! Yiğit abicim en sevdiğim abim sen hala çok genç ve yakışıklısın sakın üzerine alınma .

_Hani en sevdiğim abim bendim  yalancı tavuk abi buna inanma bu
herkese bir mavi boncuk dağıtma derdinde Diyerek bir yandan bize laf yetiştiriyorlardı  bunlar hiç akkılanmayacaktı .10 tur biter bitmez kendilerini yere attılar .Yanlarına gidip
_ Bir daha içki içki içtiğinizi ve bu kadar sarhoş olduğunuzu görmeyeyim tabi  bir daha abilerinize karşı bu kadar saygısız olduğunuzu görmeyeyim  yoksa bir daha cezanız bu kadarla kalmaz . Deyip eve geçtim  bizim üçlüde peşimden eve gelmişlerdi.  Her biri bir koltuğa yayılıp telefonları ile oynamaya başladılar.  Ne akdar zaman geçti bilmiyorum ama annem ve babam eve gelmişti .  Karan hemen yanlarına gidip çektiği videoları onlara izlettirmeye başlamıştı bile tabi Burak ve Arda ne kadar engel olmaya çalışsa da başarılı olamamıştı. Bu akşam evimiz yine güzel kahkahalarımızla şahit olmuştu.

  Destek ,oy ve yorumlarınızı bekliyorum😊