Daha güzel bölümlerin olması için bu tarz bölümlerin olması gerektiğine inanıyorum. İyi okumalar!
# Yedinci Ev - Sevsene Beni
Dünkü mesajları belki de milyonuncu kez okuduğum yetmiyor gibi bir saat önce gelen bildirimlere karşı da hala heyecanımı koruyordum.
Birkaç ayda yaşadığım şeyler tahmin bile edemeyeceğim şeylerdi.
"Evren, ünlü olmuşsun!" Yade elinde telefon bana doğru koşturararak gelmeye başladığında aklıma gelen anı ile dudaklarımı birbirine bastırdım.
Yade, Abdülkadir benim yorumuna cevap verdiğinde de elinde telefon bana koşmuş ve bizi yakıştırdığını söylemişti.
"Ben zaten ünlüydüm." Birkaç saniyelik duraksamadan sonra karşılık verdim arkadaşıma.
"Dalga geçme de şuna bak!"
Telefonu elime aldım. Ekranda bir instagram hesabı ve o hesabın yayınladığı bir haber vardı. Ben ve Abdülkadir'in yan yana fotoğrafının olduğu bir kolajla yazılmıştı bu haber.
Gözüm önce hesabın ismine takıldı: Futbolcu magazin. Haberin saçma olmama olasılığı bu isimle kafamda çoktan sıfırlanmıştı. Yine de haberi okumaya başladım.
Yeni Bir Aşk Mı Doğdu?
Bildiğiniz üzere geçtiğimiz aylarda gerçekleşen Galatasaray-Trabzonspor maçı sonrasında Galatasaraylı bir taraftar Abdülkadir Ömür'e yorum yapmış ve ünlü futbolcu da bu yoruma cevap vermişti.
Bu olaydan birkaç hafta sonra ikili takipleşmiş ve bizi meraklandırmıştı. İşte şimdi bu genç çiftten bir gelişme var!
Birkaç saat önce Abdülkadir Ömür'ün yakın arkadaşları, ünlü futbolcular Uğurcan Çakır, Abdülkadir Parmak ve Yusuf Yazıcı Evren Kutlu'yu takip etti. Bir diğer Trabzonspor futbolcusu Berat Ayberk Özdemir de geçtiğimiz günlerde Evren Kutlu'yu takip etmişti.
Bu süreçten sonra aklımızdaki 'love' ihtimaller güçlendi. Peki ya sizce bu ikili arasında bir aşk olabilir mi?
Pekala, o kadar da saçma değildi. Yazılanlar gerçekti, çarpıtma yoktu. Aşk ihtimali de dahil her şey doğruydu.
Gözlerimi kapatarak düşünmeye başladım. Her şey çok hızlı gelişmişti. Ama bu hız beni korkutmuyordu. Aksine onunla daha çok vakit geçireceğim için mutluydum.
İtiraftan sonra konuşmamıştık. Ama instagram hesabıma gelen bildirimlere onun neden olduğunu anlamak zor değildi. Yoksa Yusuf, Abdülkadir ve Uğurcan'ın beni takip etmesinin başka bir açıklaması olamazdı. Ve beni zaten takip eden Berat'ın art arda tüm fotoğraflarımı beğenmesinin.
Şimdi ne olacaktı, nasıl devam edecekti bilmiyorum. On üç yaşındaki çocuklar bile sevgili yaparken yirmi yaşındaki ben heyecandan ölecek gibiydim.
"Bak biri yazmış ki 'Çok yakışmışlar, inşallah doğru haberdir.' Gururlandım yeminle." Gözlerimi yeniden açtım. Yade telefonu hangi ara elimden aldığı bilinmez gömülmüştü ekrana.
"Bir tane kız demiş ki 'Yalan olduğunu umuyorum.' Sana soran oldu mu acaba?"
Kötü yorumları anlıyordum çünkü sevdiğimiz birisinin sevgilisi olduğunda eleştirme hakkında kendimizde bulurduk ister istemez. Daha tanımadan hakaretler ederdik çoğu zaman, kıskanır ve yanına kimseyi yakıştıramazdık.
Ben kötü yorumlara kulak asmayı düşünmüyordum. Hayatımı başkalarına göre yaşamıyordum sonuçta.
Gelen bildirim sesiyle telefonumu elime aldım. Abdülkadirden gelen bir mesajtı. Doğru düzgün konuşmayalı birkaç günü aşmıştı ve özlemiştim.
Abdüş 🐰: Birkaç haber çıkmış, gördün mü?
Evren: evet, onu okuyordum ben de.
Abdüş 🐰: Senin için bir sorun var mı? Konuşup sildirtebilirim.
Bir kere yapmıştı bunu. Ama bu sefer çok farklıydı.
Evren: hayır sorun yok benim için.
Evren: yanlış, yalan olan hiçbir şey yok ortalıkta.
Abdüş 🐰: Tamam.
Tamam? Sadece tamam mıydı yani? Düşüncemi destekleyecek bir cevap bekliyordum oysa. En azından haklısın cevabını almayı.
Daha dün birbirine seni seviyorum diyen iki insan için fazla mı mesafeliydik?
Evren: senin için bir sorun varsa o ayrı konu tabii.
Abdüş 🐰: Yok.
Derin bir nefes aldım. Daha yirmi dört saat bile olmadan ne değişmişti? Bana karşı duygularında bu kadar ani değişimler olamazdı değil mi?
Gözlerimin dolması ve içimi bir sıkıntı kaplaması çok saçmaydı.
"Ne oldu sana?" Yade'ye döndüm. Meraklı bakışlar atıyordu bana.
Telefonu ona uzattım. Konuşacak halim bile kalmamıştı. Bu kadar soğuk davranılması beklediğim bir şey olmadığından şoka uğramıştım.
Çok mu erken davranmıştım itiraf ederek?
"Antrenmanda olduğu için hızlı hızlı yazıyordur belki." Yade'nin neye üzüldüğümü çabucak anlaması çok güzeldi. "Akşam konuşursunuz güzelce, merak etme."
"Dün gece uykuya dalmadan önce bugünü böyle hayal etmemiştim."
Sevgi sözcükleri kullanmaktan bahsetmiyorum. Onlara gerek duymadan sevgini belli edebilirdin. Ama ben bu ufacık konuşmadan aramızdaki buz dağından başka hiçbir şeyi hissetmemiştim.
"Kendini boşa üzüyorsun."
Haklıydı belki de Yade. Sık sık antrenmanlar yapıyorlardı ve yorgun olabilirdi. Antrenmana hemen dönmesi gerekiyor olabilirdi. Kendi kendimi boşa üzüyor olabilirdim.
Kimin duyguları bu kadar çabuk değişebilirdi ki?
Telefonumdan yeniden bildirim sesi yükseldiğinde Yade ile bakışlarımız aynı anda telefonu buldu.
"Seninki hikaye atmış." Telefonu bana uzattı. Gülümsedim hemen.
"Dur lan!" Birden arkadaşımın sesi yükseldi. "Sen Abdüş'ün instagram bildirimlerini mi açtın?"
Kahkaha atmaktan alıkoyamadım kendimi. Seven sevdiğinin bildirimlerini açsın.
Bildirimin üstüne tıkladım ve otomatik olarak hikayeye yönlendirildim. Saniyeler içerisinde yüzümdeki gülümseme silinmişti.
Abdülkadir'in işi olduğu doğruydu.
Ama antrenmanda olduğu için değil, bir kızla birlikte öğle yemeği yediği için meşguldü.
Sevincim bu kadar kısa sürmemeliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DERBİ | Abdülkadir Ömür
Fanfiction"Asla!" dediklerimiz vardı hayatta ama bazen bir olay yaşanabiliyor ve bize tüm "asla"larımızı unutturabiliyordu. Tüm hayatımız değişiyordu. Benimkisi de öyleydi. Öyle ki şu anda kapısının önünde bulunduğum stadyum bana çok uzaktı. Hatta aşık olduğu...