2.4 / final.

1.8K 112 122
                                    

Zilin çalmasıyla birlikte koşar adım kapıya ilerledim. Üzerimdeki elbiseyi biraz daha aşağı çekiştirerek kapıyı açtım. Kış havasının rüzgarı suratıma çarptı, gülümsedim.

"Hoşgeldin."

O da benim gibi gülümsedi ve eğilerek kollarını belime sardı. Ne zaman teni tenime değse böyle oluyordu işte, ilk günkü gibi heyecanla atıyordu kalbim. 

"Hoşbuldum bebeğim."

Hava soğuktu, her an tekrardan kar başlayabilirdi.

"Üşüyeceksin, hadi gel içeri."

Başını sallayarak elimden tuttu ve içeri girdi. Paltosunu çıkarıp portmantoya asarken aklıma gelen şeyle koşarak mutfağa girdim. Rafa bıraktığım telefonu alarak mesajlar bölümüne geçtim.

Kime: Hoseok

Geldi.

O da benim gibi mutfağa geldi ve dolaba yöneldi. Gözlerimi pörtleterek hızla önüne geçtim. Kaşlarını çattı.

"N'apıyorsun Lalisa?"

Tanrım, dolabı açmamalıydı.

"Şey.."

"Ney?"

Ona doğru ilerleyip kollarımı boynuna sardım. Ardından dudaklarımızı buluşturdum. Şu anlık tek çare bu gibiydi. Ancak o, beklediğimin aksine öpücüğü çok kısa tutarak benden ayrıldı.

"Lalisa, açım ben ya."

Taehyung odunluğundan hiçbir şey kaybetmiyordu cidden. Normalde olsa 'ne halin varsa gör' diyerek ondan uzaklaşırdım ama bu kez yapamadım. Mecburen tabi. Onun yerine ona daha da çok yapışarak tezgah adasına doğru bedenlerimizi sürükledim.

"Lalisa, sorunun ne?"

Adam tam bir gıcıktı cidden.

"Taehyung ya! Seni özledim ben, yemeği boşver."

Gözleri yuvasından çıkacak gibi oldu, sanki çok şaşırtıcı bir şey söylemiştim. Aptal.

"Beni mi özledin? O zaman siktir et yemeği."

Bacaklarımdan tutarak ani bir hakaretle beni tezgâha oturttuğunda bunu beklemediğim için ağzımdan küçük bir çığlık firar etti. Çift karakterli kocam benim. Aptal aptal sırıtarak bana eğildiğinde hemen yan tarafımızdan gelen sesle yerimizde sıçradık.

"Anne!"

İkimizinde bakışları oğlumuza dönerken Taehyung panikle uzaklaşmaya çalışsa da JungMin koşarak Taehyung'u uzaklaştırmaya çalıştı.

"Baba! Çek ellerini annemden!"

Kendimi tutamayarak bir kahkaha patlattığımda Taehyung şaşkınlıkla oğlumuza eğildi.

"Ne dedin, ne dedin sen? Annemin üzerinden ellerini çek mi?"

JungMin omuzlarını silkti. Evet, ismi JungMin'di. Doğum yaptığım gün evde Taehyung yoktu, bu yüzden Jungkook ve Jimin beni hastaneye götürmüşlerdi. Doğumdan sonra da, beni doğurttuklarını bu yüzden isminin Jungkook ve Jimin karışımı JungMin olmazsa, bizimle ömür boyu konuşmayacaklarını söylemişlerdi. Bizde bu tehdite karşılık mecburen koymak zorunda kalmıştık.

"Aynen öyle dedim, annemi kıskanıyorum."

Taehyung hafifçe güldü.

"Ne? Benden mi?"

the wona •taelice•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin