16💛

4.2K 331 254
                                    

Selamlar

1983 kelime.

Keyifli okumalar

💛💛💛

Saçımı havluya sarar sarmaz ekranda beliren aramayı derin bir iki soluk sonucu açtım. Karanlık bir sokakta, sokak lambalarının el verdiğince görünen yüzüne bakakaldım. Biraz önceki kavganın olumsuz hiç bir yanı kalmamıştı içimde, bir yüz nelere kadir Allah'ım.

Çok özlemiştim.

Beni görünce yürümeyi bıraktı ve yürüdüğü yol boyunca uzanan yüksek taş binanın duvarına omzunu dayadı. Derin bir soluk alış-verişle beyaz buhar bulutu kapladı önünü. Fazla soğuk.

Baktı, baktı, baktı.... Gülümsedi. Bilen varsa söylesin nasıl dayanayım, e ben de gülümsedim. Yorgun görünüyor. Çok yorgun hem de.

"Niye arıyorsun BU SAATTE!"

Göndermeli soruma kahkaha atarken başını arkaya atınca adem elmasının hareketine odaklandım. Durulan kahkahası gülümsemeye dönüştü.

"Özledim." deyiverdi kalbimi tekleten bakışıyla. "Merak ettim, görmem lazımdı." diye ciddileşince azar yiyeceğimi anladım. Gittiğinden beri aramalarına sürekli bir bahanem var, yazdıklarına da tek tük cevap veriyorum. Arada arasam da onun müsaitliğine denk getiremediğimden iki gündür görüşmüyoruz. Çekip gitmesinin nedenini açıklamıyor, sorsam da geçiştiriyor ve tüm okul Feza hakkında dedikodu kazanına dönmüşken, elimde değil; aklımı toplayamıyorum. Özellikle Feza ve Amerikalı kız arkadaşı hakkında olanlar var ki, göğüs kafesimdeki sızı çok yeni benim için. Aşamıyorum, soramıyorum da... Ve şu an gözlerimin dolmasını engelleyemiyorum. Rezalet yemin ederim.

"Feza... Benim kapatmam lazım. Malum yarın okul va-"

"Kapatırsan, dönmem!" Ani tehdidine kıkırdamadan edemedim ama iki saniyeliğine kadrajdan çıkıp gözyaşlarımı silmiş olabilirim.

"Şiir, güzel kızım benim... Yapma bak, bunu bana yapma." Yutkunuşuyla hareketlenen adem elması... Adam dönmem bak hee diyor sen diyorsun adem elması...

Bize hitabı duydun mu Şiir, hadi biraz daha ağlayalım.

"Sana ulaşamayınca Özlem'i aradım dün hem de BU SAATlerde!" Buruk gülümsemesiyle ben de burnumu çeke çeke gülümsedim. Saklayamıyorum ağladığımı, beni güzel kızım benim diye sevmeseymiş o da.

"Özlem uykuyu sever, inşallah şaka yapıyorsundur." diye tiye alarak boktan surat ifademi geçiştirmeye çalıştım. Özlem bahsetmişti ve ben ona rağmen onun bana ulaşmasına kendi kendime set kurmuştum. Yorgun yüzünü gördükçe içimdeki pişmanlık, kendime duyduğum aptal bir kızgınlığa dönüştü.

"Onu fark ettirdi zaten. Keşke matematiğim de bilgisayar zekam kadar iyi olsaymış da aradaki saat farkını hesaplayıp aileden aldığım ahlâkla harmanlayıp akşam dokuzdan sonra kimseyi aramamayı akıl etseymişim."

Kahkahamı durduramayınca elimle kapadım. Bahsettiği kesinlikle Özlem.

"Sen ne dedin?"

"Bin özrün ve matematiğimi düzelteceğime ettiğim bin yeminin ardından ulaşamıyorum ben bu kıza dedim."

Mahçup bakışlarım gözyaşları yüzünden yeniden bulanıklaştı. Netleşsin diye onlarca kez kırpıştırdım.

"O da Mustafa'nın yanında çok durmamamı tavsiye etti, salaklığımın ondan bulaşmış olabileceği konusundaki teşhisiyle beni aydınlatarak niye ulaşamadığım kısmına geldi."

BU SAATTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin