Eee hadi başlayalım :)))
*-*
Genç adam düzenli olan dolabını açıp içinde jilet gibi ütülenmiş ve renk tonuna göre dizilmiş gömleklerine bakarken annesinin arkadan saydırmalarını duymazlıktan gelerek beyaz bir gömlek alıp, son derece şık olan siyah keten pantolonunun üstüne giyip, içine soktu ve üzerindekilere uyan kemerle ayakkabı seçip, onları da giydi. En son kol düğmelerini de takıp hazırlığını sonlandırarak annesine döndü.*
Genç kadın inci küpelerini takıp aynada kendine baktı. Üzerindeki süper mini kırmızı, dar elbisesi; oldukça cüretkar dekoltesi ve son derece gösterişli topuklu ayakkabılarını da giyinip aynadaki haline baktı. İşte hazırdı. Saçlarını elleriyle dağıtıp, kırmızı ruj sürdüğü dudaklarını son kez birbirine sürtünce, annesi odaya girdi. Ofladı, işte yine başlayacaktı.
“Anne çok işim var! Çıkmam gerekiyor.”*
“Anne yeter bak bunaltıyorsun!”
“Ne bunaltıyorum oğlum, küçük kardeşlerine sahip çık diyorum. Oyla Aybeniz bildiğin serserilikte dünya markası olacak seviyeye geldiler, güya abileri olacaksın, bir şey dediğin yok ikisine de. Evlenmeleri lazım, kıçlarını o motordan indirmeleri için ikisinin de evlenmesi lazım.”Adam aynada saçını düzeltirken gülümsedi, “Anne, Erdem ile Aybeniz’den bahsediyoruz ikimiz de değil mi? Sence onlar evde kocasını-karısını bekleyip, ütüsünü yapacak, işe gidip gelecek, sorumluluk alacak, çocuk doğurup-doğurtup, onun altını değiştirebilecek tipler mi? Bir düşün Allah aşkına! Evlenecekleri insanlara yazık. İkisi de evlilik için umutsuz vakalar. Ama ben-” derken kendini gösterdi, “Tam evlenilecek erkeğim ve ne yazık ki bir tek benim için bu tip hayaller kur. O iki serseriyi boşver.”
*
“Anne küçük kızının serserilikleriyle ilgilenmiyorum ve randevuma geç kalıyorum.”
“Sorun sadece serseriliği değil-” demişken Rojda geldi kapıya. Elindeki kocaman elmayı ısırırken ablasına yüzünü buruşturarak bakıyordu.
“Hah, geldi küçük serseri kızın, ona anlat derdini, çünkü gerçekten geç kaldım.”Annesi ofladı, “Sanki anlıyor da! Hayır ne var azıcık ablalık yapsan,” diyordu ki Rojda da arkadan annesinin taklidini yaptı.
“Hayır ne var azıcık ablalık yapsan!”
Fahriye hanım terliğini çıkarıp salladı, “Ökenme bana kız, valla alırım ayağımın altına. Aaa!”
Rüya aynaya dönüp dudaklarını yeniden birbirine sürtünce Rojda eğilerek ablasının yaptığına baktı ve o da dudağını birbirine sürtüp, öpücük atar gibi dudaklarını büzdü. “Ay abla! Ne berbat bir renk o, kırmızı!” dilini çıkarıp, “Böööğ!” yaptı. “Ayrıca dudağında o ruj varken adam seni nasıl öpsün? Ben öpmem yani! Bok öper gibi affedersin, yumuş yumuş bir doku.”“Kes sesini sen bakayım! Bir kere bizim çok seviyeli bir ilişkimiz var Tarık’la. Öyle cıvık değiliz.”
Kız parmağını şıplattı ve elinde mikrofon varmış gibi yapıp, abartılı bir coşkuyla konuştu, “Evet sayın seyirciler. İşte son dakika haberi ile sizlerleyiz. ‘Sonu yine hazin bir boşanmayla bitecek olan evliliğin ilk adımlarında’ adlı programımızın bugünkü konuğu Rüya İncili ve muhteşem kibar, son derece seviyeli sikebilen, oldukça tutkusuz öpüşen adamımız Tarık Greyfurt!”Rüya kızın kafasına vurdu, “Edepsiz! Bir kere onun soyadı Turunçgil, greyfurt değil.”
“Greyfurt da turunçgillerden, ne fark eder ki? Ayrım yapmayalım rica ediyorum, ayrım iyi bir davranış değil.” sonra elindeki elmayı ısırdı.
“Çünkü sen tüm iyi ve edepli davranışların tek emsalisin. Maşallah sana!”
“Hayır abla ben şeyi çok merak ediyorum evlenince bu adam seni seviyeli seviyeli mi becerecek? Ne sıkıcı-” dediği an annesi terlikle poposuna vururken ablası çığlık atıyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/275353997-288-k32933.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SERSERİM BENİM * MUCİZE SERİSİ I -FİNAL
RomanceEvlenmekle işi olmayan iki serseri genç ve onları zorla evlendiren birbirinden deli iki baba... "Senden nefret ediyorum canım karıcığım benim!" Kız gülümsedi, "Ah... Nefretini sikeyim senin aşkım kocam benim..." "Bende seni inşallah bebeğim." SERSER...