Bölüm 14

7.9K 363 78
                                    

Zeynep Aslan


Çocuklarıma kavuştuktan sonra hafta sonlarını heyecanla bekleyen ailelerden olmuştuk . Tipik çalışan büyükşehir insanı gibi. Önceden de öyleydi ama kızımla daha bir anlam kazanmıştı günlerim . Kaybettiğimiz tüm yılları telafi etmek istiyordum, yapamadığımız her şeyi yapalım, doyasıya eğlenelim geçmişi unutsunlar istiyordum .Bu nedenle geçtiğimiz haftalarda dahil hafta içi planlara başladık. Kızım listesini oluşturdu hemen.

Evden çıkmadan oyunlar oynayacaktık. Süslenecektik. Otobüse binecektik. Yürüyüş yapıp, denizi izleyecektik. Ruj alacaktık. Yani dudak nemlendiricisi. Karnımızı doyuracaktık. Pastaneden sütlü tatlı yiyecektik. Kitapçıda kitap okuyacak ve seçtiklerimizi alacaktık. Tabi resim defterlerini unutmamalıydık. Bu arada bol bol sohpet edecektik.

Hepsini yaptık. Sakin, uzun, keyfili bir hafta geçirdik. Planın tamamını kızım yaptı, ben eşlik ettim sadece ve oldukça da keyif aldım. Tabi son olanları saymazsak .Toprak 'ım ufak bir kaza geçirdi ama neyseki abileri yanındaydı. Bunca zaman aklımda kızımın harika bir arkadaş olduğu, ne istediğine net karar verip, bunu organize edebilecek kadar büyüdüğü vardı . Çocuklar böyle zamanlarda hayatları, düşünceleri, arkadaşları ve okulları ile ilgili çok şey paylaşıyorlar. Ne kadar önemli olduklarını, aramızdaki ilişkiyi daha net algılıyorlar. Herkesi ve beni fazlasıyla mutlu eden bir durum. Bence sakin, aceleye getirilmemiş, onların yönlendirilmesiyle geçirilen böyle bir gün sık aralıklarla yapılmalıydık.


Bugün günlerden alışveriş günüydü, güzel elbiseler alıp ardından hamburger yemeye gidilecekti. Şimdi mutfakta Toprak ' a güzel bir çikolatalı pasta yapmıştık.

_ Anne biliyor musun ben de bu pastayı çook seviyorum . Aslında Toprak abim bu pastayı çok güzel yapıyor iyileşince ona deriz bizim için yapar .

_ Gerçekten mi abin başka neler yapabiliyor ? Pasta yapmayı diğer anneniz mi öğretti.
Bunu dememle Melek 'in yüzü düşmüştü.

_Hayır o hiçbir şey yapmazdı ki tatlı yemek yasaktı. Dişlerimiz çürürmüş ve sağlığa zararlı olduğu için yasak olduğunu söylerdi abim . Ama yine de gizlice bana yapardı yada gizlice bana tatlı şeyler alırdı. Babam ona çok kızardı .

Gözleri dolmuştu , tam bu sırada Arda mutfağa gelmişti.

_Mmm mis gibi kokular geliyor. Nerden geliyor acaba . Vaov gözlerime inanamıyorum Zeynep sultan gizli tarifini sana mı gösteriyordu?

_Evet ama sen yemeyeceksin bu pasta abimin.

_Ama neden prenses hala bana küs müsün ? Valla kazayla oldu yoksa ben abine neden vurayım ki ?

Masum masum bakan Arda ' ya dönüp bakmamıştı bile ve haklıydı da.
Arda bir süre daha Melek ile konuşma çabalarına girdi ama hiç cevap bile alamadı. Alışverişe çıkacağımızı söyledikten sonra evden çıkmıştık ve yaptığım keki Toprak' a götürmesini de tembihlemiştim. Umarım bundan sonra iyi anlaşırlardı...

Melek'in bana bu kadar çabuk alışması beni çok mutlu ediyordu. Tabi ilk başlarda mesafeli dursa da benden çekinip korktuğunu hissedebiliyordum .
Umarım Toprak da bana alışır, her ne kadar bana anne de dese hala bana güvenmediğini farkındaydım. O evde ne yaşamışlardı da bu kadar çok güven problemi yaşıyorlardı. Bu düşünceleri kafamdan atıp alışverişi sonlandırmaya karar verdim . Hemen yemek bulacağınız bir yere oturduk ve güzelce yemeğimizi yedik tabi Melek hanımın istediği menüyle. Yemekten sonra çıkışa doğru yürümeye başladık

_Anne bak Karan abim

Melek 'in gösterdiği yere bakınca Karan'ın bir hırsızı kovaladığını gördüm çünkü kaçan kişinin elinde kadın çantası vardı .

GERÇEK ÖZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin